| Konu: | GENEL KURUL ÇALIŞMALARINDA KULLANILAN DİL VE ÜSLUBA DİKKAT EDİLMESİ GEREKTİĞİNE VE FİZİKİ ŞİDDETİ HİÇBİR ŞEKİLDE TASVİP ETMEDİKLERİNE İLİŞKİN |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 51 |
| Tarih: | 23.01.2014 |
MAHİR ÜNAL (Kahramanmaraş) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; salı gününden beri görüşmekte olduğumuz Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun Anayasa 159'dan kaynaklanan idari yapısındaki değişikliklerle ilgili kanun teklifi Komisyonda görüşüldü. Bildiğiniz gibi, yaklaşık yirmi önergeyle, muhalefetin de bu konudaki ifadeleri dikkate alınarak gerekli düzenlemeler yapıldı. Dün de Genel Kurulda yine gerekli düzenlemeler yapıldı. Nihayetinde, Türkiye Büyük Millet Meclisi yasama görevini yerine getirirken tabii ki ihtisas komisyonlarında ve Genel Kurulda birlikte hareket edecektir.
Burada, buradan yola çıkarak hiçbir şekilde karşılıklı olarak bir kesimi suçlamak ya da o kesime karşı, o kesimin haysiyetine, onuruna, şahsiyatına dönük ifadeler tabii ki kabul edilemez ve biz hiçbir şekilde fiziksel şiddeti tabii ki onaylayamayız ve asla makul karşılanamaz.
Burada, özellikle şiddeti ve şiddeti doğuran ortamı da iki ayrı şekilde ele almamız gerekiyor. Şimdi, dün biz grup başkan vekili arkadaşlarımızla da bu konuyu görüştük çünkü sistematik olarak bu kanun görüşülmeye başladığı günden beri bazı milletvekillerinin kullandığı ifadeler, AK PARTİ Grubuna dönük, tutanaklarda var olan "Hırsız var." gibi ifadeler ve aralıksız olarak sürekli bir milletvekilinin "Hırsız var.", "Hırsızlara bakın." gibi ifadeleri tabii ki milletvekillerinin onurlarını, haysiyetlerini, masumiyetlerini ciddi anlamda yaralamaktadır. Ve burada, İç Tüzük 157'ye göre, doğal olarak "Şahsiyatla uğraşmak"tan mütevellit uyarı cezası da verilmesi gerekiyor. Nihayetinde, bizler, burada temsil yetkisiyle buraya gelmiş bulunan insanlarız. Tabii ki, bizim herhangi bir şekilde fiziksel şiddeti onaylamamız ve kabul etmemiz makul olmadığı gibi, bu şiddet ortamını doğuracak dili, ifadeyi ve yaklaşımları da asla kabul etmememiz ve onaylamamamız gerekiyor. Umarım bundan sonraki süreçte milletvekilleri birbirlerine karşı daha saygılı olurlar ve hiçbir şekilde şahsiyatla ve insanların masumiyetlerine dönük ifadeler kullanılmaz.
Bu arada, yaralanan milletvekili arkadaşımıza, CHP Genel Başkan Yardımcısı arkadaşımıza da geçmiş olsun dileklerimizi buradan iletmek istiyorum.
Teşekkür ediyorum.