| Konu: | BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TEKLİFİ VE DEVLET MEMURLARI KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 133 |
| Tarih: | 07.07.2013 |
EMİN HALUK AYHAN (Denizli) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.
Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; görüşülmekte olan kanun teklifinin 73'üncü maddesinin (a) bendinin (2) numaralı alt bendi üzerindeki önergemiz üzerine söz aldım. Yüce heyeti bu vesileyle saygıyla selamlıyorum. Önergemizin kabulü için desteğinizi talep ediyoruz.
Özellikle ifade etmek istediğim bir husus; teklifin bu bölümü AKP'nin yaptığı veya sebep olduğu defolu işlerin tamirine yönelik. Teklifin bu bölümünün bir kısmı Anayasa Mahkemesinden dönen işler, diğer kısmı hukuku çiğneyerek yaptığınız işler, bir diğer kısmı yandaş yargının bile günahınıza ortak olmadığı işler. Konuştuğumuz olay, Türk Akreditasyon Kurumu, Ulusal Bor Araştırma Enstitüsü, KOSGEB, Türk Standartları Enstitüsü, Cumhurbaşkanlığı, Türkiye Büyük Millet Meclisi, Millî Güvenlik Kurulu ile ilgili günahlarınız. Bu üç kurumun düzenlemelerini bile yanlış yapıyorsunuz. Kalkınma Ajansları, Mesleki Yeterlilik Kurumu kadro ve pozisyonlarıyla da ilgili.
Devlet Personel Başkanlığının görüşünü istiyorsunuz fakat Devlet Personel Başkanlığı bu işi koordine eden ciddi bir müessese iken bu kurumun olumlu görüşünü istemiyorsunuz. O zaman, görüş almasanız da olur. Ne gereği var? Böyle bir kurum olmasa da olur, böyle bir kuruma da gerek yok. Neden Devlet Personel Başkanlığının olumlu görüşünü almaktan imtina ediyorsunuz? Netice olarak orası da bir bakanlığa bağlı ve o bakanlık da bu koordinasyonu sağladığı zaman, ilgili bakanın da bu işi ne yapması lazım? Götürmesi lazım. O kurumu, bu konuda uzman, bu konuda gerçekten iyi iş yapan ve hukuken de bu işle görevli bir kurumu dikkate almayacaksanız buraya niye yazıyorsunuz, bunun ne anlamı var, niye bunu yapıyoruz o zaman? Dolayısıyla, yapılan işte çok büyük sıkıntı var. "Yandaş memur, vücut dilinden anlayan memur?" Hâl böyle olunca sıkıntınız bitmiyor, bitmez de. Yani "Toplumun yüzde 50'si bizi destekliyor." diyorsunuz, alacağınız memuru elinizle seçmezseniz o zaman, yüzde 50'si de başka yerden çıkacak. O zaman, yandaş memur olmayacak, yandaş memur olmayınca sizin vücut dilinizden anlayan memur olmayacak. Ne olacak? Sıkıntı olacak.
Ayrıca, burada personelle ilgili bir sürü hüküm düzenliyorsunuz. Gümrük ve Ticaret Bakanlığının geçen 5 bin tane kadro işi vardı, hiç böyle gelmiyor. Geçen tüketicilerle ilgili yeni bir tasarı geldi, tasarıda da yine 500 kişi isteniyor. Hele o bakanlık, histeri hâline gelmiş, böyle yanıp tutuşuyor bir yerden bir kadro çarpsam da şu işi halletsem diye. Bu işin bir nizamı yok, intizamı yok, insicamı yok, haddi yok, hududu yok, hakkı nedir bilinmez, hukuka karşı, kanun hükmündeki kararnameler? Zaten yetki kanunuyla bu hakları gasbedilmiş bir vaziyette. Kamuda bir birlik, bütünlük yok, insicam yok. O zaman, bu işin gideceği yer, nihai olarak düzgün bir yer değil. Her gelen tasarının altına veya her gelen, sizin "torba" diye tabir ettiğiniz tasarının içine mutlaka dercedeceğiniz, koyacağınız bir şeyler olacak.
Bunu ne için söylüyorum? Kamuda bir bütünlük göremediğiniz zaman, kamudaki yapıda bir denge göremediğiniz zaman, gerçekten, ileriye yönelik olarak -sizin idarenizde bile olsa- birtakım sıkıntıların korkunç bir şekilde, hızlı bir şekilde ortaya çıkması kaçınılmaz. Dolayısıyla, bu önergede de, yapılan düzenlemelerin kamu yönetiminin iyileştirilmesi ve çalışanların sorunlarına çözüm getirilmesine yönelik bir şey olmadığını, bir kere öncelikle ifade etmek istiyorum.
Ayrıca, personele ilişkin? Fakire bir şey yok burada, fukaraya bir şey yok, garibe bir şey yok, gurebaya bir şey yok. Nerede yüksek memur, onunla ilgili hükümler burada dolaşıyor.
Bunun dışında, işte, gelen tasarılarda da ne geliyor faizle ilgili? Kâr payını faize bağlayan, Müslümanları aldatıcı hükümler tasarılarla gelmeye başladı.
Bunları ifade etmeye çalıştım. Yüce heyeti saygıyla selamlıyorum.
Teşekkür ediyorum Sayın Başkan. (MHP sıralarından alkışlar)