| Konu: | 2014 YILI MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇE KANUNU TASARISI İLE 2012 YILI MERKEZİ YÖNETİM KESİN HESAP KANUNU TASARISI NEDENİYLE |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 35 |
| Tarih: | 18.12.2013 |
MHP GRUBU ADINA EMİN HALUK AYHAN (Denizli) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; görüşülmekte olan bütçe kanunun 9'uncu maddesi üzerine Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz aldım. Yüce heyeti saygıyla selamlıyorum.
Kanun tasarısının üçüncü bölümünde "Yatırım Harcamaları, Mahalli İdareler ve Fonlara İlişkin Hükümler" başlığı altında yatırım harcamalarını kapsayan bir madde bu madde. Maddenin (2)'nci fıkrasına gerek var mıydı yok muydu? Sayın Bakan burada yok ama oradaki Bakan bu işi biliyor mu bilmiyor mu bilmiyorum.
Biliyor musunuz, (2)'nci fıkrasına gerek var mıydı?
MİLLÎ EĞİTİM BAKANI NABİ AVCI (Eskişehir) - Siz yapın konuşmanızı, gereken cevabı...
EMİN HALUK AYHAN (Devamla) - Var mıydı?
Bilmiyorsunuz, bilmiyorsunuz, anlaşıldı.
Şimdi, iki gündür cereyan eden olay var. Bakın, "Ekonomi arızalı, arızalı yürüttünüz." dedim. Dün olan olayı dikkate alırsanız, eğer borsa çakılıyor, dolar yükseliyorsa iki şey var. Sayın Bakan, eğer dün olan olaydan dolayı dolar yükseliyor, borsa çakılıyorsa iki şey var: Ya sizin yönettiğiniz ekonomi çok arızalı, kırılgan, çok kötü, bu hâle düştü ya da çok vahim bir olay var; ikisinden biri. Ya basit bir şeyden bu hâle geldiniz, basit bir şeyden ekonominin böyle olmaması lazım. İyi dediyseniz işin rezaleti çıkıyor. Gerçi sizin o taraf fişlemeyle meşgul, sizin o taraf fişlemeyle meşgul. Dün söyledim, araştırma önergesi verdim Sayıştayla ilgili Sayın Bakan. Gelin, burada bir müşterek araştırma komisyonu kurulsun, Sayıştayın yetkililerini de koyalım şuraya, bu işten anlayan her partinin milletvekilleri dizilsin, bir hesap soralım. Onlar bizim adımıza denetleme yapıyorlar. Ne yapıyorlar, bir görelim, görmüyoruz ne yaptıklarını. Buraya geliyor Maliye Bakanı bir şey konuşuyor, muhalefet orada konuşuyor, laf ortada kalıyor. Bizim adımıza, Türkiye Büyük Millet Meclisi adına denetleme yapılıyor. Gelin, bunun hesabını soralım.
Bakın, iki şey var diyorum: Ya dünkü olan olay çok vahim, borsa böyle çakılıyor yahut da ekonomi kırılgan, tırışkadan bir şeyden ne oluyor? Ekonomi bu hâle geliyor. Sizin bunu söylemeniz lazım.
Şimdi, iki gündür ben çıktığım zaman Sayın Bakan burada olmuyor, onu özellikle söylemek istiyorum. Biz Sayın Bakanın takdir ettiğimiz yönlerini hiç çekinmeyiz, açıkça söyleriz ama şunu açık ve net bir şekilde söyleyeyim, hesaplarınız sakat, kitaplarınızda yazan da sakat. Neden söylüyorum? Bakın, sabit sermaye yatırımlarının yurt içi hasılaya katkıları 2012 yılında negatif, 2013 yılı birinci çeyreğinde binde 6, ikinci çeyrekte yüzde 1, üçüncü çeyrekte 1,3.
Gelelim kamu sektörüne: 2012 yılında binde 3, 2013 yılı birinci çeyrekte yüzde 2,3; ikinci çeyrekte yüzde 1,5; üçüncü çeyrekte binde 4. Bu ne saçmalık? Kamu altyapı yatırımlarını kışta kıyamette, birinci çeyrekte mi yapıyorsunuz? İstatistiğin hesapları orada, yanınızda Maliyenin bürokratları var. Birinci çeyrekte eğer siz yatırım rakamlarını yüksek gösteriyorsanız bütçeden demek ki geçen sene harcamaları düşük göstermek için ne yaptınız? Bu seneye ödemeleri sarkıttınız, 2013'ün başına. Herkes bunları bilir, orada oturan sıradaki arkadaşların hepsi bilir bunları. Hesap kitap tutmuyor birbiriyle.
Gelelim özel sektör sabit sermaye yatırımlarına: 2012 yılında yurt içi hasılaya katkısı negatif 1,1; birinci çeyrekte negatif 1,6; ikinci çeyrekte negatif binde 4; üçüncü çeyrekte yüzde 1. Yani, üçüncü çeyrekte, altı çeyrekten sonra, özel kesim yatırımları aşka gelmiş, coşmuş, coşmuş, böyle bir şey olabilir mi?
2013 yılında yıllık artış hedefiniz toplam sabit sermaye yatırımları için nedir? Artış hedefiniz 2013 yılı için, yüzde 6,8'di Sayın Bakan; kamunun yüzde 5,4; özelin yüzde 7,1. Şimdi, diyorsunuz ki, yıllık "6,8" dediğiniz "2,9 olacak."; "5,4" dediğiniz "18,6 olacak." Hatta, ilk yarısı için yüzde 55'ler civarında. Bu hesabı kitabı yapan oradaki, arkadaki arkadaşların hepsi güler size, gerçekten güler. Bir bilenle oturun, konuşun bari, size yakın bürokrat da vardır "Yaptığımız bu rezillik nedir?" diye bir sorun, öğrenin. Oraya Bakan diye oturmak, bu işlerden sizi vareste kılmaz, bilmeniz lazım.
