GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 26 Haziran Dünya Uyuşturucu Kullanımı ve Kaçakçılığı ile Mücadele Günü’ne ve YENİ YOL Grubu olarak yaptıkları çağrılara, 15 Mayıs 2025 tarihinde kurulan araştırma komisyonuna ve önerilecek komisyon başkanına ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:3
Birleşim:102
Tarih:26.06.2025

BÜLENT KAYA (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bugün 26 Haziran, Birleşmiş Milletler tarafından Uluslararası Uyuşturucu Kullanımı ve Kaçakçılığı ile Mücadele Günü olarak ilan edilen önemli bir gündeyiz. Ancak ne yazık ki her geçen yıl bu tablonun hem ülkemiz hem dünya açısından daha da ağırlaştığı bir süreci yaşıyoruz. Dünya Sağlık Örgütünün verilerine göre sadece son on yılda madde kullanan birey sayısında yüzde 26 oranında bir artış var ve 284 milyona ulaşmış durumda yani artık dünya genelinde her 18 kişiden 1'i uyuşturucu kullanıyor. 2030 yılına kadar bu sayının yüzde 11 oranında artması da beklenen bir istatistiki veri.

Değerli milletvekilleri, Türkiye ne yazık ki bu küresel krizin sadece mağduru değil, aynı zamanda önemli bir kavşağı hâline gelmiştir veya getirilmiştir, elbette bilerek, kasıtlı olarak getirilmemiş olsa dahi ciddi yönetimsel krizler sebebiyle Türkiye artık dünya uyuşturucu krizinin önemli bir kavşağı hâline gelmiştir. Avrupa Uyuşturucu Raporu'na göre 2021 yılında Avrupa'da ele geçirilen metamfetaminin yüzde 81'i Türkiye'de yakalanmış yani yüzde 81 çok ciddi bir rakam, aynı şekilde esrar, Captagon, kokain gibi maddelerin Türkiye üzerinden Avrupa'ya ulaştığı açıkça tespit edilmiş; Balkan rotası, güney hattı, kuzey güzergâhı Türkiye uyuşturucu kaçakçılığında âdeta bir aktarma merkezine dönüşmüştür. Bunlar yetmezmiş gibi dünyanın değişik ülkelerinden değişik uyuşturucu baronlarının ise Türkiye'de yakalandığını, âdeta Türkiye'nin bu uyuşturucu baronları için de ciddi bir sığınma limanı hâline geldiğini üzülerek görüyoruz. Birleşmiş Milletlerin 2023 Uyuşturucu Raporu'na göre sadece 2022 yılında ülkemizde 24 milyon Captagon tableti, 77 ton metamfetamin ve 2,3 ton kokain ele geçirilmiştir. Bu miktarlar sadece kaçakçılıkla ilgili değil, aynı zamanda iç piyasanın da bu maddelere eriştiğini göstermektedir.

Sayın Başkanım, uyuşturucu sadece bir güvenlik sorunu değil, aynı zamanda toplumsal bir çöküş meselesidir. Bugün Türkiye'de, maalesef, madde kullanım yaşı 13'lere kadar düşmüş. Özellikle gençler arasında merak, deneme isteği ve yanlış inançlar madde kullanımını körüklemekte; metruk binalar, okul çevreleri ve internet üzerinden erişim kolaylığı gibi faktörler bu durumu daha da vahim bir hâle getirmiştir. Mevzuatımızda bir kısım iyileştirmeler yapılmış olabilir, ceza alt sınırları artırılmış, zorunlu tedavi süreçleri de düzenlenmiş olabilir ancak esas sorun, önleyici mekanizmaların ve bağımlılıkla mücadelede kamusal rehabilitasyon hizmetlerinin yetersizliğidir. Bütün bu tedbirlere rağmen, uyuşturucu her geçen gün bir felaket olarak artıyorsa burada oturup düşünmemiz gereken çok ciddi bir sorunun olduğunu hep beraber görmemiz lazım. 2021'de Türkiye'de 5.500 olan metamfetamin olayı 2023'te 22 bine, esrar yakalamaları 2021'de 64 bin iken sadece iki yıl içinde 99 bine ulaşmıştır. Bu neyin göstergesidir? Bu, bir başarının falan değil, bu, büyük bir başarısızlığın, bir politik iflasın göstergesidir.

