GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: YENİ YOL Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:103
Tarih:01.07.2025

DEM PARTİ GRUBU ADINA HÜSEYİN OLAN (Bitlis) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; tarımda 1940 ile 1970 yılları arası endüstriyel tarımın gelişmesiyle yeşil devrim yaşandı, tarımsal üretimde yüksek verim sağlandı. Bu verim, kimyasal ilaçların ve zehirlerin tarım politikalarında uygulanmasına ve yaygınlaşmasına neden oldu. Bugün uluslararası tarım tekelleri sadece üretimi değil, sağlığımızı da kontrol altına almış durumdadırlar. Bu şirketlerin kârı büyürken halkın hastalığı da büyümektedir. Gelin bu zehrin adını doğru koyalım, bu zehrin adı pestisitlerdir.

Pestisitler kanserden Parkinson'a, alzaymırdan doğurganlık sorunlarına kadar birçok hastalığın sebebi olarak görülüyor. En tehlikelileri arasında yer alan klorpirifos Avrupa'da yasaklandığı hâlde Türkiye'de hem kullanılıyor hem de ihraç edilen ürünlerde tespit ediliyor. Yapılan araştırmalar Türkiye'den ihraç edilen narların dörtte 1'inden fazlasında klorpirifos kalıntısı olduğunu gösteriyor. Bu bileşikler özellikle beyin gelişme aşamasındaki bebekler ve çocuklar için ciddi tehdit oluşturuyor. Anne karnındaki bir bebekte bu bile zihinsel geriliğe neden olabiliyor. Tarımsal pestisit tüketimi 1990 yılından 2025 yılına kadar yaklaşık 2 katına çıkarak yıllık yaklaşık 60 bin tona ulaşmıştır. 2000 ile 2025 döneminde pestisit kullanımı yüzde 60 artış göstermiştir. Epidemiyolojik ve meta-analitik çalışmalar, pestisit maruziyetinin yıllar içinde beyin işlevlerinde yaklaşık yüzde 10 ile yüzde 30 arasında düşüşle, mesane, kolon, böbrek ve beyin kanserinde yüzde 20 ila yüzde 100 üzerinde, lösemide yüzde 88 ila yüzde 242, çocuklarda nadir görülen kanser türlerinde ise yüzde 36'ya varan artışlarla ilişkilendirildiğini ortaya koymaktadır. Bu veriler, pestisit kalıntılarının hem nörolojik hem de onkolojik riskleri anlamlı şekilde artırdığını ciddi biçimde desteklenmektedir. Gümrüklerden geri dönen pestisitli ürünlerin özellikle toplu yaşam alanları olan cezaevleri, askerî kışlalar ve öğrenci yurtlarında tüketildiği iddia edilmektedir. Bu tablo bir tarım politikası sorunu değil sadece bir halk sorunudur, bir ulusal güvenlik sorunudur. Pestisitler sadece soframıza değil doğamıza da zarar veriyor, toprağı, suyu kirletiyor.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın.

HÜSEYİN OLAN (Devamla) - Tamam Başkanım.

Pestisitlerin yoğun ve kontrolsüz kullanımı dünya genelinde böcek popülasyonlarının hızla azalmasına yol açmaktadır. Araştırmalar, böcek türlerinin yüzde 40'ından fazlasının yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu göstermektedir. Sussex Üniversitesinden Profesör Dave Goulson'un belirttiği gibi, böcekler yeryüzündeki tüm canlı yaşamının yaklaşık üçte 2'sini oluşturmakta ve bu canlıların sayısı son yıllarda dramatik biçimde azalmaktadır. Oysa, böcekler yalnızca doğanın bir parçası değil, ekosistemin temel taşıdır; hem bitkilerin tozlaşmasını sağlarlar hem de birçok canlı için vazgeçilmez bir besin kaynağıdırlar.

Bu Meclisin görevi halkın sağlığını tehdit eden bu tabloyu seyretmek değil, derhâl harekete geçmektir. Gıda güvenliğine ilişkin bu derin sorunların araştırılması, nedenlerinin belirlenmesi ve gerekli önlemlerin alınması için acilen Meclis araştırma komisyonu kurulmalıdır. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar)