GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2015 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı İle 2013 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısı
Yasama Yılı:5
Birleşim:31
Tarih:16.12.2014

AK PARTİ GRUBU ADINA MUZAFFER ÇAKAR (Muş) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Türkiye Atom Enerjisi Kurumunun 2015 yılı bütçesiyle ilgili söz almış bulunmaktayım. Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Yer altı ve yer üstü kaynaklarımızı ülke ekonomisine yüksek katma değer sağlayacak şekilde değerlendiriyoruz. OECD ülkeleri içinde, geçtiğimiz on yıllık dönemde enerji talep artışının en hızlı gerçekleştiği ülke konumundayız. Aynı şekilde ülkemiz, dünyada 2002 yılından bu yana elektrik ve doğal gazda, Çin'den sonra en fazla talep artış hızına sahip 2'nci büyük ekonomi konumundadır. 2023'te elektrik enerjisi ihtiyacımızın bugünkünün iki katından fazla artarak yaklaşık 500 milyar kilovata ulaşacağını tahmin ediyoruz.

Nükleer enerjiyi ülkemize kazandırmakta kararlıyız. Mersin Akkuyu için Rusya, Sinop içinse Japonya'yla hükûmetler arası anlaşma yapıldı. Türkiye'ye tek kalemde yapılmış en büyük yatırım olacak iki santralin toplam yatırım maliyeti 42 milyar dolardır. 2023 yılına kadar iki nükleer santrali hayata geçirip üçüncünün de inşaatına başlamayı ülke olarak hedefliyoruz.

Akkuyu ve Sinop nükleer santral projelerinde, nükleer standartlara uygun ekipman üretip malzeme tedarik edebilecek yerli firmalarımıza en az 16 milyar dolarlık iş imkânı doğacağını tahmin etmekteyiz.

Değerli Başkan, burada, muhalefet, aydınlanmaya giden -kömürler, HES'ler, nükleer enerji- bütün iletişim kanallarına muhalefet ediyor. Acaba, bir gün elektriğin kesilmesi durumunda, bunların karanlığa karşı hangi tepkiyi göstereceğini de merak ediyorum.

Yenilenebilir enerji güvenlidir ancak güvenilir değildir yani sürekli değildir, alternatif enerji kaynağıdır. Nükleer santraller mevsimden ve iklim şartlarından bağımsız olarak sürekli çalışabilmektedirler. Her zaman rüzgâr esmez, güneş her zaman ışımaz, yağış her zaman bol olmaz ama nükleer santral her zaman çalışır. Yılda 8.760 saatin -bakım dönemleri çıkarılırsa- nükleer santral yaklaşık 8 bin saatinde çalışabilir; bu 8 bin saat, hidrolikte ortalama 4 bin saat, rüzgârda 3 bin saat, güneşte ise ortalama 2.500 saat mertebesindedir.

Kurulum çalışmaları devam eden Akkuyu ve Sinop nükleer santralleri devreye alındığında -yaklaşık 16 milyar metreküp doğal gaz karşılığı- günümüz fiyatlarıyla yıllık yaklaşık 7,2 milyar dolar tutarında doğal gaz ithalat bağımlılığından ülkemiz kurtulmuş olacaktır.

Komşularımız İran, Bulgaristan, Ermenistan enerji ihtiyaçlarının bir bölümünü nükleerden karşılamaktadırlar. Karadeniz sahilinde kıyısı bulunan ülkeler içerisinde nükleer enerjiden istifade etmeyen sadece Türkiye ve Gürcistan'dır.

Dünya genelinde üretimde olan 437 nükleer güç santralinin 104'ü Amerika Birleşik Devletleri'nde, 58'i Fransa'da, 50'si Japonya'da, 33'ü Rusya'da, 23'ü Güney Kore'de, 19'u Kanada'da olmak üzere şu anda 430 nükleer santral faaliyettedir. Diğer taraftan, Fransa elektriğin yüzde 77'sini, Belçika ve Slovakya yüzde 54'ünü, Ukrayna yüzde 47'sini, Macaristan ise yüzde 43'ünü nükleer enerjiden temin etmektedir. Dünyanın en büyük 16 ekonomisi içerisinde olan Türkiye daha bu nükleer enerjiden pay almamaktadır.

Dünya genelinde inşası devam eden 65 nükleer santralden 29'u Çin'de, 10'u Rusya'da, 7'si ise Hindistan'da hayata geçiriliyor. Enerjisinin önemli bir kısmını nükleer enerjiden karşılamak isteyen Çin ise 51 santrali daha yapma hedefinde, yine bunun yanında Rusya 24 nükleer santral planlamakta; bizim de bundan geri kalmamamız için bütün imkânlarımızı seferber etmemiz gerekiyor.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

MUZAFFER ÇAKAR (Devamla) - Değerli milletvekilleri, Türkiye Atom Enerjisi Kurumunun 2015 yılı bütçesinin hayırlı olmasını diliyor, hepinize saygılar sunuyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)