GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu:
Yasama Yılı:4
Birleşim:29
Tarih:11.12.2025

ABDULHAMİT GÜL (Gaziantep) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Çok değerli milletvekili arkadaşlarımız, çok değerli Bakanlarımız; hem Hükûmetimizin kendi bakanlıklarıyla ilgili faaliyetlerini anlatma imkânı buldular hem de 2026 yılıyla ilgili yapılacak faaliyetleri burada istifade ettik. Sanayi ve Teknoloji Bakanımız Sayın Fatih Kacır özellikle Sanayi Bakanlığıyla ilgili, sanayicilerimizle ilgili ülkemizde yapılan tüm hamleleri çok güzel bir şekilde özetledi. Ben Bakanımıza ve Sanayi ve Teknoloji Bakanlığında emeği geçen, tüm kurumlarda çalışan arkadaşlarımıza çok teşekkür ediyorum.

Türkiye ülkemizi küresel rekabette zirveye taşıyacak çok önemli atılımları yapmıştır. Üretim ve ihracatını, istihdamını artırma yolunda çok önemli neticeler almıştır. Burada özellikle Millî Teknoloji Hamlemiz sayesinde savunma sanayisinde çok önemli yeni atılımlar gerçekleştirildi. Açılan OSB'ler, orada istihdam edilen vatandaşlarımıza iş imkânları ve bu konudaki yakın ve titiz çalışmaları için ben Sayın Bakanımıza ve ekibine çok teşekkür ediyorum.

Savunma sanayisinde son bir yılda 180 ülkeye 8,4 milyar dolar ihracat gerçekleştirdik yani 40'ları, 50'leri ya da yirmi yıl öncesinde değil Sayın Başarır, bir yıl içerisinde yapılanı söylüyoruz. Zaten milletimiz Türkiye Cumhuriyeti'nin çeyrek asrında AK PARTİ'yi ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ı seçiyorsa... Her yıl yapmış olduğu bu atılımlar, bu gayretler, bu icraatlar ve milletle beraber siyaset yaptığı için, sandık önüne konulduğunda "Evet, siz milletin partisisiniz, milletin adamı Recep Tayyip Erdoğan'sınız. Yolunuz devam etsin, yolunuz daim olsun." diyor. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) O yüzden milletimiz onay veriyor. Milletimiz bize onay verdiği için bu hizmetleri yapıyoruz.

Bakın, sadece geçtiğimiz yıl dünyada satılan 3 İHA'nın 2'sini Türk firmaları üretti. Bu bizim başarımız, bizim firmalarımız üretti. Şimdi, 1940'lara hemen dönüyorsunuz. Neden? Az önce söylendi.

ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - Ben dönmedim, Bakan döndü.

ABDULHAMİT GÜL (Gaziantep) - "Bu firmalar, savunma sanayisi sadece sizinle mi başladı?" Evet, Türkiye'de taş üstüne taş koyan kim varsa hepsinden Allah razı olsun ama şunu da hatırlayalım: Soy ismini Atatürk'ün vermiş olduğu... Hani, Anıtkabir'de, orada tezahüratla ya da Anıtkabir'de gösterilen saygıdan öte, Atatürk'ün muasır medeniyetler anlamındaki özlediği bir Türkiye hayalini gerçekleştirmektir Atatürk'e saygı. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Gardırop Atatürkçülüğü değil, TikTok Atatürkçülüğü değil; gerçek Atatürkçülük, bu millete hizmet etmektir.

Bakın, soy ismini Atatürk'ün verdiği Demirağlar, Killigillerin -Enver Paşa'nın kardeşi- bu ülkede yapmış olduğu tüm bu hamleler ve Atatürk'ün teşvikleriyle savunma sanayisinde yapılan tüm bu adımlar ne oldu? Kapattırıldı, o dönemin iktidarı tarafından istimlak edildi ve soba fabrikasına çevrilmek zorunda kaldı. Kimdi iktidarda? Cumhuriyet Halk Partisi. Şimdi vizyon farklı. Bugün 3 İHA'dan 2'sini Türk firmaları üretiyor, bununla gurur duyalım. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Elbette önceki yapılanlar da doğru, onları da hatırlayalım. Bu bir zihniyet dönüşümüdür; bu insana, bu toprağa, bu vatana olan inancın bir yansımasıdır. Biz insanımıza güveniyoruz, biz gencimize güveniyoruz. İşte, TEKNOFEST, bu sene Şanlıurfa'da olacak, geçtiğimiz yıl Adana oldu, İstanbul'da oldu, Samsun'da oldu, daha önce Gaziantep'te oldu, Kuzey Kıbrıs Türk cumhuriyetlerinde oldu. Milyonlarca gencimiz... Bakın, bugün herkesin çocuğu var, etrafında akrabası var, ilkokuldan üniversiteye kadar bakın herkesin gündemde bir TEKNOFEST var. TÜBİTAK'ın bir projesine, Bayraktar TB3 projesine nasıl bir katkıda bulunurum diye hemen ekipler oluşuyor. Gençlerin, geleceğe dair gerçekten ümidimiz gençlerin gündeminde TEKNOFEST var. Bu önemli bir başarıdır ve bizim bütün çocuklarımız ülkemizin en büyük sermayesidir. Petrolümüz yok, doğal gazımız belki yeterince yok ama en büyük sermayemiz beşerî sermayedir, gençlerimizdir, TEKNOFEST gençliğimizdir ve onlara imkân açan hükûmetimizdir. Her zaman onların yanında olmaya devam edeceğiz.