Bizler bu konuda defalarca çağrı yaptık. YENİ YOL Grubunu oluşturan Saadet, DEVA ve Gelecek Partileri olarak bu haftayı uyuşturucuyla mücadele anlamında bir farkındalık oluşturmak için bir dizi etkinliğe ayırdık ve bu hafta da Türkiye Büyük Millet Meclisinde bunu gündemleştirmeye çalışıyoruz. Uyuşturucuyla mücadele sadece polisle, sadece cezaevleriyle sonuç alınabilecek bir bela değildir, rehabilitasyon merkezleri artırılmalı, okul temelli koruyucu önleyici programlar mutlaka geliştirilmelidir. Uyuşturucu kullanımı nedeniyle cezaevine giren gençlerin, tedaviye erişimi sağlanmadan tahliyeleri toplumu korumak yerine büyük riskler oluşturmaktadır. Dolayısıyla uyuşturucu ve madde bağımlılığını bir suç değil, bir sağlık sorunu olarak görmek ve bu alanda da insan onuruna yakışır bir devlet politikasını hep beraber geliştirmek zorundayız. Unutmayalım, artık uyuşturucu bu ülkenin çok önemli bir beka meselesi hâline geldi ve unutmayalım ki bu ateş artık her gün yeni bireyleri, her gün yeni aileleri yakıyor ve maalesef, bu bireylerin, bu ailelerin bizden birilerinin bireyleri ya da aileleri olmaması işten bile değil. O açıdan, buradan iktidar grubuna bir çağrımızdır: Gelin, bu konuda da Mecliste bir ortak araştırma komisyonu kuralım ve bu sorunları partilerüstü bir şekilde ele alan bir yaklaşım ortaya koymuş olalım.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın.

BÜLENT KAYA (İstanbul) - Hazır Meclis araştırma komisyonundan bahsetmişken gerçi iktidarın Meclis araştırma komisyonlarına gerekli ehemmiyeti vermesiyle ilgili bir uyarıyı da buradan yapmak istiyorum: 14 Mayıs 2025 tarihinde YENİ YOL Grubu olarak engelli haklarıyla ilgili, engellilerin toplumsal hizmetlere ulaşımının güçlendirilmesi ve karşılaştıkları sorunların tespiti ve engellilerle ilgili bir bakanlık kurularak bütün kamu kurumları arasında bir koordinasyon sağlanmasıyla ilgili bir Meclis araştırması komisyonu kurulmasını talep etmiştik. İktidarın "hayır" oylarına rağmen önergemiz kabul edilmiş, apar topar Meclis iktidar tarafından kapatılmıştı. Bir sonraki gün ortak bir önergeyle bu konuda engelli bireylerin toplumsal hayata katılımlarının güçlendirilmesi, karşılaştıkları sorunların tespiti için ve kalıcı çözümler amacıyla bir Meclis araştırması komisyonu kurulmasına Türkiye Büyük Millet Meclisindeki 6 siyasi parti grubu oy birliğiyle karar verdi.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın.

BÜLENT KAYA (İstanbul) - 15 Mayıs 2025, bugün geldiğimiz tarih itibarıyla tam kırk gün geçti, hâlâ bu komisyon kurulamadı. Niye? Çünkü iktidar partisi hâlâ bu komisyon üyelerini Türkiye Büyük Millet Meclisinin yazılı talebine rağmen bildirmedi. Bu Millet Meclisinde ortaya çıkmış olan engellilerle ilgili irade kırk gündür hâlâ iktidar partisi tarafından yerine getirilmedi. Dolayısıyla, buradan bir çağrıda bulunuyorum: Kırk gündür sadece engellileri oyalamak, sadece oluşmuş olan toplumsal baskıyı ortadan kaldırmak, sizin itirazlarınıza rağmen önergenin bu Genel Kurulda kabul edilmesiyle sadece engellileri yatıştırmak için mi kurdunuz bu komisyonu? Değilse gereğini bir an önce yapın, Türkiye Büyük Millet Meclisinin ortaya çıkmış olan iradesine saygı gösterin ve bir an önce bu komisyona üyelerinizi bildirin ki bu komisyon çalışmaya başlasın. Aksi takdirde sadece engellileri oyalamış olursunuz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BÜLENT KAYA (İstanbul) - Son bir dakikayla toparlayacağım Sayın Başkanım.

BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın lütfen.

BÜLENT KAYA (İstanbul) - Bir de buradan bir uyarıda daha bulunmak istiyorum AK PARTİ'li değerli arkadaşlarımıza çünkü Türkiye Büyük Millet Meclisinde genelde komisyon başkanlıklarını sayısal çoğunlukları sebebiyle kendileri belirlediği için. Kadına karşı şiddetle mücadele için bir araştırma komisyonu kurulmasına karar verdik. İktidar partisinin tercihi ve oylarıyla bir erkek vekilimiz Sayın Hulki Cevizoğlu bu Komisyona Başkan olarak seçildi. Buradan istirhamımızdır hiç olmazsa engellilerle ilgili bu araştırma komisyonuna bir engelli milletvekili arkadaşımızın "Damdan düşenin hâlinden damdan düşen anlar." prensibi çerçevesinde bu komisyona başkan olarak önerilmesidir. Muhalefet partisi olarak, YENİ YOL Grubu olarak bizler Adalet ve Kalkınma Partisinin bu komisyonun başkanlığı için önereceği bir engelli milletvekili arkadaşımıza destek olacağımızı, onun başkan olarak seçilmesine gerekli desteği vereceğimizi buradan ifade ediyoruz. Engelli arkadaşlarımızı komisyon başkanlığından imtina ettirmesinler diyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.