| Konu: | HDP Grubunun, Muş Milletvekili Demir Çelik ve arkadaşları tarafından, ders kitapları başta olmak üzere toplumsal alanın tümünde engellilere yönelik dışlayıcı, ötekileştirici ve ayrımcı pratik ve uygulamaların neler olduğunun ve engellilerin toplumsal yaşama eşit bir şekilde katılımı için neler yapılması gerektiğinin araştırılması amacıyla 22/4/2014 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına verilmiş olan Meclis araştırması önergesinin, Genel Kurulun bilgisine sunulmak üzere bekleyen diğer önergelerin önüne alınarak, Genel Kurulun 4 Aralık 2014 Perşembe. günkü birleşiminde sunuşlarda okunmasına ve ön görüşmelerinin aynı tarihli birleşiminde yapılmasına ilişkin |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 23 |
| Tarih: | 04.12.2014 |
İSMAİL TAMER (Kayseri) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Halkların Demokratik Partisinin vermiş olduğu engellilerle ilgili Meclis araştırması önergesinin aleyhinde grubum adına söz almış bulunuyorum. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Son on üç yıla bakıldığında, engellilik alanında ciddi bir gelişme kazanıldığını görmek kaçınılmazdır. Engelli kardeşlerimize, vatandaşlarımıza ve yakınlarına eğitimden istihdama, sosyal güvenlikten sağlığa birçok alanda yenilikler, iyileştirmeler kazandırılmıştır. Özellikle 2002 ila 2011 yılları arasında engellilik alanında devrim sayılabilecek nitelikte adımlar atılmış ve 2005 yılında ülkemizde ilk engelliler kanunu çıkarılmıştır. Bundan önce engellilerle ilgili ne kanun vardı ne de bir yönetmelik vardı, hiçbir şey yoktu. 5378 sayılı Engelliler Hakkında Kanun'un uygulanmasına ilişkin, ilgili diğer mevzuatla birlikte, yaklaşık 1.500 maddelik bir engelliler hukuku oluşturulmuştur. Birleşmiş Milletlerin engelliler hakkındaki ilgili sözleşmesi göz önüne alınmış, 30/3/2007 tarihinde imzalayarak sözleşmeye ilk imza atan ülkelerden birisi konumuna gelmiş olduk. Sözleşme, 27/05/2009 tarihli Bakanlar Kurulu Kararıyla da onaylanarak yürürlüğe girmiş oldu.
Engellilik alanında bu olumlu gelişmeleri 2010 yılında Anayasa düzeyine taşınmış ve Anayasa'nın 10'uncu maddesinde yapılan değişiklikle engelliler için alınacak tedbirlerin eşitlik ilkesine aykırı sayılmayacağı hükmü getirilerek engellilere ayrıca bir pozitif ayrımcılık getirilmiştir.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığımız son derece yeni bir sürü tedbirler almış, bu çerçevede, 2012 yılında engellilik alanında uluslararası iş birliğini güçlendirmek ve Avrupa Konseyi Engellilik Eylem Planı'nı uygulamayı izleyen Engelli Hakları Uzmanlar Komitesi artık Bakan Yardımcılığı düzeyinde temsil edilmeye başlanmıştır. 2013 yılında tüm mevzuatta "sakat", "özürlü", "çürük" ibaresini "engelli" ibaresiyle değiştirerek hem taraf olduğumuz Birleşmiş Milletler Engelli Hakları Sözleşmesi'nde hem de çeşitli insan hakları belgelerinde belirtilen belgelerle yine "sakat", "özürlü" ve "çürük" ibareleri yerine "engelli" ibaresini getirerek onlara ne kadar değer verdiğimizin bir ifadesi olarak karşımıza çıkarılmıştır.
Engelli Hakları İzleme ve Değerlendirme Kuruluyla birlikte Başbakanlık genelgesi 19 Temmuz 2013'te Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.
Engelli hakları izleme ve değerlendirme kurulları oluşturulmuş; bunlar, her dönem içerisinde engellilerle ilgili eksiklikleri tespit edip tedbir alma yönünde çalışmalar yapmaktadır.
2014 yılında, torba yasayla engelliler alanında özellikle son on yılda yaşanan tıbbi bakıştan sosyal ve toplumsal temelli bakışla, 5370 sayılı Engelli Hakları Kanunu'nun temel maddelerini yansıtmak kaydıyla Birleşmiş Milletler Engelliler Kişilik Haklarına İlişkin Sözleşme'ye tam uygun hâle getirilmiştir.
Yine, istihdama baktığımızda, istihdamda engellilerle ilgili pek çok değişikler yapmışız. Kamuda engelli istihdamını ortaya atmışımız. 2010 yılında ve sonrasında Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu ile kamudaki engelli istihdamı istisna kapsamına alarak kadro sınırlaması dışında bırakmışızdır. Engelli memurlara gece nöbeti vardiyası verilmemesi ve engelli memurların mesai ve dinlenmeleriyle ilgili sürelerin farklı belirlenmesi imkânı sağlanmıştır.
