GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2014 YILI MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇE KANUNU TASARISI İLE 2012 YILI MERKEZİ YÖNETİM KESİN HESAP KANUNU TASARISI NEDENİYLE
Yasama Yılı:4
Birleşim:36
Tarih:19.12.2013

MHP GRUBU ADINA EMİN HALUK AYHAN (Denizli) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; görüşülmekte olan kanunun 2'nci maddesi üzerine Milliyetçi Hareket Partisi Grubunun görüşlerini arz etmek üzere söz aldım. Yüce heyeti bu vesileyle saygılarımla selamlıyorum.

Madde gelirlerle ilgili ama ondan önce, özellikle ifade etmek istediğim bir husus var. Sayın Bakan, bundan sonra orada oturmadığınız müddetçe bu işten anlayan, bizim de sorularımıza cevap verecek bir sayın bakanı oturtun lütfen. Fişlemeden sorumlu olacak, MHP'lilerin fişleneceği bir alanda görev yapan bir bakanla, sorduğumuz soruya cevap alamayacaksak öyle bir muhatap istemiyoruz, onu açıkça beyan etmek istiyorum. Çünkü, bu benim 4'üncü konuşmam bütçede, sizinle sanıyorum ilk defa bunda karşı karşıya geliyoruz. Bunu özellikle ifade etmek istiyorum.

Bir de gıyabınızda her zaman sitayişle bahsettiğim bir husus vardır, "Söylediği, bize verdiği teknik bilgiler de doğrudur." derdim. Evvelki akşam burada verdiğiniz beyanat hakikaten vatandaşta bir yankı buldu. Bu meydana gelen olaylarla ilgili şahsi duruşunuzun ne olacağına dair vatandaş olumlu tepki de verdi. Tebrik de ediyorduk o yüzden ama gece attığınız "tweet'lerle ertesi gün vatandaş "Sizin bu methettiğiniz adam nasıl döndü akşamdan sabaha?" diye bize tekrar dönmeye başladı. Onu da yüce Mecliste, Genel Kurulun huzurunda size bir duyurmak istedim.

Şimdi, orta vadeli program ile orta vadeli mali planın amacı belli. Maliye politikanızın amacı ne sizin? Ekonomik ve finansal istikrarı desteklemeniz mi? Hayır, desteklemiyorsunuz, böyle bir şey yok. Yurt içi tasarrufları artırdınız mı? Rezil ettiniz. Bundan siz de sorumlusunuz. En çok sorumlu olan da sizsiniz. Siz dersiniz ki: "Benim çalıştığım alan kamu maliyesi, bal gibi de kamu harcanabilir gelirini artırdım." Artırdınız, doğru, nereden nereye çıkardığınız da belli ama Türkiye tasarruf liginde dünyada çakıldı, çakıldı, küme düşüyor. Küme düşeceği bir alt küme yok zaten yani orada rezil vaziyette.

Cari açığı kontrol ettiniz mi? Bunlar anayasal görev aynı zamanda. Cari açık, dış ticaret açığı rezil, yine 100 milyar doları buldu. Cari açık rezil, hâl meydanda. Şimdi, faiz dışı harcamaları kontrol mu ediyorsunuz? Yapıyı değiştiremiyorsunuz. Aslında, AKP Hükûmeti, bal gibi de faizci, faizcinin kralı. Açıklanan son millî gelir rakamlarına bakın, mali sektörün durumu, oradaki kazancı, artışı vesaireyi görürsünüz, AKP'nin faizcilerle nasıl hemhâl olduğu, iç içe olduğu, birbirine geçtiği çok net ve açık bir şekilde gözüküyor. En iyi gelişme orada, kabarmış, genişlemiş. Tüketici Yasası'nda yine aynı. Faizle siz kâr ortaklığını aynı kefeye koydunuz. Bu, Müslümanı kandırmaktan başka bir şey değil. Düzelt falan dedik, AKP'li arkadaşlar da rıza göstermediler, hakikaten değişmesi lazım geldiğini söylediler. Yapılan değişiklik şeyi karşılamıyor. Çok rezil bir vaziyette. Yani inancı olan vatandaşları da resmen kandırıyorsunuz. Belki tasarının altında imzanız vardı ama farkında değilsiniz. "Biz burada ne yaptık?" diye lütfen bir bakın.

Kamu gelirlerinin kalitesini artıracaktınız, hikâye. Nereden artırdınız kamu gelirlerinin kalitesini? Dolaylı vergiler artıyor. 1 litre benzinden ne alıyordunuz siz kabaca baktığınız zaman? Siz iktidara geldiğinizde 1 lira 15 kuruş vergi alıyordunuz, şimdi alıyorsunuz 2 lira 91 kuruş. Eksiğim var, fazlası yoktur. 1 litre tüp gazdan ne alıyordunuz? 6-7 lira alıyordunuz 12 litrelikten, şimdi 25 liradan daha fazla alıyorsunuz. "Dolaylı vergilerin payı düştü." falan demeyin, vatandaşın cebinden çıkıyor mu, çıkmıyor mu? 1 litre mazottan ne alıyordunuz? 76 kuruş falan alıyordunuz -yanlışım varsa gelin, düzeltin- şu anda ne alıyorsunuz? Neredeyse 2,5 lirayı buldu. Öyle değil mi? Bunlar sizin elinizde. Vatandaşa niye doğruyu anlatmıyorsunuz, açık bir şekilde anlatmıyorsunuz? Çünkü doğruyu anlattığınız zaman vatandaş farklı düşünüyor sizin hakkınızda. Zaten fiilen yaşıyor, bunu da size söylüyor.

Elektronik vergi mevzuatını gözden geçirecektiniz, ayıpsınız, ne kadar hırsız, uğursuz, kaçakçı, gayrimeşru iş yapan varsa parasını legalize etmek için burada kanun çıkarıyorsunuz. Siz varlık barışı falan yapmıyorsunuz, varlıklılarla barış yapıyorsunuz. Zaten iki gündür ortalığa çıkan, saçılan işler kimlerle ilişkide olduğunuzu çok açık ve net bir şekilde gösterdi. Varlıklılarla barış yapıyorsunuz siz. 130 milyar dolardı ilk açıklandığında Sayın Babacan'ın söylediği o meblağ, sanıyorum 50 milyar TL bir beyan oldu. Onun da, kaçakçılar falan da, gayrimeşru parası olanlar da size itimat etmiyor; beyan ediyor da, gelip ödemiyor. Siz, şimdi, oradan 2 milyar TL'ye yakın vergi aldınız. Kaç parayı aklamış oldunuz, gayrimeşru parayı? Yaklaşık 50 milyar TL. Ben olsam, bir Maliye Bakanı olarak orada oturuyor olsam sıkılırım, utanırım bundan. Bunu bir kere yapmadınız, bir daha yaptınız. "Dışarıda bunun şu kadar parası oluyor." diye bir Başbakan Yardımcısı söylüyorsa bunları biliyor demektir, ilişkisi var demektir, ona talep gelmiş demektir. Aksi takdirde nereden biliyorsunuz kimin dışarıda ne kadar parası olduğunu? Gelirlerin falan öyle düzgün değil. Kamuda falan da öyle, hani dengeli dağıttınız şu bu falan yok. Hasan değil basan alıyor. Denizli'ye hastane yapılacaktı, Bülent Bey bastırdı Manisa'ya gitti. Stat yapılacaktı, bilmem nereye gitti. Söz verdiniz hızlı tren yapılacaktı, bilmem nereye gitti. Öyle verdiğiniz sözlerin falan da tutulduğu mutulduğu yok, onlar da hikâye.

Elektronik ticaret yasası bekliyordu, hani kayıt dışını önleyecektiniz ya. Onu da faizciler, lobiler burada beklettiriyor size. Getirin burada bir görüşelim de çıksın o da. Kayıt dışını önleyecektik.

