GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu:
Yasama Yılı:4
Birleşim:27
Tarih:09.12.2025

CHP GRUBU ADINA DENİZ YÜCEL (İzmir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Türkiye Büyük Millet Meclisinin 2026 yılı bütçesi üzerine söz almış bulunmaktayım. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

AKP'nin yirmi üç yıllık iktidarında etkisizleştirildiği kurumlardan biri de Türkiye Büyük Millet Meclisidir. Önce denetim yetkileri tırpanlandı, sonra yasama faaliyetleri teknik ve içerik olarak niteliksizleşti, en sonunda da millet iradesinin tecelli ettiği Gazi Meclis 2017 Anayasa değişikliğiyle baypas edildi. Tek adamın her şeye karar verme, millet iradesinin üzerinde olma isteği ve hayali ülkemizi demokrasi ve ekonomi alanında her geçen gün daha da kötüye götürdü. Bir prosedür hâline indirgenen bütçe hakkı sakatlanmış, yasama faaliyetleri etkisizleştirilmiş, millî irade adına yapılan denetim yetkisi elinden alınmış bir Meclisle karşı karşıyayız. Ülkedeki toplumsal kuralların belirlenmesinde yaptığı yasalarla etkin bir rol oynaması beklenen Meclis bugün sadece bir onay makamı hâline getirilmiştir. Geçmişte bakanları sözlü soru ve gensoru gibi mekanizmalarla denetleyen Meclis bugün gerçek anlamda denetim yetkisini dahi yitirmiş durumdadır. Bolu Kartalkaya'da 78 insanımızın yanarak can vermesinde sorumluluğu olan Turizm Bakanı da, İliç maden kazasında 9 madencimizin hayatını kaybetmesinde ihmali olan Çevre ve Şehircilik Bakanı da, güvencesiz bir şekilde çalıştırılan çocuk ve kadınların iş cinayetlerinde ölmesin de vebali olan Çalışma Bakanı da, okul çağındaki çocuklarımızın torna tezgahlarında can vermesinde sorumluluğu olan Millî Eğitim Bakanı da millî iradeye, milletin Meclisine hesap vermemektedir. (CHP sıralarından alkışlar)

Değerli milletvekilleri, 28'inci Dönem boyunca, Meclise 37.231 soru önergesi verilmiş, bunların 10.381'i hiç cevaplanmamıştır. Sadece 5.745'i süresinde cevaplanmıştır; cevaplandı dediysek de aklınıza, doyurucu, tatminkâr cevaplar gelmesin. "Konu hakkında araştırmalar sürüyor." ya da "Bu konu bakanlığımızın konusu dışındadır:" gibi geçiştirici ifadeler de cevaptan sayılmış. 28'inci Dönemin başından bu yana, her 100 kanun teklifinin 60'ını Cumhuriyet Halk Partisi vermiş ama her biri, işte şu koltuklarda oturan, aslında oturmayan AKP ve MHP grubu tarafından reddedilmiştir. (CHP sıralarından alkışlar) EYT kapsamına girmeyenler için kademeli emeklilik hakkını konuşalım, mağduriyetleri giderelim dedik; reddettiniz, vergi dilimlerini yeniden belirleyelim, vergide adaleti sağlayalım dedik; reddettiniz, antidemokratik kayyum uygulamasını kaldıralım diye teklif ettik; reddettiniz, asgari ücretin insan onuruna yakışır bir seviyeye yükseltilmesini teklif ettik; reddettiniz, en düşük emekli maaşının net asgari ücret seviyesine yükseltilmesini teklif ettik; reddettiniz, engelli istihdamının artırılmasını teklif ettik; reddettiniz, Milli Eğitime bağlı tüm okullarda ücretsiz öğle yemeği verilsin dedik; onu da reddettiniz. Yasamanın kalbinde çalışan danışmanların bile iş güvencesi yok, kıdem tazminatı hakkı yok, işsizlik parası yok. Siz, halkın yararına olan her şeyi reddettiniz, iktidarınızın ömrünü uzatmaktan başka hiçbir şeyi dert etmediniz.

Bakın, arkamda bir yazı yazıyor "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir." Bu yüce Mecliste, milletin menfaatlerini korumak, savunmak hangi partiden olursa olsun tüm milletvekillerinin namus borcudur.

Değerli milletvekilleri, lafın gelişi değerli demiyorum, elbette değerlisiniz, her şeyden önce insan olduğunuz için, buraya seçilerek geldiğiniz için, millet iradesini temsil ettiğiniz için değerlisiniz. Ama etkisizsiniz; bu sistem millî iradeyi yok saydı, bu sistem seçilmişlere zulmetti, bu sistem Anayasa Mahkemesi kararlarını yok saydı, yüksek yargı organları arasında güç savaşı yarattı, adaleti öldürdü, demokrasiyi sakatladı, sofradaki ekmeği küçülttü. Bu sistem bu ülkeye Beyaz Saray'larda meşruiyet arattı ancak çok önemli bir gerçeği unuttu, milleti. Hatırlatalım: Mazlumun ahı devirir şahı.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar)