GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Sağlıkla İlgili Bazı Kanunlarda ve 663 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:113
Tarih:20.07.2025

EYLEM ERTUĞ ERTUĞRUL (Zonguldak) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüştüğümüz bu 2'nci maddede hekimlerin SGK ve kamu kurumlarıyla sözleşmesi olup olmamasına bakılmaksızın özel sağlık kurum ve kuruluşları ve vakıf üniversitelerinde 4/A kapsamında sigortalı olarak çalışmaları amaçlanmaktadır. Bu düzenlemeler eksik olması nedeniyle bir kaosun habercisidir. Bağlantılı düzenlemelerin revize edilmemesiyle ilgili bir sıkıntı ortaya çıkacak gibi görünüyor. Bu kanun teklifinde diyorsunuz ki hekimler, her bir bendin kapsamında kalmak kaydıyla en fazla 2 sağlık kurumunda çalışabilir. Bununla beraber, hekimlerin sağlık kurumlarının SGK ve kamu kurumlarıyla sözleşmesi olup olmamasına bakılmaksızın çalışabileceği de belirtilmiş durumda. Bu koşul, 1219 sayılı Kanun'da geçen "her bir bendin kapsamında kalmak" koşuluyla çelişmektedir çünkü bentlerin her biri sağlık kurumlarının SGK'yle anlaşmalı olup olmadığını betimlemektedir; bu, çelişkidir ve uygulamada sorun yaratacaktır.

Sayın milletvekilleri, bu düzenlemeleri teknik olarak çok iyi bir şey yapıyormuş gibi getiriyorsunuz ama planlama, programlama, etki analizi yapmıyorsunuz, buna gerek duymuyorsunuz; ondan sonra burada olasılıklar ve soru işaretleri içerisinde kanun tekliflerini görüşüyoruz. Örneğin, 2015'te 5510 sayılı Yasa'yla hekimlere "Şirket kurun, hastanelere fatura kesin, o şekilde hizmet verin." dediniz. Ayrıca, yıllardır yaptığınız düzenlemelerle hekimleri özel hastanelere âdeta peşkeş çektiniz. O dönemde bu konuda itirazlar oldu, bugünse bu düzenlemeyle bundan geri dönüş yapıyorsunuz ancak ilgili kanunda hâlâ hekimlerin fatura karşılığı hastanelerde çalışabilmesine olanak sağlayan düzenlemeler var.

Bu teklifte "Hekimler sigortalı çalışabilir." düzenlemesini getiriyorsunuz ancak rayiç fiyat belirlenmeden yapılacak olan sigortalı çalışma modelinde ücretlerin bordroda düşük gösterilmesi ve yine kayıt dışına sebep olacaktır. Ayrıca 4/A'lı çalışan bir hekimin başka bir kurumda daha çalışmak istemesi hâlinde işverenden izin alması kanunen zorunlu bir durumdur. İşveren bu noktada izin vermediği anda, başka bir yerde çalışma şansı olmaz o hekimin. Bu da hekimi tekrar kayıt dışılığa itecektir ve ayrıca çalışma özgürlüğünü engelleyecektir. Bu konuda kanunda maalesef bir düzenleme yok.

Sayın milletvekilleri, bu konuyla ilgili iki ayrı düzenleme varsa uygulamada hangisi geçerli olacak, soruyorum size. İsteyen istediği maddeyi mi uygulayacak? Burada, bu maddeyle ilgili bağlantılı olanların da revize edip düzenlenmesi gerektiğini düşünüyoruz.

Sayın milletvekilleri, Sağlıkta Dönüşüm Programı sonrasında, sağlık sistemi, kamu sağlık hizmetleri de dâhil olmak üzere özel sektör mantığına göre dizayn edilmiştir. Hekimlerden hemşirelere, hasta bakıcılardan teknisyenlere kadar sağlık emekçileri, âdeta üretim bantlarında çalışan bir işçi gibi denetlenen, performans kıskacına alınan ve angarya çalışma biçimlerine mahkûm edilen bir iş gücü hâlini almıştır. Bugün kamu hastaneleri âdeta bir şirket gibi yönetilmekte, hastadan müşteri, hekimdense bir verimlilik makinesi yaratılmaya çalışılmaktadır. Hekimlik mesleğini artık skor üretmeye indirgeyen bir hâle getirdiniz. Zaten performansa dayalı olan ücretlendirme, taşeronlaşma, sözleşmeli çalışma gibi uygulamalar, sağlık emekçisini piyasanın acımasız kurallarına maalesef terk etmiştir, mesleki özerklikleri yok olmuştur ve şimdi de uygulamada kaosa neden olabilecek olan bir düzenlemeyle daha maalesef karşı karşıyayız.

Sayın milletvekilleri, sağlıkla ilgili getirilen her düzenleme ne halk sağlığını önceliyor ne de sağlık emekçilerinin sorunlarına bir çözüm oluyor. Getirilen her kanun teklifinde olduğu gibi, sağlık gibi kritik bir alanda dahi piyasacı yaklaşımdan uzaklaşılmıyor.

Bu düzenleme iddia ettiğiniz gibi özel sağlık kuruluşlarını denetlemekten uzaktır, denetim yapılıyor görüntüsü vermekten öteye gitmeyecektir.

Sağlıkta özel sektörün önünü bu kadar açan AKP hükûmetleridir. Özel hastanelerin bugün sağlık sektöründe ciddi bir istihdama sahip olduğunu biliyoruz; 1,5 milyona yakın sağlık çalışanının yaklaşık 450 bini özel sağlık kurumlarında çalışmaktadır ve bu enflasyonist ortamda 2024 yılı içerisinde SUT'a herhangi bir zam yapmadınız ancak hastanelere olan ceza miktarlarını ciddi şekilde artırdınız. Türkiye'nin dört bir tarafından, sağlık kuruluşlarından konkordato ve iflas haberlerini alıyoruz maalesef.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Evet, teşekkür ediyoruz, ilave süre vermiyoruz.

EYLEM ERTUĞ ERTUĞRUL (Devamla) - Peki, teşekkür ediyorum. (CHP ve İYİ Parti sıralarından alkışlar)