GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu:
Yasama Yılı:4
Birleşim:21
Tarih:25.11.2025

YENİ YOL GRUBU ADINA SEMA SİLKİN ÜN (Denizli) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü'ndeyiz, kadına şiddeti konuşuyoruz. Sadece bugün konuşacağımız bir konu olmakla yetinebilseydik keşke, bununla sınırlı kalabilseydi keşke ama yılın her günü konuşmak için önümüzde koca koca bir gerçek var. Daha bugün yani mücadele gününde Elâzığ'da Sümeyye, tartıştığı eşi tarafından tabancayla; Gaziantep'te Zehra, sığındığı amcasının evinde yine, tartıştığı eşi tarafından 3 çocuk annesi Zehra katledildi, öldürüldü. Her biri koca bir dünya olan şiddet istatistikleri acımızı da öfkemizi de diri tutuyor.

Bu yıl ne oldu biliyor musunuz? İlk kez olarak şüpheli kadın ölümleri kadın cinayetlerinin önüne geçti sayısal olarak. Son bir yılda 282 kadın cinayeti yaşanırken 286 şüpheli kadın ölümü yaşandı. Sadece ekim ayında 19 kadın cinayete kurban gitti, 22 kadın şüpheli şekilde hayatını kaybetti. "Yüksekten düşmüş." "Evinde ölü bulunmuş." "Kalp krizi geçirmiş." "İntihar etmiş." denilen vakalar artık başka bir boyuta taşıyor sorunumuzu. Ülkemizde her alanda yaşadığımız bir sorumluluk krizi olduğunu hep söylüyoruz, şüpheli ölümlerin artışında da bu sorumluluk krizinin etkili olduğuna inanıyorum. "Nadira'yı, Yeldena'yı, Şule'yi, Gülistan'ı, Rojin'i kim öldürdü?" sorularının cevapsızlığı karşımızda dururken kurumların görevini yaptığını hangi biriniz rahatlıkla söyleyebilirsiniz? "Toplumsal bir yozlaşma yaşıyoruz, toplum olarak ruh sağlığımız dış etkenler nedeniyle çok zorlanıyor; tüm bunlar intihar vakalarında kişinin iradesini olası kılıyor." diyerek sorumluluğu üzerinizden atabilir misiniz, bunu diyebilir misiniz? Diyemezsiniz, atamazsınız çünkü yeterince kovuşturma yapılmadığına, olay yeri incelemelerinin üstünkörü, özensiz yapıldığına, delillerin karartıldığına şahit olduğumuz onlarca dava duruyor önümüzde; her gün yeni bir vaka da üzerine ekleniyor üstelik. Bu kadınlar âdeta "Ben ölmedim, öldürüldüm." diye çığlık atıyorlar. Faili meçhullerin, azmettiricisi meçhullerin, şüpheli kadın ölümlerinin adi birer vaka gibi yaşandığı bir ülkenin kampanyasının adına da Türkiye Yüzyılı demeyin en azından, kadınları da şüpheli ölümlere terk etmeyin.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın.

SEMA SİLKİN ÜN (Devamla) - Teşekkür ediyorum.

Değerli milletvekilleri, bir şeyi normalleştirmek yaygınlaşmasına imkân vermek demektir. Bir konuda hayret eşiğini düşürmek olağanlaşmasına zemin hazırlamaktır. Onun için "şiddetin her türlüsü" ifadesini hep üstüne basa basa söylüyoruz.

Günümüzde de yeterince üzerine düşmediğimiz ama zamanla cinayete uzanan, şiddeti beslediği için dikkat çekmek zorunda olduğumuz bir sorunumuz var: Dijital şiddet sorunu. Yeni bir şiddet türü ama bugünden bile kadınlarımızın yüzde 14'ünün maruz kaldığı bir şiddet türü ve her geçen gün bu artıyor önlem alamadığımız için. 18-24 yaş arası kadınların yüzde 39'unun, 25-34 yaş arası kadınların yüzde 32'sinin telefonunda acil yardım çağrısı var; bu yaşadığımız toplumda kendimizi ne kadar güvensiz hissettiğimizi gösteriyor bizlere. Yeterince ciddiye alınmayan her bir şiddet türü dozun daha fazla arttığı bir diğer şiddete meydan veriyor, önü alınamaz şekilde artmasına neden oluyor. Bu nedenle, bu önergeye YENİ YOL Grubu olarak bizler de "evet" diyoruz ve bu konuların daha fazla araştırılması, şiddetin gündemimizden tamamen kalktığı güne kadar araştırılmaya muhtaç olduğunu söylüyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (YENİ YOL, CHP ve DEM PARTİ sıralarından alkışlar)