| Konu: | |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 5 |
| Tarih: | 09.10.2025 |
ÖZLEM ZENGİN (İstanbul) - Sayın Başkanım, değerli arkadaşlar; ben bu konuda konuşmamayı yani kendi önergemizde konuşmamayı düşünüyordum fakat şunu görüyorum: Bütün Grup Başkan Vekillerimiz Gülüstan Hanım hariç kürsüden konuşmayı tercih ettiler, çelişmemek adına sadece bize yöneltilen olumlu ve saldırı mahiyetindeki birkaç şeye cevap vermek istiyorum.
Birincisi, Sayın Başkanım, ortak akıl meselesi önemli; son birkaç gündür bunu yapmaya çalışıyoruz, daha önce de yaptığımız pek çok iş oldu fakat bu ortak aklı yaparken bir şeyi atlamamak lazım diye düşünüyorum.
Şimdi, hepimiz biliyoruz, burada toplanmak için 200 sayısına ihtiyacımız var. Biz salı günü 192 kişiyle kapandık; bu sizi üzmüyor mu? 192 kişi var, yani 8 arkadaşımız dışarıda olabilir, misafiri olabilir. Yani Meclisi kapatmaktan haz duymayan bir çalışma ortamı oluşturmamız gerekmiyor mu?
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ÖZLEM ZENGİN (İstanbul) - Önemli Başkanım.
BAŞKAN - Buyurun.
ÖZLEM ZENGİN (İstanbul) - Yani sizler burada otururken ki ben o gün gördüm en az 2 CHP'li arkadaşımızın, milletvekili arkadaşımızın da ben "Buradayız." diye giriş yaptığını gördüm. Ya, buradayken "Ben yokum." demek nasıl bir şey yani? 8 arkadaşımız zaten burada. O yüzden, bundan niye haz alıyorsunuz yani? Fiilen buradaysanız varlığınızı reddetmeyin, var olduğunuzu oylarınızla da ikrar edin ve çalışmaya devam edelim. Meclisi çalıştırmak aynı zamanda sizin sorumluluğunuz yani sadece bizim değil, bunu beraber yapmamız lazım diye düşünüyorum.
Kanunlarla ilgili olarak da; işte, önergeler var. Geçen gördüm, 3.921 idi galiba, 3 bin rakamlı, 4 bine yaklaşan rakamda sıra bekleyen önergeler var.
Şimdi, böyle baktığımız zaman, yani bizim Mecliste yaptığımız işi konuşmak için, birbirimizi ikna etmesek de konuşmak için var olan mekanizmayı sündürmeye ihtiyacımız yok. Yani var olan mekanizmaları amacına uygun kullandığımızda Meclis daha etkin bir hâle gelecek.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun.
ÖZLEM ZENGİN (İstanbul) - Son cümlem de şu: Şimdi, özenli olarak şu "darbe" kelimesini Sayın Emir bugün 2'nci defa kullanıyor.
Bakın, farkında olursunuz ya da olmazsınız, Türkiye'de Cumhurbaşkanlığına dair seçimleri biz 2023 yılında yaptık. O zaman, millî iradeye bir itirazınız mı var? Bu seçimleri kazandınız da bizim haberimiz mi yok? Sayın Recep Tayyip Erdoğan bu seçimleri kazanmadı mı? Nasıl "darbe" kelimesini kullanırsınız, nasıl bunu ifade ederseniz? Bu kelimeler tehlikelidir değerli arkadaşlarım. Bu kelimeler çok tehlikelidir, bu kelimeleri böyle savruk kullanmayınız; kendinize saygıdan, Meclise saygıdan dolayı bunu kullanmayınız. Başka kavramlar söyleyin, başka tür eleştiri getirin ama "darbe" kelimesi çok tehlikeli bir kelime ve en çok da Meclise zarar veren bir kelime. O sebeple bunun altını çizerek oylayalım ve çalışmaya devam edelim diyorum.
Teşekkür ederim.(AK PARTİ sıralarından alkışlar)