GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: AİLE VE SOSYAL POLİTİKALAR BAKANLIĞININ TEŞKİLAT VE GÖREVLERİ HAKKINDA KANUN HÜKMÜNDE KARARNAME İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ
Yasama Yılı:4
Birleşim:57
Tarih:05.02.2014

EROL DORA (Mardin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 524 sıra sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nın 89'uncu maddesi üzerine Barış ve Demokrasi Partisi adına söz almış bulunuyorum. Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Türkiye'de ve dünyada İnternet yasakları ve bazı ülkelerde sansür noktasında olan İnternet erişiminin engellenmesi önemli bir gündem konusu olmuştur. İnternet'in yaşadığımız gezegeni iletişim ve haberleşme noktasında bir köye dönüştürdüğü hemen herkes tarafından kabul edilen bir gerçektir. Erişimi engelleme kararları, zaman zaman suçun kişiselliği ilkesini göz ardı eden ve kullanıcı aleyhine sorunlar çıkartan bir uygulama hâline gelmektedir. Küçük bir içerik yüzünden İnternet sitesinin tamamını kapatmak veya erişimini engellemek çok daha büyük sorunlara sebep olmaktadır.

Değerli milletvekilleri, kanun değişikliği teklifi incelendiğinde, değişikliklere göre, kamu istediği anda, mahkeme kararı olmaksızın, istediği İnternet sitesini kapatabilecek yani İnternet'in kaderi tamamen hükûmetin eline geçecektir. Özel hayat gibi, habercilikte herkes için değişik sınırları bulunan, yargının bile yıllardır standart ölçüler geliştirmekte zorlandığı bir kavram yeni düzenlemeyle, Telekomünikasyon İletişim Başkanlığının bir İnternet sitesindeki haberin veya görsel malzemenin doğrudan yayından kaldırılmasına gerekçe yapılmak isteniyor. Yani, hükûmetin atadığı bir bürokrat, başkalarının hak ve özgürlüklerini korumak gibi hiçbir sınırı bulunmayan, uçsuz bucaksız bir alanda, istediği haberi ve görsel malzemeyi, üstelik yayını yapan İnternet sitesinden de habersiz olarak doğrudan yayından kaldırabilecektir.

Yine mevcut 9'uncu maddeye yapılmak istenen başka bir ekle, idarenin doğrudan engellemediği bir içerikte özel hayatının gizliliğinin ihlal edildiğini iddia eden kişiler, Başkanlığa doğrudan başvurarak erişimin engellenmesini isteyebileceklerdir. Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı yani idare, burada sadece, başvuru sahibinin hakkın ihlaline neden olduğu öne sürülen ilgili yayındaki haberin, içeriğin adresini, hangi açılardan hakkın ihlal edildiğine ilişkin açıklamayı ve kimlik bilgilerini ispatlayacak bilgileri eksiksiz vermesine bakacak; eksik yoksa TİB bu talebi, uygulanmak üzere derhâl erişim sağlayıcılar birliğine bildirecek ve erişim sağlayıcılar bu tedbir talebini en geç dört saat içinde yerine getirecektir.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; böylece, örneğin, bir haberde özel hayatının gizliliğinin ihlal edildiğini öne sürecek olanlar, sadece Telekomünikasyon İletişim Başkanlığına başvurarak söz konusu haberi yayından kaldırtabileceklerdir. Dikkat ederseniz, bu düzenlemede de bir yargı denetimi kararı aranmıyor, içerik sağlayıcıdan, örneğin haber sitesinden bir savunma ya da görüş istenmiyor. Böylece, ilgili haber sitesinin kendi içeriğinden çıkarılan haberden ancak çıkarıldıktan sonra haberdar olabileceği bir düzen öngörülüyor.

Değerli milletvekilleri, hukuka aykırı içerik ve zararlı içerik konusunun hâlen tam ayrımının yapılamadığı günümüzde, İnternet'teki suçlarla mücadele etmek için çok sayıda hukuki çalışma yapılmıştır. Avrupa Birliği Siber Suçlar Konvansiyonu bu konuyla ilgili net bir çerçeve getirmektedir. Çocuk pornografisi, nefret suçları, terör propagandası, kumar, fuhuş, organ ticareti, kullanım hakları ve bilişim suçları dışındaki içerikler ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmektedir.

İnternet, tüm dünya vatandaşlarının ortak alanıdır, merkezî bir hükûmeti ve idare sistemi yoktur, ifade özgürlüklerine yönelik yasak ve kurallar bu alanda geçersiz kalmaktadır. Tüm yasal düzenlemelerde bu gerçek asla göz ardı edilmemelidir.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; demokrasiye ve bilişim teknolojilerinin önemine inanan bir sosyal devletin birinci önceliği, sansürsüz ve ucuz İnternet'i tüm vatandaşlarına ulaştıracak çözümler oluşturmak olmalıdır. İnternet'te fikir ve düşüncelerin yayılmasında büyük rol oynayan siteler, çok sesliliğin ve demokrasinin bir parçası olarak kabul edilmelidir. Şiddete ve kriminal suçlara teşvik etmeyen fikirler ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmelidir. İnternet'in kötüye kullanılarak hak ve özgürlüklere zarar verdiği durumlarda uygulanacak yaptırımlar ise kullanıcıların hak ve özgürlüklerini olumsuz yönde etkilememelidir. İnternet'te suçla mücadelede sansürün etkisiz bir yöntem olduğu anlaşılmalıdır.

Bu gerekçelerle, önergemize desteğinizi bekliyor, Genel Kurulu tekrar saygıyla selamlıyorum. (BDP sıralarından alkışlar)