| Konu: | |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 27 |
| Tarih: | 09.12.2025 |
TURAN TAŞKIN ÖZER (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bakın, bu gerçek bir çığlık, enkaz altında kalmış milyonların ses verdiği gerçek bir çığlık, adaletin çığlığı ama siz duymazsınız, duyamazsınız. Sayın Bakan çıktı, yine bize masallar anlattı. Çıkmış, burada gazete kâğıtlarını gazete sayfalarını gösteriyorsunuz Sayın Bakan. Sizin döneminizde Anayasa Mahkemesi kararı uygulanmadı Sayın Bakan. Siz ne anlatıyorsunuz? (CHP sıralarından alkışlar) Gelmişsiniz buraya, bize anlatıyorsunuz. Siz Can Atalay'ı anlatın, Tayfun Kahraman'ı anlatın, Selahattin Demirtaş'ı anlatın, Figen Yüksekdağ'ı anlatın, Mehmet Pehlivan'ı anlatın, Ekrem İmamoğlu'nu anlatın burada! (CHP ve DEM PARTİ sıralarından alkışlar) "Şeffaflık" "hukukun üstünlüğü" "yargıya güven" "Türkiye bir hukuk devletidir. Yargı bağımsızdır." Ne zaman mikrofon görseniz, önünüze ne zaman mikrofon gelse çıkıyorsunuz, bunları söylüyorsunuz, ilk defa bu mikrofonda söylemediniz, tebrik ediyorum. Türkiye'de bu kavramlar resmî olarak tedavülden kalkmıştır. Yapılan soruşturmalar ve yargılamalarda şiraze kaymıştır.
(Uğultular)
BAŞKAN - Sayın Özer, bir saniye lütfen.
Sayın milletvekilleri, şu kutlama işine bir ara versek de... Hatip kürsüde. Olmaz ama lütfen, lütfen.
ADALET BAKANI YILMAZ TUNÇ - Dinliyorum, dinliyorum.
TURAN TAŞKIN ÖZER (Devamla) - Efendim, sürem ilerliyor.
SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Süreyi tekrar başlatın.
ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Süreyi baştan başlatmak lazım.
BAŞKAN - Buyurun.
TURAN TAŞKIN ÖZER (Devamla) - Sayın Bakan diyor ki: "Soruşturma gizliliğine titizlikle uyuyoruz." O zaman ben soruyorum: Bu ülkede gizlilik olan dosyaları haysiyet cellatlığı yapan yandaş basına kim servis ediyor? Emniyet mi servis ediyor, savcılık mı servis ediyor yoksa direkt saraydan mı servis ediliyor Sayın Bakan? (CHP sıralarından alkışlar) Bakın, masumiyet karinesini öldürdünüz, lekelenmeme hakkını öldürdünüz, insanlar yalan dolan manşetlerle ekranlarda yargılandı, suçlu ilan edildi, siz sessiz kaldınız ama mesele kendi çevreniz olunca, kendi menfaat düzeniniz olunca tam bir sessizlik, koruma, talimat ve örtbas. (CHP sıralarından alkışlar) Bakın, 25 Kasımda İstanbul Başsavcılığı ne açıklamıştı? "Birleşik Arap Emirlikleri istihbaratına mensup kişiler casusluk faaliyeti yürütüyor." Birkaç saat sonra "Birleşik Arap Emirlikleri" ve "casusluk faaliyetleri" açıklamalardan bir anda silindi. İki açıklama yetmedi, üçüncü açıklamada "Konunun Birleşik Arap Emirlikleri'yle irtibatı yoktur." dendi ve siz hemen açıklamanın altını çizerek konuştunuz. Yani devlet ciddiyeti bir saat içinde buharlaştı. Soruyorum: Savcılık ilk açıklamayı yaptıktan sonra kimlerden telefon aldınız? "Şeffaflık" diyorsunuz ya! Başsavcılığı kimler aradı? O iki önemli telefondan sonra soruşturmanın seyri nasıl değişti? Hadi şeffaf olalım, sizin iradeniz Meclisin iradesinden büyük değil. Burası Türkiye Büyük Millet Meclisi Sayın Bakan. Bütçenize para isterken nasıl konuşmayı biliyorsanız talimatlarınızın da hesabını burada bize vereceksiniz. (CHP sıralarından alkışlar) Onlarca haksız tutuklamaya ses çıkarmadınız, elinizi bile oynatmadınız ama konu iktidarınız olunca hemen müdahale. Adalet intikam ve nefret duygularınızın aracı değildir. Onlarca haksız yere tutuklanan var, onların aileleri var, onların çocukları var, vebali sizin üzerinizdedir Sayın Bakan. (CHP sıralarından alkışlar)
