GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu:
Yasama Yılı:4
Birleşim:22
Tarih:26.11.2025

CHP GRUBU ADINA CAVİT ARI (Antalya) - Sayın Başkanım, değerli milletvekili arkadaşlarım; burada bu kanunu görüşürken bir taraftan da Plan ve Bütçe Komisyonunda 2026 yılı bütçe görüşmeleri devam etmekte, şu an itibarıyla da Millî Savunma Bakanlığı bütçesi görüşülüyor.

Plan ve Bütçe Komisyonunda 2026 yılı bütçesi görüşülüyor dedik, evet, gerçekten ülkemizin genel sorunlarını çözmekten uzak, çiftçimizin, esnafımızın, işçimizin, işsizimizin sorunlarına çare olmaktan uzak bir bütçe olduğunu görüyoruz. Şimdi, bütçe daha başlangıçta 2 trilyon 711 milyar bütçe açığı vermekte; gider bütçe kalemi 18 trilyon 928 milyar, gelir ise 16 trilyon 216 milyar yani 2 trilyon 711 milyar lira bütçe açığıyla başlamakta. Bunun yanı sıra, bütçede en büyük kalemin de yine 2 trilyon 741 milyar lirayla faiz harcamalarına gittiğini görüyoruz. Bununla ilgili değerlendirmelerimizi, eleştirilerimizi Plan ve Bütçe Komisyonunda uzun uzadıya yaptık. Şimdi, bu rakamları niye verdim? Bu rakamlar yani bir taraftan bütçe açığı, bir taraftan faizle ilgili gerçekten önemli bir miktarın gittiği bir bütçe. Şimdi, bu bütçeye para lazım, bu bütçeye paranın da işte bu düzenlemeyle bulunmaya çalışılan bir kanun teklifi olduğunu görüyoruz.

Şimdi, değerli arkadaşlar, bakın, bu düzenlemenin içerisinde özellikle 10'uncu madde var. Şimdi, bu 10'uncu maddede başta, galericiler, emlakçılar, kuyumcular olmak üzere yani bir anlamda küçük esnafımızın üzerine birtakım yükler getirilmekte. Ticaret Bakanı Plan ve Bütçe Komisyonunda bütçe sunumunu yaparken bu kanun teklifiyle ilgili, işte, getirilen bu düzenlemeyi kendisine sordum, dedim ki: Sayın Bakan, siz esnaflardan sorumlu bir Bakansınız ancak şu an siz bu kanun teklifini getiren Mehmet Şimşek Bakandan mı yanasınız, yoksa esnaftan mı yanasınız? (CHP sıralarından alkışlar) Sayın Bakan cevap veremedi çünkü eğer Ticaret Bakanı esnaftan yana tavır alacaksa bu kanun teklifinin geçmesini engellemesi gerekirdi. Ya, şimdi, şöyle diyelim: Galerici her yıl, emlakçı her yıl, kuyumcu her yıl ticaret belgesini yenilemek üzere para verecek; 20 bin lira, 30 bin lira, 40 bin lira ve üstelik bu, büyükşehirlerde 2 katı. Yine, aynı şekilde, bakın, muayenehaneler için yani doktorlar için aynı şekilde, diş hekimleri için...

HASAN ÖZTÜRKMEN (Gaziantep) - Avukatlar için de...

CAVİT ARI (Devamla) - Muayenehaneler için 20 bin, özel poliklinikler için 30 bin, özel tıp merkezleri için 50 bin ve yine, büyükşehirlerde bu 2 katı. Ağız, diş sağlığı için 20 bin, 30 bin, 40 bin gibi rakamlar var ve yine, büyükşehirlerde bu 2 katı.

Değerli arkadaşlar, aynı durum veteriner hekimler için de geçerli yani kısacası, nereden para bulsak diye arayışa girmişsiniz ve küçük esnafın, bunun yanı sıra da diş hekimi ve diğer sağlık kuruluşlarına her yıl düzenli bir belge ücreti getirmişsiniz. Yani kısacası, bu bütçeye para lazım, bu parayı da buralarda bulmak için gayret ettiğinizi görüyoruz.