Değerli arkadaşlar, tüm bu çalışmaları yaparken, bakın, Çelik Kubbe Türkiye'nin çok önemli bir projesidir. Geçtiğimiz günlerde Sayın Cumhurbaşkanımız bunun lansmanını yaptı, devam eden bir proje. Hepimiz ne diyoruz? Türkiye bizim evimiz. Hepimiz ayrı ayrı hanelerde olsak bile hepimizin ortak evi Türkiye; ister Diyarbakır'da ister Edirne'de ister Kars'ta ister Trabzon'da ister Şanlıurfa'da, herkesin ortak evi Türkiye. Türkiye'ye yönelik bir saldırı geldiğinde biz âdeta hepimiz bir olup o şemsiyenin altında olacağız. Bu şemsiyenin altında Alevi'si var, Türk'ü var, Kürt'ü var, zengini var, fakiri var, doğusu var, batısı var. Bugün AK PARTİ hükûmeti, Cumhur İttifakı Cumhurbaşkanımızın liderliğinde bu ülkeye yönelik bir saldırı olması hâlinde şemsiye gibi Çelik Kubbe'mizle 86 milyonu korumaya yönelik çok önemli bir projeyi hayata geçiriyoruz, bununla gurur duyalım. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Bu, ülkemizin gerçekten gelmiş olduğu çok önemli bir seviyedir. Bugün KAAN'ıyla, HÜRJET'iyle, KIZILELMA'sıyla, geçtiğimiz, iki hafta önce, çok önemli bir başarı, havada hedefi etkisiz hâle getirdi. Bakanlarımız söyledi; KIZILELMA, Bayraktar'ın, bugün ASELSAN'ın, TUSAŞ'ın, MKE'nin, bugün HAVELSAN'ın, ROKETSAN'ın, birçok daha diğer özel savunma firmaları da var, hepsiyle gurur duyuyoruz; ALTAY tankımızla...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın.

ABDULHAMİT GÜL (Gaziantep) - ...savaş gemimizle, savaş uçaklarımızla. biz, bunları bir savaş anlayışıyla değil, "İstiyorsan sulhusalah, hazır ol cenge." anlayışıyla, bu savunma yatırımlarının bir caydırıcılığı olduğu için. Yoksa, bir savaş anlayışıyla bu meseleye bakmak değil, biz, 86 milyonu korumak ve ülkemizi, sınırlarımızı korumak adına bu çalışmalarımızı yapıyoruz. Bugün TOGG gibi yaptığımız faaliyetler, yollarda gurur duyduğumuz, yine uydularımızla, TÜRKSAT'ın uydularıyla, AR-GE'de çok önemli, yine gelişmeler oldu ve AR-GE çok önemli bir yatırım.

Şimdi, sabah da söylendi, işte "Doğu'ya Güneydoğu'ya yatırımlar neden az yapılıyor?" Değerli arkadaşlar, Sanayi Bakanımız burada, OSB açıyor, fabrikalar, yatırımcılar gidip yatırım yapıyor ama terörden dolayı orada şantiyesini kuramıyor, yatırımını yapamıyor, istihdam oluşturamıyor. İşte, terörsüz Türkiye bu anlamda da bizim için, ülkemiz için hem üretim hem istihdam hem aşı büyütme anlamında çok önemli bir proje.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın.

ABDULHAMİT GÜL (Gaziantep) - Sayın Başkan, değerli arkadaşlarımız; çok vakti de iktisatlı kullanmak istiyorum. Yine, Millî Savunma Bakanlığımızın bu anlamda ortaya koymuş olduğu çok önemli bir vizyon var. Ben, Değerli Bakanımız Yaşar Güler Paşamıza, Türk Silahlı Kuvvetlerimizin çok değerli mensuplarına, Mehmetçik'imize gayretli çalışmaları için bir kez daha buradan, Gazi Meclisten tüm gazilerimize şehit ailelerine selamlarımızı, hürmetlerimizi AK PARTİ Grubu olarak iletiyoruz.

Özellikle, Millî Savunma Bakanlığımızın, Türk Silahlı Kuvvetlerimizin temel paradigması terörü kaynağında kurutmak. Türkiye'ye yönelik kim silah doğrultuyorsa o silahı almayı, o silahı etkisiz hâle getirmeyi ve bunu da kaynağında kurutmayı bir temel paradigma olarak çok etkili bir şekilde terörle mücadele anlamında başarıyla sürdürüyoruz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın, buyurun.

ABDULHAMİT GÜL (Gaziantep) - Özellikle az önce de ifade edildi, küresel sistemin, bir soğuk savaş sonrasında terörizm üzerinden emperyal çıkarlarını o ülkeler nezdinde, daha önce komünizm, kapitalizm anlayışında belki o ülkelere girme çabasını, bir mimariyi bugün terörizm üzerinden yapmaya çalışan küresel emperyalist güçlerin olduğunun farkındayız. İşte, ülkemize yönelik bu emperyal hedeflerin de sona ermesi bakımından bir terörsüz Türkiye çok önemli bir projedir ve bugün Millî Savunma Bakanımızın, Türk Silahlı Kuvvetlerimizin bu konudaki elbette çok güçlü bir desteği çok önemlidir. Türkiye'nin, kahraman ordumuzun ne kadar güçlü olursa o kadar adaleti, gittiği her yere huzuru getireceğine emin olmak gerekiyor çünkü Türk'ün gittiği her yer huzurun, adaletin, barışın sembolüdür. Türk Silahlı Kuvvetlerinin olduğu her yerde huzur vardır ve o ülkede bir merhamet eli hep olmuştur asırlar boyunca. Şimdi, burada özellikle...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın lütfen.

ABDULHAMİT GÜL (Gaziantep) - Son cümle, toparlayayım.

Özellikle terörsüz Türkiye, Sayın Cumhurbaşkanımızın kararlılığı, Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Bahçeli'nin bu konudaki ısrarlı tutumları ve yaklaşımlarıyla çok önemli bir millet projesidir, bir devlet aklıyla, millet aklıyla ortaya konan bir projedir. Burada şehitlerimizi asla incitmeden, ülkemizin varlığını, birliğini tehdit eden unsurlar asla ortadan kalkmadan hiçbir adım atılmayacak. Terör örgütü bütün unsurlarıyla ülkemizi nerede olursa olsun, hangi coğrafyada olursa olsun -Suriye'de dâhil- etkisiz hâle gelerek silahlarını bırakıp bu konuda Türkiye'yi tehdit etmeyinceye kadar biz bu anlamda mücadelemizi sürdüreceğiz ve terörsüz Türkiye, terörsüz bölge demek, bu konuda da yine her türlü çalışmayı hep birlikte sürdürüyoruz. "E, SDG'nin silah bırakmasıyla ilgili bir talebi yok Suriye'nin." E, 10 Mart Anlaşması'na bakın, orada görürsünüz. 10 Mart Antlaşması'nda tam da farklı unsurların merkezî hükûmete unsurlarını devretmesiyle ilgili bir talep söz konusudur.

BAŞKAN - Lütfen tamamlayın.

ABDULHAMİT GÜL (Gaziantep) - Dolayısıyla 10 Martta Anlaşması'nın da bu anlamda yürürlüğe girmesi Türkiye için çok önemlidir. Türkiye, terörsüz Türkiye hedefine başarıyla ulaşacaktır, bu konuda siyasi irade milletimizin mutabakatı, siyasal mutabakat çok güçlüdür. Allah'ın izniyle nasıl 1071'de Malazgirt'te bu kapıları Anadolu'da açtıysak terörsüz Türkiye'yle ve birliğimizle, beraberliğimize, Türkü'yle, Kürt'üyle; Alevi'si, Sünni'siyle; Çerkez'iyle, Laz'ıyla 86 milyon bütün farklılıklarımızla kıyamete kadar bir olmaya, beraber olmaya, kardeş olmaya hep beraber devam edeceğiz, bu irade vardır, bu kararlılık vardır.

Çok teşekkür ediyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)