| Konu: | 2012 YILI MERKEZÎ YÖNETİM BÜTÇESİ VE 2010 YILI MERKEZÎ YÖNETİM KESİN HESAP KANUNU TASARISI |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 42 |
| Tarih: | 19.12.2011 |
MUSTAFA ÖZTÜRK (Bursa) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Sayın Başkan, yüce Meclisin değerli milletvekilleri; 2012 Yılı Merkezî Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı'nın 28'inci maddesi üzerinde şahsım adına söz almış bulunmaktayım. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Konuşmamın başında -uzun zamandan beri bütçe görüşmelerini tartışıyoruz- şu ana kadar olumlu eleştirisel ve öneri olarak yaklaşan, bilgilerini sunan bütün milletvekillerine teşekkür ediyorum.
2012 bütçesinin reel ve uygulanabilir bir bütçe olduğunu görmekteyiz. Bu bütçede, Türkiye ekonomisinin önümüzdeki yılda büyüyeceği öngörülmektedir. Nitekim geçen hafta açıklanan verilerde dokuz aylık büyüme ülkemizde yüzde 9,6 olarak belirlenmiş, bununla da dünya 1'incisi sıfatını almıştır. Çin küçük bir şeyle 2'nci sırada yer almıştır.
Bu durum, dünyadaki gelişmiş ülkelerde ve Avrupa ülkelerindeki krizin artarak devam ettiği ve ekonomilerinin küçüldüğü göz önüne alınırsa çok daha farklı anlamlar ifade etmektedir. Önümüzdeki yıl büyümenin, dünyadaki kriz de göz önünde bulundurularak yüzde 4-5 arası olacağı anlaşılmaktadır.
Bu büyüme sonucunda, millî gelirin artmasıyla birlikte, vatandaşlarımızın refah düzeyi yükselerek yaşam kalitesi artacaktır. Nitekim gelişmişlik endekslerinde ifade edilen kişi başı enerji tüketimi, otomobil, bilgisayar ve GSM sahiplenme oranları, geniş bant İnternet kullanıcı sayısı AK PARTİ İktidarındaki büyüme oranlarına paralel olarak büyük artış göstermiştir. Amaç, alt gelir gruplarının iyileştirilmesi, gelir dağılımındaki dengesizliğin daha önceki AK PARTİ dönemlerinde olduğu gibi düzeltilmesidir.
Dokuz yıllık AK PARTİ dönemlerine baktığımız zaman, bu kesimler enflasyon altında ezdirilmemiş olup, alım güçleri iyileştirilmiştir. Tabii ki bunları yeterli görmüyoruz. Bu büyüme, eğitim ile birlikte sosyal katmanlara daha fazla pay aktarılması anlamına gelmektedir, sağlık, özürlüler, yaşlılar, bakıma muhtaç kimseler ve benzeri. Yine bu büyümeyle birlikte ülkemizin ihtiyacı olan yatırımlar devam edecektir; ulaşım, kentsel dönüşüm, çevre, eğitim, sağlık.
Peki, bu büyüme nasıl sağlanacak? Üretim ve ihracat ile. Kriz sonrası üretim kapasitesinin arttığını, açıklanan ihracat rakamlarına baktığımızda cumhuriyet tarihimizin rekorunun kırıldığını görüyoruz. On iki aylık değer yaklaşık 134 milyar dolara ulaşmış bulunmaktadır. Koşarak 2023 hedefi olan 500 milyar dolara gidiyoruz. Bunu, özel ve kamu, hep beraber yapıyoruz.
Üretim ve ihracat artışı demek, istihdam demektir, işsizliğin azalması demektir. Geçen hafta açıklanan işsizlik oranı yüzde 8,8'e düşmüştür. Avrupa'daki krizle birlikte işsizlik oranları karşılaştırıldığında umut verici bir gelişmedir ki bunun sürdürülmesi ve daha aşağılara çekilmesi hedefimizdir.
Burada dikkat çekilmesi gereken bir nokta da nitelikli iş gücüdür. Bunun içindir ki AK PARTİ olarak 2023 vizyonumuzda kademeli olarak millî eğitim içindeki meslek liselerinin payının arttırılması planlanmış ve uygulamaya geçilmiştir. Maalesef, 28 Şubat, her alanda olduğu gibi millî eğitime, özellikle de mesleki eğitime büyük bir darbe vurmuştur.
Bu bütçeyle birlikte muhalefet partilerimiz iki hususa vurgu yaptılar, cari açık, ithalatın yüksekliği.
Hükûmetimiz de cari açığa dikkat çekmiş, tedbirlerini de uygulamaya koymuştur. Nitekim on bir aylık bütçe fazla vermiştir. Hükûmetimiz bu rakamlarla son yirmi sekiz yılın en iyi değerine imza atmıştır.
Cari açığın önlenmesi için yapısal tedbirlerin ve tasarruf tedbirlerinin devam ettirilmesi, israfın önlenmesi, önceliklerin belirlenmesi ile kaynakların etkin kullanılması, verimliliğin arttırılması, inovasyon yani yeni buluş, katma değer ve farklılık oluşturmanın önemine dikkat çekmek istiyorum.
Yine, enerjide alternatif ve yenilenebilir enerji kaynakları ile dışa bağımlılığımızı azaltma çalışmalarımızın önemli olduğunu düşünüyorum. Bu konuda Hükûmetiniz yoğun çaba sarf etmekte ve yatırımcılarımızın önünü açmaktadır.
Cari açığın ve ithalatın azaltılmasıyla ihracat değerinin yükseltilmesi için bir başka husus da yarı mamul olarak ithal edilen ürünlerin azaltılması ve bu yarı mamul ürünler ileri teknoloji ile işlenerek katma değeri yüksek ürünler hâline getirilmesidir. Bu hususta Hükûmetimiz dışarıdan ithal edilen ürünlerin ülkemizde üretilmesi için teşvik ve destek kararı almıştır. Nitekim, AK PARTİ iktidarları döneminde ARGE ve teknolojik çalışmalara da büyük destek verilmiştir. Bununla ilgili paylar artırılmıştır. Nitekim, yine baktığımız zaman, buralarda kendi uçağımızı, tankımızı, uzaya uydu fırlatmamızı görebiliriz bu desteklerin bir unsuru olarak.
Bir başka husus da kayıt dışı ekonominin kayıt içine alınmasıdır. Bu konuda da toplumun tüm kesimlerine görev düşmektedir.
Biraz da Bursa'dan bahsetmek istiyorum. Bursa, yukarıda bahsettiğim büyümeye kaynaklık eden en önemli üslerden birisidir. Nüfus olarak ülkemizin 4'üncü şehri, yine ihracatta 2'nci bir şehirdir, en hızlı büyüyen 3'üncü şehir. İstihdamda ekonomimizin lokomotif şehirlerinden biri olan sanayi, tarım, gıda, tarih ve turizm şehridir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
MUSTAFA ÖZTÜRK (Devamla) - Bu duygu ve düşüncelerle 2012 yılı bütçesinin hayırlı olmasını dilerim. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ederiz Sayın Öztürk.