GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: KAMU GÖREVLİLERİ SENDİKALARI KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI
Yasama Yılı:2
Birleşim:90
Tarih:04.04.2012

ABDULLAH LEVENT TÜZEL (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; kamu emekçilerinin sendikal hak ve özgürlüklerini konuşuyoruz, bu yasal düzenleme buna dair. 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu'nda Değişiklik yapılıyor. Toplu sözleşmenin tarafları ve imza yetkisine dair maddede söz almış bulunuyorum.

Öncelikle, bugün bir 12 Eylül yargılaması söz konusu. Neden bundan bahsetme ihtiyacı var? Çünkü bu yargılama gerçekten bütün bir dönemin sorgulanması açısından tarihî bir yargılama ve özellikle de işçi sınıfı, kamu emekçileri sendikal haklarına dönük bir saldırıyı hedeflediği için bugünümüzle de son derece yakından ilgili. Bu yargılamanın son derece ciddiyetsiz ve samimiyetsiz olduğunu bugünkü mahkeme manzarasından gördük. Sadece 2 darbeci generalin yargılanması açısından da mahkemenin hazırlıkları açısından da kamuoyunun beklentisine yanıt vermemesi yönünden de aslında burada sadece bir görüntü oluşturma meselesi, yaklaşımı bu yasa düzenlemesinde de görülüyor. Gerçekten, burada da memura toplu sözleşme müjdesi veren Hükûmet, on sekiz ay geçtikten sonra ancak, tamamen kendi işine geldiği gibi düzenleyerek, Meclis gündemine getiriyor. Bugün gelinen noktada kamu emekçilerine müjde falan verilmediği, referandumda yandaş medyanın ve liberallerin nefesiyle şişirilen toplu sözleşme balonunun da aslında patladığını görüyoruz. Yasa değişikliği, tıpkı işçi sendikalarında olduğu gibi, kamuda örgütlü kamu emekçileri sendikalarını bir bütün olarak denetleme ve hareket alanlarını kısıtlama mantığıyla hazırlanmıştır. Özgür bir toplu pazarlık sisteminin en temel öğesi olan grev hakkının olmaması bile tek başına yasa değişikliğinin bir aldatmaca olduğunu göstermektedir. Sayın Bakan burada grevin anayasal nedenlerle yer almadığını söylüyor ama aynı Anayasa, 90'ıncı maddede bildiğiniz gibi, uluslararası sözleşmelere atıf yapmaktadır ve bütün uluslararası  sözleşmelerde kamu emekçilerinin grev hakkı düzenlenmiştir.

Değerli milletvekilleri, AKP'nin çıkardığı pek çok kanunda olduğu gibi, bugün üzerinde konuştuğumuz yasada sadece göstermelik değişiklikler yapılmakta, bu hâliyle,  zarfı farklı ama mazruf aynı olan bir düzenlemeyle karşı karşıyayız. Görünürde kamu emekçilerine toplu sözleşme hakkı verildiği iddia edilse de özünde eskisinden daha geri düzenlemeler olduğu çok açıktır. Oysaki kamu emekçileri, 12 Eylül darbesinden sonra, uzunca bir zaman mücadeleleriyle kendi örgütlenmelerini ve toplu pazarlık hakkını kazanacak bir mücadele içerisinde olmuşlar, yasal düzenlemeler ise bugün çok daha geri bir noktaya gitmiştir.

Sendikaların temel görevi, üyelerinin çalışma koşullarının iyileştirilmesi, ücret ve sosyal haklar ile özlük ve mesleki taleplerini gerçekleştirmek için işverenle toplu pazarlık yapmaktır.

Tasarı konfederasyonları öne almakta, tek düzey toplu sözleşme önermekte, sendikaları devre dışı bırakmaktadır.

İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi kararlarıyla tescil edilen ve yerel hizmet iş kolunda bugüne kadar imzalanan 400'ün üzerinde toplu sözleşme resmen yok sayılmıştır. Anayasa'da yapılan değişiklik doğrultusunda, toplu sözleşmenin yasal güvenceye kavuşturulması amacıyla hazırlandığı iddia edilen bu tasarı, kamu çalışanları ve sendikaların elinden bu hakkı resmen almaktadır. Tasarıyla sendikalar toplu sözleşmenin doğrudan tarafı yapılmayarak hem yetkileri hem de etkilerinin sınırlandırılmak istenmesi düşündürücüdür.

Tasarı, ayrıca sendikaların mevcut hiyerarşiyi ve ücret dengesini bozacak zam talebinde bulunmalarının önünde yasal engel konularak fiilen sendikasız bir rejim yaratmak istemektedir.

Tasarı, örgütlenme özgürlüğünü genişletmek bir yana, Meclis, Cumhurbaşkanlığı, askerî iş yerleri, ceza ve tevkif evleri çalışanları, emniyet mensupları, hâkim ve yargıçlar dâhil olmak üzere 700 bin kamu çalışanının örgütlenme yasağını devam ettirmektedir. Kamu emekçilerinin talepleri doğrultusunda örgütlenme yasaklarının kaldırıldığı, özgürlükçü, demokratik bir grev ve toplu sözleşme yasasının çıkartılması artık Meclisin sorumluluğundadır. Böyle bir yasa için ayrımsız tüm milletvekillerini sorumluluğa ve kamu emekçilerinin taleplerine kulak vermeye davet ediyorum.

Teşekkür ediyorum. (BDP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkürler Sayın Tüzel.