Gelelim asıl hedef alınan yere, İstanbul Büyükşehir Belediyesine; diğer deyişle, siyasi operasyonunuza. Sandık yaklaşır, yenilgi yaklaşır, dosyalar açılır, muhalefet yükselir, gözaltılar, tutuklamalar başlar. İBB soruşturması asla bir yargı faaliyeti değildir, bu düpedüz siyasi pusu kurma operasyonudur. Kendinize güveniyorsanız yayınlayın yargılamaları TRT'den. Hadi getirin kanun teklifini, çıkaralım. Yayınlayın burada TRT'den, dinleyelim, izleyelim. Kendiniz bile inanmıyorsunuz iddianameye, kendiniz bile! Delil yok, belge yok, tespit yok, hiçbir şey yok ama buradan açık söylüyorum, ne milletimiz ne partimiz ne Genel Başkanımız ne de Cumhurbaşkanı adayımız iradesini gözaltı kararlarına, tutuklama kararlarına teslim eder. Hâlâ anlamadınız mı, sizden, sizin operasyonlarınızdan korkmuyoruz, bir adım geri atmıyoruz? Yüreğiniz yetiyorsa da getirin sandığı, er meydanında hesaplaşalım. (CHP sıralarından alkışlar)
Son kararnameyle yaptığınız sürgün ve terfiler de zaten korkunuzu ele veriyor. Ekrem İmamoğlu'yla ilgili davalarda lehe en ufak işlem yapan hâkimlerin yerini değiştirdiniz ama saraya yakın olanlar ödüllendirildi, görevde yükseltildi, korundu. Varlık Fonuna bağlı Eti Madenin Lüksemburg iştirakinde yöneticilik yapan Başsavcı hakkında ne yaptınız Sayın Bakan? Hiçbir şey. Geçmişte yaşanan -geldiniz, resimler gösterdiniz ya- ve faili meçhul cinayetleri temsil ettiği bilinen o beyaz Torosu sizin döneminizde Sayın Bakan, sizin döneminizde masasına koyan Torosçu savcıya ilişkin YSK'ye verdiğimiz dilekçeler ne oldu Sayın Bakan, ne oldu? Çöpe attınız, çöpe. Bakın, bakın, Millî Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonunda babası o beyaz Torosla götürülen Cumartesi Annelerinden Besna Tosun'u gözyaşlarıyla dinlemeyi biliyorsunuz ama aynı Besna Tosun'un 6 ayrı plastik kelepçeyle gözaltına alınmış olmasına savcılığınız "ölçülü müdahale" ediyor, ölçülü; Anayasa Mahkemesi kararına rağmen eylem yasağını yasal kabul ediyor. Gelin, burada bunları anlatın Sayın Bakan; bu mudur sizin yargı bağımsızlığınız, bu mudur demokrasi, bu mudur adalet? Sizin sisteminiz işlemiyor, adliyenin emaneti boşaltılmış, adliye çalınmış haberiniz yok; vallahi billahi tarihe geçeceksiniz Sayın Bakan. (CHP sıralarından alkışlar) Ülkeyi hukuk devletinden çıkarıp parti devleti yaptınız, partizansınız ve son sözüm şudur, son sözüm:
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
TURAN TAŞKIN ÖZER (Devamla) - Bugün yargıyı sopa hâline getirenleri yarın o sopa korumayacak. (AK PARTİ sıralarından gürültüler)
GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Bir dakika... Bir dakika... Süre versenize Başkanım.
MEHMET EMİN EKMEN (Mersin) - Bu hukuksuz uygulamalara yeltenen bugünün mağrurları, kibir abideleri yarın bağımsız mahkemelerde hesap verecek, hesap. (CHP sıralarından alkışlar)
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) - Niye vermiyorsunuz süre ya?
TURAN TAŞKIN ÖZER (Devamla) - Biliniz ki bütçeniz de İBB iddianamesi gibi boş, içinde zerre adalet kırıntısı yok.
Sonuç: Ne yaparsanız yapın, gideceksiniz, gideceksiniz ve gerçek adalet gelecek.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)