| Konu: | AVRUPA KONSEYİ PARLAMENTER MECLİSİ GENEL KURULUNA KATILAN TÜRK DELEGASYONUNUN FAALİYETLERİNE İLİŞKİN |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 59 |
| Tarih: | 01.02.2012 |
NURSUNA MEMECAN (Sivas) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi Delegasyonumuzun geçen hafta Strazburg'da katıldığı 2012 Kış Oturumu'ndaki faaliyetleriyle ilgili Genel Kurulu bilgilendirmek üzere gündem dışı söz aldım. Herkesi saygıyla selamlıyorum.
Avrupa Konseyi, bilindiği gibi, insan hakları, hukukun üstünlüğü ve demokrasi değerlerine sahip çıkan ve tüm üye ülkelerde hayatın her alanında geçerli kılınması amacını taşıyan bir kurumdur. Delegasyonumuz yılda dört defa birer hafta Strazburg'daki oturumlara görüş bildirerek, komisyon çalışmaları yaparak, raporlar hazırlayarak aktif olarak katılmaktadır.
Oturumun başında 2010 yılından bu yana AKPM Başkanı olarak görev yapan Sayın Mevlüt Çavuşoğlu'nun görev süresi tamamlanmış oldu. Söz alan konsey üyeleri Sayın Çavuşoğlu'nun ortaya koyduğu performans sonucu çıtanın yeni AKPM Başkanı Fransız Mignon için ciddi biçimde yükseldiğini söylediler. Konseyin ilk ve Türk Müslüman Başkanının görevi böyle övgülerle teslim etmiş olduğunu sizlerle paylaşmak isterim. Oturumun ilk gününde Anadolu Ajansı foto muhabirlerinin Anadolu Ajansı objektiflerinden "Somali'de insan olmak" başlıklı sergisi Sayın Başbakan Yardımcımız Bülent Arınç tarafından açıldı. Bu sergi, Türkiye'nin Somali'deki duruma ilişkin hassasiyetine Avrupa Konseyi platformunda dikkat çekilmesi açısından çok yararlı oldu.
Oturumun yoğun gündeminin yanı sıra, Fransa'da geçirilmeye çalışılan ifade özgürlüğüne kısıtlama getiren yasayla ilgili endişelerimiz konusunda da tüm heyet üyelerimizin aktif katılımıyla uyumlu çalışmalar yaptık. Bu vesileyle, üyelerimize ve komisyonda görevli herkese teşekkürlerimi sunuyorum. Fransa'daki tasarı sadece ifade özgürlüğünü sınırlamak ve cezalandırmakla kalmıyor bilimsel araştırma yapma, araştırma sonuçlarını savunma gibi birçok kişisel özgürlük alanında da sınırlar getirmiş oluyor. Kurucusu olduğumuz Avrupa Konseyinin dikkat ve ilgisini bu konudaki tehlikeye çekmek görevimizdi. Bu değerlerin hiçbir ülke tarafından kısa vadeli siyasi amaç uğruna heba edilmemesi gerektiğini Konsey üyelerine hatırlattık. Tepkisiz kalacak bu tür ihlal girişimlerinin başka ülkelere örnek teşkil edebileceği ve başka ihlallerle temel insan hakları değerlerinin büyük zarar göreceğini anlattık.
Genel Kurul toplantısı öncesinde, heyet başkanı olarak AKPM Başkanına, Konsey Genel Sekreterine, Konsey İnsan Hakları Komiserine, AKPM'deki siyasi grup başkanlarına gönderdiğim konu ile ilgili tehlikeye dikkat çeken mektupla çalışmalara başladık. Genel Kurul süresince endişeleri dile getiren ve durumun geri dönülmez bir aşamaya gelmeden Fransız siyasetini gerekli önlemleri alma çağrısında bulunan bir de yazılı deklarasyon kaleme aldık ve imza toplamaya başladık. 20'den fazla üye ve Konseydeki her siyasi gruba mensup milletvekilleri tarafından imzalanarak yayınlanan deklarasyon bir sonraki oturuma kadar da imzaya açık tutulacak.
Bu oturumda Konsey Genel Kuruluna hitap eden üst düzey konuşmacılara da sorular sorarak konunun gündemde tutulmasını ve görüşlerinin paylaşılmasını sağladık. Konsey Genel Sekteri Mr. Jagland, tarihin tarihçilere ve tarih kitaplarına bırakılmasını ve tarihî olaylar hakkında siyasi kararlar alınmaması gerektiğini söyledi. Avrupa'nın en saygın ve güvenilir şahsiyetlerinden olan Avrupa Konseyi İnsan Hakları Komiseri Thomas Hammarberg de, nefret ve şiddeti teşvik etmesi hâlinde ifade özgürlüğünün sınırlanabileceğini, ancak Fransa'daki yasanın bu kapsamda değerlendirilemeyeceğini ve tarihin değişik versiyonları hakkında kararlar almanın siyasi kurumların işi olmadığını belirtti, Fransa Senatosunun sergilediği yaklaşımı yararlı bulmadığını ifade etti. İngiltere Başbakanı David Cameron, geçmişi bırakarak güne odaklanmanın öneminden bahsetti, tüm Avrupa Birliği ülkeleri ve İngiltere'nin Türkiye'yle daha güçlü ilişkiler kurmasının herkes için faydalı olacağını söyledi.
Bu çerçevede söz alan AK PARTİ Sakarya Milletvekili Şaban Dişli, tarihsel olayların popülist siyasetçiler tarafından seçim malzemesi olarak kullanıldığını ve bunun tehlikeli bir gelişme olduğunu söyledi. CHP Samsun Milletvekili Sayın Haluk Koç, söz konusu yasanın antidemokratik olduğunu belirtti, tarihsel olayların siyasete malzeme olmaması gerektiğini söyledi. AK PARTİ Kayseri Milletvekili Pelin Gündeş Bakır'ın sunduğu bir değişiklik önergesiyle tehcir olaylarının değerlendirilmesinde arşivlerin açılması ve tarihçilerden oluşan bir komisyonun kurulmasına ilişkin bir paragrafın "Zorunlu nüfus tehcirleri" başlıklı rapora eklenmesi kabul edildi.
Fransa'daki gelişmeleri izlediğimizi, gerektiğinde Konseyde bu tür faaliyetleri sürdürmek üzere hazırlıklar yaptığımızı bildiriyor, saygılarımı sunuyorum.
Teşekkür ederim. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Memecan.