Özel sektörde de çok şey yapılmıştır. Yine, Aile Bakanlığımız sayesinde kamuda engelli istihdamına yönelik olarak -Devlet Memurları Kanunu değiştirerek- engellilere ayrı bir merkezî sınav uygulamasını ilk defa biz başlatmışızdır. Engel gruplarına özgü hükümler de içeren merkezî yerleştirme sınavına ilişkin yönetmelik yürürlüğe girmiş, 2012 yılında ilk merkezî sınavı gerçekleştirmişizdir. Sınava 60 bini aşkın engelli vatandaşımız katılmış ve 29 Nisan 2012 tarihinde 81 il merkezinde 41.756 personelin görevlendirildiği -968 sınav binasında, 12.128 sınav salonunda-bu sınav gerçekleştirilmiştir. Engelli Memur Seçme Sınavı ve kura sistemiyle iki yıl içinde 13 bine yakın engellinin yeni memur olarak atanması sağlanmıştır. Bu sayede, 2002 yılında engelli kontenjanında memur olarak çalışan engelli sayısı sadece 5.777 iken, artık bugün 34.088 engelli vatandaşımız belli bir iş yerine memur olarak yerleştirilmiştir. Bir sınavla, on yılda yapılan yerleştirme kadar yerleştirme yapılabilmiştir. Neredeyse yüzde 500'leri aşan bu artışlar hepimizin bileceği gibi dünyadaki ekonomik krizlerin olduğu bir dönemde gerçekleştirilmiştir, bu da çok anlamlıdır değerli arkadaşlar. 2014 yılında torba yasayla kendisi, eşi ve birinci derece kan hısımlığı bulunan bakmakla yükümlü olduğu aile fertleri engelli olan memurların engellilik durumundan kaynaklanan yer değiştirme talepleri de göz önüne alınmıştır.
Özel sektörde de çok değişiklikler yapılmıştır. Özellikle istihdam ve iş gücü artırılmasında kamuda bir yıl içinde istihdam edilenlerin sayısı 2002'de 10.883 iken, 2013'te 34.476'ya yükselmiştir. Diğer taraftan, özel sektörde çalışmakla yükümlü olan engelli sayısında 107.392 rakamını bulmuşuz ve bunun 81.478'ini özel sektörlerde işe almalarını sağlamışız; açıkta kalan 25 bin civarındaki engelliyi yine yerleştirmekle ilgili çalışmalarımız devam etmektedir. Yaptığımız en önemli işlerden biri de Korumalı İşyerleri projelerini geliştirmektir. Korumalı iş yeri projeleriyle engelli istihdamına katkı sağlayacak olan sivil toplum kuruluşlarına yön göstermek amacıyla Korumalı İşyeri Rehberi'ni hazırlayıp hizmete sunmuşuzdur. İş yerleri hakkındaki yönetmeliğin özellikle, 26 Kasım 2013 tarihinde Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmesini sağlamışızdır. Engelli bireylerin kendi ayaklarının üzerinde durabilmeleri için KOSGEB'le iş birliği yaparak yeni projeleri, Engel Tanımaz Projesi'ni ortaya koymuşuzdur.
Değerli arkadaşlar, evde bakıma önem vermişiz, evde ulaşılamayan pek çok engelli kardeşimizin, oralara kadar giderek, yeni bir sistem içerisinde evde bakımları sağlanmıştır. Yine, TRT'yle iş birliği yaparak onlara yönelik programlar hazırlanmıştır. Ayrıca, "Biz öldükten sonra engellimize kim bakacak?" diyen annelerin bu konudaki dertlerini ortadan kaldırmışız; 2002 yılında 21 bakım ve rehabilitasyon merkezinde 1.843 engellimize hizmet verilirken, ekim ayında bu rakamı, 165 merkezde, 5.747'e kadar çıkarmışızdır. Bunlar çok önemli gelişmelerdir. Bakıma muhtaç engelli bireylere yönelik, özel bakım merkezlerine yönelik çalışmalarımız devam etmektedir. Umut Evlerini açmışızdır. Yine, erişilebilirliği sağlamışızdır. Tabii, zaman dar olduğu için yapmış olduğumuz pek çok hizmeti burada ifade etmek belki zor ama, işaret dili tercümanlığını, yine Engelsiz Bilişim projelerini, Üçüncü Göz ve Üçüncü Kulak projelerini; yine, Bilgiye Engelsiz Erişim Platformu'yla yine bunların hepsini ücretsiz hâle getirerek bunu sağlamışızdır.
Eğitimde de pek çok iş yaptık. Özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerinde öğrenim gören öğrenci sayısı 2006'da 82 binken, Ocak 2013 tarihinde bu rakam 275.886'ya yükselmiştir. 2004-2005 öğretim yılında 6.901 engelli öğrencimize taşıma hizmeti verirken, bugün için 7 kat yükselmiş, 46 bine yükseltmişizdir. Ücretsiz taşıma için ayrılan kaynak 2004 yılında... Özellikle 2013 yılında 95 milyon TL'ye yükseltmişizdir.
Zamanım daraldı ama şunu ifade etmek istiyorum: "Engellilik..." bir sosyal devlet projesidir, bunu da en iyi şekilde Hükûmetimiz yapabilmektedir. Özellikle engelliyi siyaset üstü görmek lazımdır.
Biz bu güzel duygular içerisinde, tüm engelli kardeşlerimize ulaşmaya devam edeceğiz, eksik olan her şeyi gayet ciddi bir şekilde önümüze alıp engelli kardeşlerimize ulaşacağız.
Bu duygu ve düşünceler içerisinde, Halkların Demokratik Partisinin görüşlerine katılmadığımızı ifade ediyor, hepinize saygı ve selamlarımı iletiyorum.
Teşekkür ediyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)