Konu: | |
Yasama Yılı: | 4 |
Birleşim: | 8 |
Tarih: | 16.10.2025 |
LEYLA ŞAHİN USTA (Ankara) - Başkanım, öncelikle bu tutanaklara kimsenin müdahale ettiği falan yok. (CHP sıralarından "Var, var!" sesi) Bu hezeyanlarınızdan vazgeçin.
GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Ya kendi söylediğini bilmiyor musun? Kendi söylediğini bilmiyor musun?
LEYLA ŞAHİN USTA (Ankara) - Ben de sizinle aynı tutanakları duyuyorum.
GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Yazık, yazık! Yazık!
LEYLA ŞAHİN USTA (Ankara) - Ya kendi itibarınızdan vazgeçtiniz, bu Meclisin itibarını da zedelemekten hiç mi utanmıyorsunuz ya! Kim oynayacak tutanaklarla? Biz de sizin gibi...
GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Ya yazık! Adam şimdi kendisi söyledi ya! Şimdi kendisi söyledi.
LEYLA ŞAHİN USTA (Ankara) - Duymamış olabilirler.
GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - "Mandacı dedim." diyor. Adam söylüyor, gene tutanağa geçmemiş.
ADEM YILDIRIM (İstanbul) - En büyük alçaklık mandacılıktır.
GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Terbiyesiz oğlu terbiyesiz!
LEYLA ŞAHİN USTA (Ankara) - Böyle ruh hastalığı olamaz yani! Kişisel haklarına, kendi siyasi görüşüne insanların laf söylemek bir Grup Başkan Vekiline yakışmıyor Sayın Başkanım. Kendisi istediği gibi konuşur, hakaret eder, küfreder, bunların hepsi çok normal kabul edilebilir...
GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Ne küfrederim ne bir şey yaparım. Kimse bana terbiyesizlik yapamaz!
LEYLA ŞAHİN USTA (Ankara) - Ana muhalefet partisi bizim konuşmacılarımız çıktığında istediği gibi laf atar, kürsüdeki konuşmacıyı konuşturtmaz...
GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Kimse bana terbiyesizlik yapamaz!
LEYLA ŞAHİN USTA (Ankara) - ...biz dinleriz ama sonra kendisi bir laf söylediğinde de bunun arkasında durmaz.
Bu tutanaklarla kimse oynamamıştır. Bu iddianız tamamen Meclisin itibarına zarar vermektir.
GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Ben lafımın arkasında duruyorum ya! Hangi lafımın arkasında durmuyorum ben?
LEYLA ŞAHİN USTA (Ankara) - Meclisten de özür dileyeceksiniz, bu tutanaklarla oynanmamıştır.
GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Lafının arkasında durmayanlar belli, ben duruyorum.
LEYLA ŞAHİN USTA (Ankara) - Kendinizi bilin önce haddinizi bilin.
GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Ben duruyorum lafımın arkasında.
LEYLA ŞAHİN USTA (Ankara) - Bir milletvekilinin...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
LEYLA ŞAHİN USTA (Ankara) - Sesi açar mısınız Sayın Başkan?
BAŞKAN - Tamamlayın lütfen.
LEYLA ŞAHİN USTA (Ankara) - Bir milletvekiline bakıp "Önce sen yüzüne bak." denilemez.
GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Ben duruyorum, ben duruyorum, sırtımı da kimseye dayamadan duruyorum ben, anladın mı? Tek başıma duruyorum, ayırdını et.
LEYLA ŞAHİN USTA (Ankara) - Yakışmıyor. Bir Grup Başkan Vekili, bir milletvekiline bunu söyleyemez.
İngiltere'ye gidip Türkiye'yi şikâyet ettiğinizden beri bundan çekincenizi söylemekten de vazgeçmeyin. "Evet, gittik, yaptık." deyin ya! Söyleyin "Gittik, bunu yaptık." deyin.
GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Ne söylediğimizi söyledik be! Ne söylediğimizi anlamıyor musunuz?
LEYLA ŞAHİN USTA (Ankara) - Zaten kendi kulaklarımızla duyduk.
GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Kulaklarınız duymuyor mu?
LEYLA ŞAHİN USTA (Ankara) - Siz kiminle iş yapmak istiyorsanız buyurun yapın. İngiltere'yle de yapın, Amerika'yla da yapın.
GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Sanchez'in tavrına "Gazze'ye tavır koy." diyoruz yani anlamıyor musun? Gazze'ye tavır koy diyoruz.
LEYLA ŞAHİN USTA (Ankara) - Biz de koyduk.
Vakti zamanında gidip "İngiltere'ye niye ses çıkartmıyorsunuz Türkiye'de olanlara?" diye konuşan da sizin Genel Başkanınızdı. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
ADEM YILDIRIM (İstanbul) - Ümidimizi kırdınız diyor, neredeyse ey İngiltere gel beni kurtar diyor, daha ne diyecek ya!
GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Ya, neyse ya! Bir ezberin üzerinden dik duruyor, ezberin üzerinden dik dur!
İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Anlamak istediğini anlıyorsun Adem!
BAŞKAN - Peki, Sayın Usta.
LEYLA ŞAHİN USTA (Ankara) - Aklınız fikriniz kendi yaptıklarınızın üstünü örtmekte. Hırsızlığınızı, arsızlığınızı örtmek için gittiğiniz Avrupa'da da kovuldunuz, geldiniz hâlâ Türkiye Büyük Millet Meclisinin itibarıyla oynuyorsunuz. Yeter, bu milletin Meclisinde bu "alçak" kelimesi de kullanılamaz; kimse kimseye bu kelimeleri söyleyemez. Bunları duymak istemiyoruz Sayın Başkanım.
GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Bana ya da grubuma hakaret eden misliyle cevabını alır, misliyle cevabını alır!
MEHMET BAYKAN (Konya) - Sayın Başkan, İç Tüzük'ü uygula.
LEYLA ŞAHİN USTA (Ankara) - Biz, insanoğluna yakışan kelimelerle konuşulmasını rica ediyoruz.