Değerli arkadaşlar, bakın, Plan ve Bütçede sona gelindi, yarın sadece Çevre Şehircilik Bakanlığı görüşülecek, ortaya çıkan tablo şudur: Tarım Bakanlığı bütçesi çiftçimizin derdine derman olmayacak bir bütçedir, Ticaret Bakanlığı bütçesi esnafın derdine çare olmayacak bir bütçedir. Esnafımızın krediye ulaşması neredeyse mümkün olmayan bir duruma gelinmiştir. Böyle bir bütçeyle karşı karşıyayız ve sonuç itibarıyla vatandaşın derdine derman olmayan bir bütçe olduğunu her fırsatta söylüyorum. Emeklimiz için en düşük emekli aylığının hâlâ 16.400 TL olduğu bir dönemdeyiz ve bayram ikramiyesi şu an 3 bin TL, emeklimizin hiçbir derdine derman olmayan bir bayram ikramiyesiyle karşı karşıyayız ve biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak devamlı diyoruz: "En düşük emekli aylığının asgari ücret seviyesinde olması gerekir." Tekrar söylüyorum, hiçbir kesimin derdine çare olmayan bir bütçe ve bu bütçeye kaynak bulmak üzere getirilmiş bir kanun teklifiyle karşı karşıya olduğumuzu ifade etmek istiyorum. O nedenle, vatandaşımıza yük getiren bu düzenlemelerden, esnafımıza yük getiren bu düzenlemelerden vazgeçilmesi gerektiğini buradan ifade etmek istiyorum.

Bu düzenleme içerisinde desteklediğimiz bir madde var, onu söylemek istiyorum: Değerli arkadaşlar, 37'nci maddede belediye başkanları ve vekili, belediye meclisi ve il genel meclisi başkanı, başkan vekili, üyeleri, belediye encümeni ve il encümenleri yönüyle bir sorun yaşanıyordu. Belediye başkanlarımız, il genel meclisi ve belediye meclis üyesi arkadaşlarımızın haklarıyla ilgili sıkıntılı bir durum söz konusuydu. Gerek belediye meclis üyesi arkadaşlarımızın gerekse il genel meclis üyesi arkadaşlarımızın yaşadığı bu sorunun çözümü noktasında 37'nci maddede getirilen düzenlemeyi desteklediğimizi ve bu düzenlemeyle en azından sorunlarının giderilmesi gerektiğini buradan ifade ediyorum.

Değerli arkadaşlar, bakın, Ticaret Bakanı Maliye Bakanıyla arada sıkışmış vaziyette diye söyledik, önceki gün de Tarım Bakanı vardı, Tarım Bakanına da şunu söylüyoruz: Ya, gelin tarım topraklarını korumak için mücadele edin, tarım alanları her geçen gün daralıyor, tarım alanları daraldığı gibi üretici sayısı da her geçen gün azalıyor dedik. Tarım alanları daralıyor ama Tarım Bakanlığı tarım topraklarını korumak için en küçük mücadelede bulunmuyor. Bugün taş ocaklarının, mermer ocaklarının, HES'lerin, GES'lerin olduğu tüm girişimlerde tarım il müdürlükleri "Hemen, hızlıca nasıl izin veririm." gayreti içerisindeler. Vatandaş benzeri bir talepte bulunsa ne ormana girebilir ne tarım topraklarıyla ilgili bir değişiklik yapılır ama taş ocakları, mermer ocakları, kömür ocakları, HES'ler, GES'ler söz konusu oldu mu ortada yoklar. Buradan söylüyorum, bakın, tekrar hatırlatıyorum: Tarım hepimiz için çok önemli, tarım toprakları, su kaynakları hepimiz için değerli ve bu alanları korumak zorundayız. Tarım Bakanına Komisyonda da hatırlattık, buradan bir kez daha söylemek istiyorum kendisine: Bu HES'çilerle, kömür ocakçılarıyla arada sıkışmasın, tarım topraklarını korumak için gerekli mücadeleyi versin istiyoruz; aksi hâlde, çiftçimizin zaten durumu gerçekten içler acısı, ürettiğinin karşılığını alamaz durumda. Önceki gün rakamlarla gösterdik, Antalya Halinde bugünkü rakamlar bir önceki yılın rakamlarından neredeyse yüzde 20 daha düşük. Ürettiğinin karşılığını alamayan bir çiftçi ama girdi maliyetleri yüksek olan bir dönemi yaşıyoruz. İşte, böyle bir dönemdeyken tekrar vatandaşımıza yük getiren bu düzenlemelerden vazgeçilmesi gerektiğini hatırlatıyorum.

Bu kanuni düzenlemelere karşı olduğumuzu ifade eder, saygılar sunarım.

Teşekkür ederim. (CHP sıralarından alkışlar)