GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2012 YILI MERKEZÎ YÖNETİM BÜTÇESİ VE 2010 YILI MERKEZÎ YÖNETİM KESİN HESAP KANUNU TASARISI
Yasama Yılı:2
Birleşim:36
Tarih:13.12.2011

AHMET BERAT ÇONKAR (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 2012 Mali Yılı Bütçe Kanun Tasarısı'nın sekizinci turu üzerinde lehte konuşmak üzere şahsım adına söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle hepinizi saygılarımla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, ülkelerin ekonomik kalkınmasını ve refah düzeylerini belirleyen en önemli etkenlerin başında, hiç kuşkusuz, teknolojik gelişmeler ve bilimsel alandaki ilerlemeler gelmektedir. Küreselleşen dünyada artan rekabet, teknolojiye ve bilgiye dayalı üretimi kaçınılmaz hâle getirmiştir.

Kendi teknolojilerini üreten, ürettikleri teknolojiyi ticarileştirip uluslararası pazarlara sunabilen toplumlar, dünya ekonomisine damgalarını vurmaktadırlar. Bu çerçevede büyük hedef ve idealleri olan ülkemizin, bilim ve teknoloji üretiminde de lider ülkeler arasına girme zarureti vardır ve ülkemiz bu yolda kararlılıkla ilerlemektedir.

Son otuz yılda siyasi ve ekonomik güç dengelerinde küresel ve bölgesel ölçekte meydana gelen değişiklikler uluslararası ilişkileri, ittifakları, stratejik düşünceleri, tehdit ve güvenlik gibi kavramların algılanışını temelden etkilemiş, yeni bölgesel ve uluslararası dengelerin oluşmasına yol açmıştır.

Mevcut uluslararası sistemde güvenlik ortamının belirsizliği ve istikrarsızlığı, özellikle yakın coğrafyamızda meydana gelen anlaşmazlıklar ve çatışmalar ile kendini göstermektedir. Bölgesinde istikrar ve güvenliğe katkıda bulunmayı, çevresinde bir barış ve güvenlik havzası oluşturmayı ve komşularıyla iş birlikleri geliştirmeyi hedefleyen ülkemiz, gerek bölgesel bir güç olarak gerekse mensubu olduğu uluslararası kuruluşlar vasıtasıyla iş birliği süreçlerinde aktif rol oynamaktadır.

Ülkemiz, iyi komşuluk ilişkilerinin ve ekonomik iş birliğinin teşviki, zor şartlar altında bulunanlara insani yardım, barışı koruma operasyonlarına katılım, yeniden yapılandırma gayretlerine katkı gibi geniş bir yelpazede barışçı, ilkeli ve etkin bir güvenlik politikası izlemektedir.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 2023 yılında 500 milyar dolar ihracata erişmeyi hedefleyen ülkemiz bu hedefini bilim ve teknoloji kapasitesini artırarak, hâlen ihracatımız içerisinde yüzde 5 olan katma değeri yüksek ürünlerin payını yüzde 20'lere çıkartarak; sahip olduğu genç nüfus potansiyelini, doğal kaynaklarını, coğrafyamızın ve tarihimizin bize sunduğu fırsatları en iyi biçimde değerlendirerek gerçekleştirecektir.

Ülkemiz, AK PARTİ hükûmetleri döneminde bilim ve teknoloji alanında, ARGE, tasarım, markalaşma, üniversite-sanayi iş birliği gibi hususlarda da önemli mesafeler katetmiştir.

2002 yılında yalnızca 12 milyon lira ödeneği olan TÜBİTAK bütçesi 2011 yılında 800 milyon liraya ulaşmıştır.

Yine, 2002 yılında sadece 2 olan teknopark sayımız bugün 43'e çıkmış ve katma değer üretmeye başlamıştır.

Sadece son üç yılda kurulan 108 yeni ARGE merkezinde bugün 15 bin ARGE elemanı çalışmakta ve milyarlarca liralık bütçe araştırma ve geliştirme için kullanılmaktadır.

2011 yılında 100 binin üzerinde marka başvurusuyla Avrupa'da ilk sıraya yükselişimiz, 2002 yılında KOSGEB veri tabanında bulunan işletme sayısının 4 binlerden bugün 620 binlere çıkması, sanayi ve ihracatımızın bel kemiği olan KOBİ'lerimize aktarılan destekler katettiğimiz yol açısından önemli göstergelerdir.

Değerli milletvekilleri, dünyanın en büyük on ekonomisi içinde olma hedefine ilerleyen ülkemiz, millî savunma sanayisine verdiği büyük önem sayesinde uzak-yakın tüm dünya ülkeleriyle ilişkilerini geliştirmekte, çok sayıda ülkeye savunma sanayi ürünleri ihraç etmektedir. Hükûmetimizin yaptığı reformlarla daha güçlü bir yapıya kavuşan savunma sanayimiz, silahlı kuvvetlerimizin modernizasyon ihtiyaçlarının karşılanmasında, yerli ve millî imkân ve kabiliyetleri kullanarak ekonomimize büyük katkıda bulunmanın yanında ülkemizin stratejik gücünü de artırmaktadır. 80'li yıllarda savunma projelerini hazır alıyorduk, 90'lı yıllarda ortak üretim noktasına geldik, bugün ise birçok savunma projesini artık biz geliştiriyoruz. Bu çerçevede, 2010 yılı verileriyle Türk Silahlı Kuvvetlerimizin ihtiyaçlarının yurt içinden karşılanma oranı yüzde 52'ye ulaşmıştır. Hâlen Savunma Bakanlığımız, TÜBİTAK, üniversitelerimiz ve sanayi kuruluşlarımız müşterek çalışmalarıyla yetmiş civarında çok önemli silah, savunma ve uzay projesi yürütmektedir. Hükûmetimiz, milletçe gurur duyduğumuz millî savunma sanayimizin geliştirilmesi hususundaki politikalarına aynı kararlılıkla devam edecektir.

Sözlerimi tamamlarken Bakanlık bütçelerimizin milletimiz için hayırlı olmasını temenni ediyor, tüm kurum çalışanlarımıza teşekkürlerimi sunuyor, hepinizi saygılarımla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim.