GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Uzun Mehmet'in taş kömürünü buluşunun 185'inci yıl dönümüne ve taş kömürünün Zonguldak ekonomisindeki katkısına ilişkin
Yasama Yılı:5
Birleşim:12
Tarih:11.11.2014

ÖZCAN ULUPINAR (Zonguldak) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Uzun Mehmet'in 8 Kasım 1829'da taş kömürünü buluşunun 185'inci yıl dönümü nedeniyle gündem dışı söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü ölümünün 76'ncı yıl dönümünde rahmetle ve şükranla anıyorum.

Konuşmama ülkemizi derinden etkileyen, Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en çok can kaybı yaşanan Soma kazasında ve son olarak Ermenek'te meydana gelen kazada hayatını kaybeden maden emekçilerini saygıyla anarak başlamak istiyorum.

İlimiz ve ülkemizin kaderini değiştiren, ekonomimizin can damarı olma özelliği her zaman devam eden madenimiz taş kömürü, 8 Kasım 1829'da Uzun Mehmet tarafından Ereğli'nin Neyren köyü civarındaki dere kenarında bulunmuştur. Uzun Mehmet taş kömürünü bulduğunda bir gün "kara elmas" adını alacağını ve hayatımızı bu denli değiştireceğini bilemese de kendisini şükranla ve minnetle anıyoruz.

Kara elmas diye adlandırılan taş kömürümüz ilimiz ve ülkemiz ekonomisine yaptığı önemli katkılardan dolayı Zonguldak'ın bugünü de şekillendirmiştir. Taş kömürünün bulunuşuyla ilimiz ve ülkemizin enerji ve istihdam alanında kaderi değişmiştir. Kara elmasın varlığı, Zonguldak ve çevresinde sanayileşmeyi teşvik etmiş, başta Ereğli Demir Çelik Fabrikası olmak üzere birçok fabrika kurulmasına vesile olmuştur. Ayrıca Zonguldak, taş kömürü sayesinde yerleşim alanı olarak açılmış ve cumhuriyetin ilk vilayeti olmuştur. Ülkenin kalkınmasında ve sanayileşmesinde Zonguldak Havzası yıllarca önemli bir lokomotif görevi üstlenmiştir. Bu nedenle emeğimiz ve taş kömürümüzle gurur duyuyoruz.

Taş kömürü, bölgemiz için çok önemlidir. Kömür ocaklarının işletmeye açılması ve devletimiz tarafından işletilmeye başlanması, Ereğli'de ERDEMİR'in kurulması ardından tersaneler bölgesinin yapılanması hep o kara taşın, taş kömürünün eseridir. Bugün sanayide ve konut ısıtma sistemlerinde yerini farklı enerji kaynaklarına bıraksa da taş kömürü hâlâ belli noktalarda vazgeçilmez bir enerji kaynağıdır. Zonguldak Havzası'ndaki taş kömürü üretim faaliyetleri önemli bir istihdam kaynağı ve ülkemizin sanayileşmesinde çok önemli rolü olan demir çelik üretiminin de temel girdisi olmuştur. Ülkemizin dört bir tarafından insanlar ilimize gelmiş, yerleşmiş, madenciliği aşlarının kazanç kapısı olarak benimseyip ilimizin de ayrılmaz bir parçası hâline gelmişlerdir.

Yüz seksen beş yıl önce Uzun Mehmet'in kömürü buluşuyla kaderi değişmeye başlayan Zonguldak, 1848 yılında kömür üretiminin başlamasıyla birlikte hızla gelişmeye başlamış, köyden mahalleye, mahalleden üç şehir çıkaracak bir ile dönüşmüştür. Madencilikte devlet işletmeciliği 1929 yılındaki büyük bunalım sonrası bütün dünyada olduğu gibi Türkiye'de de rağbet görmüş ve bu tür işletme sayıları 1980 yılına değin artmıştır. 1980'li yıllardan sonra ekonomi politikalarında devletin rolü, sorumlulukları, öncelikleri değiştirilmeye başlanmıştır. Mal, hizmet ve sermayenin önündeki engeller kaldırılmakta, korumacı politikalar terk edilmekte ve bu bağlamda enerji piyasaları serbestleştirilmektedir.

Uzun süre ülkemizin taş kömürü talebini karşılayan TTK, 1970'li yıllarla birlikte talebi karşılamakta yetersiz kalmıştır. Taş kömürü üretimi 1987'de yüzde 50'nin altına, 2000'li yıllarda yüzde 16'ya düşmüştür. 1973'te 16 bin ton olarak başlayan taş kömürü ithalatı 2011'de 21,3 milyon ton düzeyine ulaşmıştır.

Bugün ocaklarımız maalesef istediğimiz kapasitede, istediğimiz istihdam sayısında çalışmıyor. Bunda belki en önemli sebep verimli bir çalışma ortamını sağlayamamış olmamızdır. Bunun nedenleri, niçinleri geçmişte de günümüzde de tartışılmıştır.

Bizi ısıtan, sanayide çeliği eriten, fabrika bacalarını tüttüren taş kömürünü çıkartmak için yerin yüzlerce metre altında alın teri döken işçilerimize şükran borçluyuz. Cefakâr Zonguldak halkı yüz seksen beş yıldır bu taş kömürünü canını vererek, kanını dökerek üretiyor, Türkiye ekonomisine büyük katkıda bulunuyor.

Hükûmet olarak taş kömürü üretimindeki politikamız kendi kaynaklarımızın değerlendirilebileceği ve ithalatın azaltılacağı yönündedir. Bu nedenle, taş kömürümüz Hükûmetimizin politikalarıyla hak ettiği noktalara gelmeye devam edecektir. Bizim dönemimizde Türkiye Taş Kömürü Kurumuna 5.226 işçi alınmıştır.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; sözlerimi bitirirken bugüne kadar maden kazalarında hayatını kaybetmiş bütün maden şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyor, yüz seksen beş yıl önce Zonguldak'ta taş kömürünü bulan Uzun Mehmet'i saygıyla anıyorum. Madenlerimizde alın teri döken tüm işçi kardeşlerimize sağlık, sıhhat ve Yüce Yaradan'ın kolaylıklar vermesini diliyorum. Zonguldak halkı ve madenciler adına yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)