GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: SAĞLIK BAKANLIĞI VE BAĞLI KURULUŞLARININ TEŞKİLAT VE GÖREVLERİ HAKKINDA KANUN HÜKMÜNDE KARARNAME İLE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ
Yasama Yılı:4
Birleşim:25
Tarih:04.12.2013

GÜRKUT ACAR (Antalya) - Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım; 480'e 1'inci Ek sıra sayılı Kanun Tasarısı'nın 11'inci maddesiyle ilgili söz aldım. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Değerli arkadaşlarım, bu 11'inci madde Yükseköğretim Kanunu'nun 36'ncı maddesinin Anayasa Mahkemesince iptal edilen 6'ncı fıkrasının yeniden düzenlenmesini içeriyor ve bu, Anayasa'ya aykırılığı gidermek için getirilmiştir ancak bize göre yine de Anayasa'ya aykırıdır çünkü eşitlik ilkesini yok etmektedir.

Üniversite dışında özel hastanede çalışma konusu kesinlikle bu şekilde Anayasa'ya aykırıdır. Bakınız, "Her bir ana bilim dalındaki kadrolu profesör ve doçent sayısının yüzde 50'sini geçmemek, bir yıla kadar kurumsal sözleşme yapmak ve geliri üniversite döner sermayesi hesabına kaydedilmek şartıyla ilgilinin muvafakatiyle mesai dışında özel hastaneler veya vakıf üniversitelerinde çalıştırabilir." diyor.

Değerli arkadaşlarım, şimdi, bu oran niye yüzde 50'dir, niye yüzde 40 değildir, niye yüzde 30 değildir? Bunun bir defa izahı gerekmektedir, böyle bir izah yoktur. Birincisi, yüzde 50 oranının hangi esasa göre saptandığı belli değildir. İkincisi, daha önceki oran yüzde 5'ti. Bu ne oldu da yüzde 50'ye çıkarıldı, hangi ihtiyaçtan kaynaklandı belli değil.

Değerli arkadaşlarım, bir de diğer yüzde 50 ne olacaktır? Yüzde 50'sini özel hastanelerde çalıştıracaksınız, kalan yüzde 50 personelin durumu ne olacaktır, onlar çalışmayacak mıdır veya ne zaman, hangi şartlarda çalışacaktır? Diğer yüzde 50'nin hesabı yoktur. Burada adama göre özel hastanede çalıştırma söz konusudur. Performans da aslında takdire bağlı bir olaydır. O nedenle, bu maddenin biz çıkartılmasını istedik.

Değerli arkadaşlarım, "Üniversiteye dışarıdan alınacak olan, sözleşmeli olarak istihdam edilecek profesör ve doçent sayısı, ilgili tıp ve diş hekimliği fakültelerinde devamlı statüde çalışan öğretim üyesi sayısının yüzde 5'inden fazla olamaz." diyor. Şimdi, bu yüzde 5 de neye göre saptandı, bu belli değil. Niye yüzde 5 değerli arkadaşlarım? Acaba diyoruz biz, bu hüküm, biraz önce MHP'li arkadaşımın söylediği gibi, Sayın Başbakanın yasaya aykırı olarak tedavi edilmesine bir çare olarak mı getirildi yüzde 5? Bunun başka bir izahı var mı? Eğer biliyorsa Sayın Bakan gelsin burada açıklasın ama hem yüzde 5'i hem de yüzde 50'yi nasıl seçeceksiniz? Bunun keyfî bir seçim olacağı açıktır çünkü bu seçimin kuralları YÖK tarafından zaman zaman değiştirilmektedir.

Değerli arkadaşlarım, bakınız, burada YÖK'ün seçimiyle ilgili size bir örnek vermek istiyorum. Adalet ve Kalkınma Partisinin yandaşlarınca açılmış olan vakıf üniversitelerine bir iki yıl içinde hemen fakülte açma izni verilirken Antalya'da şu anda beş yıldır fakülte açma izni alamayan bir Antalya üniversitesi orada durmaktadır. Beş yıldır çeşitli bahaneler uydurulmuştur. Önce, belli bir miktarda sermaye olmadığı söylenmiştir. O sermaye konulmuştur. "Biz bunu artırdık." denilmiştir, yine artırılmıştır ve sonunda da "Sizin buraya yapmış olduğunuz binalar irtifak hakkı üzerine yapıldığı için bu binalar sermayeden sayılmaz." diye bir karar çıkartıp Antalya üniversitesini ortadan kaldıracak ve sonsuza kadar işlemeyecek bir hâle getirmişlerdir.

Değerli arkadaşlarım, Antalya üniversitesindeki seçim bunun bir örneğidir. Biz, bu yasanın tümünün de bu maddelerin de hukuksuz olduğunu, adil olmadığını, Anayasa'ya aykırı olduğunu iddia ediyoruz.

Değerli arkadaşlarım, son olarak şunu söylemek istiyorum: Adalet ve Kalkınma Partisi, ekonomik olarak satacak mal kalmayınca insanların mahrem bilgilerini satmaktadır. Hükûmet, para olmayınca halkın geleceğini ipotek ederek kiralama yoluyla rant aktarmaktadır ve Hükûmet, halkın seksen yıldır biriktirdiğini satmış, şimdi de bu yasayla geleceğini satmaktadır.

Hepinize saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)