Şimdi, kamu harcanabilir geliri: Mahallî idarelerde bu sene seçim yılı ya artırıyorsunuz kamu kesimi genel dengesini ama dış ticaretten aldığınız vergi 240-250 milyar doları buldu siz iktidara geldiğinizden beri. Dış ticarette bu vergi olmadığı zaman, almadığınız zaman, ithalatı kıstığınız zaman ne oluyor? Bütçeyi hallediyorsunuz ama bütçeye vergi aldığınız zaman dış ticaretten, öbür taraftan ne oluyor, bir taraftan da cari işlem açığı ortaya çıkıyor. Sıkıntılı bir durum, öyle değil mi?

2013'ten 2014'e kamu kesimi genel dengesine bakınız 15 milyar TL kamu harcanabilir geliri artıyor, cari giderler 19 milyar artıyor. Genel toplam, devlet toplam gelirinin yurt içi hasılaya oranı 1,5 düşüyor. Merkezî yönetim bütçesinde kamu harcanabilir geliri artmıyor, cari giderler artıyor. Merkezî yönetim bütçesinde kamu tasarrufu artıyor ama özel sıkıntıda. Dolaysız vergilerin yurt içi hasıla içindeki payı yüzde 6'lar düzeyinde. Dolaylı vergiler yüzde 11'den yüzde 15'e yükseliyor. Toplam vergiler yüzde 17'den yüzde 20'ye yükseliyor. Sadece 2013'ten 2014'e yurt içi hasılanın 1,4'ü kadar dolaylı vergiyi arttırıyorsunuz, öyle değil mi, bu programdaki rakamlar bunu gösteriyor.

Kayıt dışını legalize ediyorsunuz. Bakın, Denizli'de ben, sizin yetkililere sordum; 100 liralık, 150 liralık gelirde yeniden yapılanma var mı? dedim. "Vallahi Vekilim siz, herhâlde onu biliyorsunuz, bir şeyi, bir araştıralım da öyle cevap verelim." dediler. Ama, siz, adamların trilyonunu bir kalemde varlıklıyla barışarak hırsızın, uğursuzun parasını getiriyorsunuz. Nasıl buna vicdanınız razı oluyor ya? Garibanın sırtına çöküyorsunuz, 100 lira-150 lira için size yeniden yapılandırmaya geliyor ya. Bu kadar sıkıntı olur mu?

Vergi esnekliği... Bir senede 1,6'dan 1'e düşüyor, daha önceki sene yine 1 civarında. Böyle bir vergi esnekliğinin olması için korkunç bir değişim olması lazım ekonomide. Böyle bir şeyin olması mümkün mü? Bunu millete söylemiyorsunuz. Gelir politikasında temel amaçları sayıyorsunuz, vergi sisteminde etkinlik ve adaleti sağlayacaksınız. Allah'ını severseniz, sağladınız mı ya? Rezil kepaze ettiniz, işte şimdi yeni tasarı getireceğiz diye uğraşıyorsunuz ya.

Bunun dışında, her sene torba yasa getiriyorsunuz. İlk geldiğinizde, Bakan olduğunuzda biraz çekinmiştiniz, hakikaten bundan biraz hicap duyar hâldeydiniz ama şimdi, amiyane tabiriyle, eliniz yüzünüzden gitti ya. 250 maddelik torba tasarı olur mu ya, nerede görülmüş? Siz hiç gittiğiniz uluslararası kuruluşlarda gidip anlatıyor musunuz? "Biz 250 maddelik torba tasarı getiriyoruz, içinde yok yok; hırsızı da affediyoruz, uğursuzla da barışıyoruz, garibanın tepesine çöküyoruz." Anlatıyor musunuz böyle? Anlatabilecek durumunuz yok çünkü. Saklıyorsunuz, televizyonlarda on beş dakikaya bir biriniz çıkıyor, konuşuyor, ne yapıyorsunuz? Sıkıntıya sokuyorsunuz. Ülkenin neresi... İki üç gündür olan biteni -biraz önce söyledim- evvelki akşam söylediğinizi sizin burada, vatandaş bir "iyilik timsali, doğruluk timsali" diye yorumladı, bize söyledi. Sabahleyin "tweet"lerde "Cıvıttı." dediler yani amiyane tabiriyle.

Teşekkür ediyorum, saygılar sunuyorum Sayın Başkan. (MHP sıralarından alkışlar)