Kamu harcamaları... İhale Kanunu 50 kere değişti. Her yolsuzluğu burada Türkiye Büyük Millet Meclisine legalize etme yoluna gittiniz. Hatta, öyle bir şey var ki, UNCTAD'la Başbakanlık Teftiş Kurulunun siyasetin finansmanıyla ilgili, yolsuzlukla ilgili, şeffaflaştırılmasıyla ilgili toplantıda Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay diyor ki: "Biz, İhale Kanunu'nu değiştirdik." İhale Kanunu'nu siz yapmadınız, İhale Kanunu sizden önceki dönemde yapıldı. Siz, her yolsuzluğu legalize etmek için İhale Kanunu'nu 50 kere değiştirdiniz, her yolsuzluğa göre düzeltme yoluna gittiniz.
ALİM IŞIK (Kütahya) - 50 kere az, 80 kere.
EMİN HALUK AYHAN (Devamla) - Allah'tan korkmak lazım.
ALİM IŞIK (Kütahya) - 80 madde değişti.
EMİN HALUK AYHAN (Devamla) - Değişen 80 madde ama 50 kere değişti.
Şimdi, bakın, altı çeyrekte düşen özel yatırım harcamaları, yatırım teşvik belgelerindeki artışların gerçekleştiği dönemde kaydediliyor. Böyle bir şey olabilir mi? İmalat sanayisinde özel sektör yatırımlarını teşvik etmiyorsunuz, cukkalı şehir hastanelerine, yandaşlara iş çıkarıyorsunuz; yaptığınız iş bu. Özel sektör yapsın, imalat sanayine ara malı üretimi için yapsın, ihracata katkı sağlasın. Bakın, ihracatın büyümeye katkısı negatif olmaya devam ediyor. Siz bunlardan anlamazsınız, anlayan çıkıp gidiyor.
Şimdi, son beş yılki rakamlarda teşviki görmek mümkün. 2007 ile 2012 arasında yüzde 30 civarında ortalama artış kaydeden yatırım teşvik belgeleri var. Buna rağmen, aynı dönemde, özel yatırım artış ortalaması cari fiyatlarla -reel demiyorum- sadece cari fiyatlarla yüzde 10. Bir anlamda, teşvik belgelerindeki artış ekonomi genelinde özel yatırım artışına istenilen ölçüde etki etmemiş.
Sayın Bakan, ben, sizin arkadaşlara, bizim burada söylediğimizi duyurmak istiyorum; lütfen, gidin söyleyin. "Muhalefet milletvekilleri, dünkü olaydan sonra eğer borsa çakılıp dolar yükseliyorsa ya bizim ekonomimiz çok kırılgan, bu basit, ufak tefek gözaltılardan dolayı rezil bir vaziyete geldi ya da çok vahim olaylar oluyor, ülkenin itibarını rezil ediyoruz; bunu, muhalefet böyle söyledi." diye lütfen Kabinede söyleyin. Siz burada bizi dinliyorsanız, bunları aktarma mecburiyetini de kendinizde lütfen hissedin.
Bakın, araştırma önergesi verdim diyorum. Gelin, Sayıştaya, hep beraber, buradan, her siyasi partiden arkadaşlarla gidelim, komisyona üye verelim, bizim adımıza ne yapıyorlar öğrenelim. Siz hiç bir Sayıştay Başkanının bir yetkisini, bir açıklamasını gördünüz mü? Bize verdikleri cevaba baktığınız zaman... Bakın, neyi sormuşuz, dün söyledim, kamuoyu duysun diye tekrar aynı şeyi söylüyorum: Sadık Yakut Bey'i aradım, "Sizin imzanızla bana geldi. Yarın açıklama yaparsam alınmayın." dedim. Bakın, söyledi: "Yapın, rahat yapın." "Denetime başlandıktan sonra, denetimden vazgeçilen veya denetim sonucu rapor düzenlenmeyen kurum var mı? Denetimden vazgeçen kurumlar hangileridir?" diye sordum. Cevaba bakın: "Denetçisinin vefatı, emekliliğe ayrılması ya da yurt dışına gitmesi gibi beklenmedik sebeplerle çok sınırlı sayıda kurum denetimi tamamlanmadığı için revize edilmek zorunda kalınmıştır." Cevap mı bu? Bir buçuk asırlık kurum bu ya! Ne hâle getirdiniz bu kadar sürede! Hiç mi sıkılma yok canım! Bu Sayıştay hepimizin kurumu, orada yetişen insanlar güzide insanlar. Kurumsal yapıyı da rezil ettiniz. Maliye ile Sayıştay birbirine düşer oldu. Yanınızdaki bürokrat arkadaşlar Sayıştaydaki arkadaşlarla ne hâle geldiler. Niye böyle yapıyorsunuz canım!
Gelin, araştırma önergemize "evet" diyelim. Ben, buraya verdim ama size de bırakacağım bir nüshasını. Yani kırmızı plakalı arabaya oturup, bu kadar koruma ordusuyla etrafı dolaşmak, Hükûmette bulunmak iş değil. Yüzlerce polisle beraber... Görülmüş değil böyle bir şey!
Ben, bütçenin hayırlı olmasını diliyorum.
Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Saygılar sunuyorum. (MHP sıralarından alkışlar)