GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu:
Yasama Yılı:4
Birleşim:31
Tarih:13.12.2025

MEHMET SATUK BUĞRA KAVUNCU (İstanbul) - Sayın Başkan, teşekkür ediyorum.

Arkadaşlar...

BÜLENT KAYA (İstanbul) - Sayın Bakanı özür dilemeye davet ediyorum. Mehmet Muş'un vicdanına emanet... O sözü geri almıyorsa, o sözü aynen iade ediyorum. (AK PARTİ sıralarından gürültüler)

BAŞKAN - Sayın Kaya...

İSMET GÜNEŞHAN (Çanakkale) - O bir tek saraydan özür diler. Bir kere oturuşunu düzeltsin oturuşunu, yandan çarklı, yengeç gibi oturuyor,

BAŞKAN - Şimdi, Sayın Kavuncu'ya fırsat vermiyoruz konuşması için.

Buyurun Sayın Kavuncu.

MEHMET SATUK BUĞRA KAVUNCU (İstanbul) - Burada bütçe görüşmeleri yapıyoruz, bugün 5'inci gün. Biz burada birçok bakan gördük, bakanların bir kısmı sorduğumuz sorulara cevap verdi, cevap veremeyeceği sorulara, zaman yetersizliğinden dolayı dedi ki: "Yazılı olarak arkadaşlara dönüp cevap vereceğim." Bugüne kadar, şu saate kadar huzur içerisinde geldik ama bu tavır doğru bir tavır değildir.

ÜMMÜGÜLŞEN ÖZTÜRK (İstanbul) - Cevabı beğenmediysen bizim suçumuz ne!

MEHMET SATUK BUĞRA KAVUNCU (İstanbul) - Eğer siz sorulan sorulara cevap vermek yerine muhalefeti yalan ve iftirayla suçluyorsanız bunun bizim açımızdan iki anlamı vardır: Ya, sorduğumuz sorulara cevap verecek durumda değilsinizdir ya da bilgi saklıyorsunuzdur. Bunun neresi iftira? (İYİ Parti sıralarından alkışlar) Diyoruz ki: "Kayıp kaçak oranları yüzde 9,2'ymiş, 2023-2024'te veri bulamıyoruz; şu andaki durumumuz nedir?" diyoruz. "Yalan ve iftira." diyor; yüzde 9,2, Enerji Bakanlığının kendi sayfasında. Rıdvan Uz Milletvekilimizin sorduğu bir soru var, çok basit bir soru: "Gemilerdeki Türk personelinin oranı nedir? Yabancılar 30 bin alırken 5 bin dolar niye alıyor?" dedik, yalan ve iftira... Ya "Doğrudur." dersiniz ya "Yanlıştır." dersiniz ama bu üslup şuna gelir: Ya "Cevap vermek istemiyorum." ya da "Muhalefet, söylediği her eleştiride haklıdır." anlamına gelir.