GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: AK PARTİ Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:101
Tarih:25.06.2025

YENİ YOL GRUBU ADINA BÜLENT KAYA (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 1 Temmuz 2024 yani geçen sene yaşadığımız Meclis çalışma düzenini bir dejavu olarak bugün burada tekrar yaşıyoruz. Aslında, bunu yaşamamak için üç aydır Adalet ve Kalkınma Partisi grup yöneticileriyle bir temas ve diyalog hâlindeyiz. Kendilerinden talebimiz şu oldu... "Bakın, geçen sene de aynı işi yaptınız, 1 Temmuzda tatile girmesi gereken Türkiye Büyük Millet Meclisinde belirsiz bir şekilde çalışma takvimini uzattınız. Hangi işleri konuşacağımız belli değil, hangi kanunları görüşeceğimiz belli değil." diye kendilerine ifade edince, hani "Özrü kabahatinden büyük olur." derler ya, "Ya, biz de çok fazla bilmiyoruz, bakanlıklardan gelen taleplere göre belirlenecek." diyorlar.

Hani Türkiye Büyük Millet Meclisinde yasaları, kanun tekliflerini milletvekilleri yapacaktı? Biz burada bakanların memurları mıyız ki bakanlıklardan gelen taleplere göre Türkiye Büyük Millet Meclisinin çalışma düzenini belirsiz bir hâle getirelim. Geçtik onu, takvim geldi, tam on bir gün çalışma günümüz var, 5 tane kanun teklifini görüşeceğiz on bir günde. Bu 5 kanun teklifinden 2 tanesi henüz Genel Kurulda, komisyonlarda dahi görüşülmedi. Yani 5 kanun teklifinin 5 tanesini Genel Kurulda görüşeceğiz, 2 tanesinin ne olduğu belli değil; biri sağlık, biri mali hükümlerle ilgili komisyonlarda görüşülmeye devam edecek.

9 Nisan tarihinde burada İklim Kanunu Teklifi'nin ilk 4 maddesini görüştük, birdenbire geri çektiniz. Tam 1 Temmuz Meclis tatile girecekken bu hafta pazartesi günü bizi Grup Başkan Vekilleri telefonla arayarak, bugün, bu hafta İklim Kanunu Teklifi'ni görüşeceklerine dair bir konuyu gündeme getirdiler. Maden yasası, tam yirmi yedi saat kesintisiz bir şekilde Komisyonda görüşülerek, sadece prosedür yerine getirilerek yapılmaya çalışılıyor. Dolayısıyla, burada, eğer, şayet Adalet ve Kalkınma Partili milletvekili arkadaşlarımızın İklim Yasası Teklifi'ne dair, maden yasasına dair içine sinmeyen maddeleri varsa en fazla onların itiraz etmesi lazım ya da burada eğer muhalefet partilerinin bu çalışma düzenine, bu bakanlıklardan gelen emir ve talimatlara, memur kılınmak istenen milletvekili düzenine itirazları kendilerinin de içine sinmiyorsa dönüp kendi grup yönetimlerine bunun hesabını sorması lazım. Dolayısıyla biz spor olsun diye, burada sırf iş olsun diye bunu yapmıyoruz, Türkiye Büyük Millet Meclisinin hukukuna sahip çıkıyoruz.

Üç aydır, bakın, diyoruz ki: Görünen köy kılavuz istemez, 1 Temmuzda kapanacak bu Meclis, getirin bir çalışma takvimini. Ama beyefendiler ne yapıyor? Bakanlıklardan gelen emir ve talimatlar doğrultusunda Türkiye Büyük Millet Meclisinin çalışma düzenini ayarlamayı bize bahane ve mazeret olarak ileri sürüyorlar. Dolayısıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi kendi hukukuna sahip çıkmalı. Saraydaki bürokratlar şunu bilmeli... Hani derlerdi ya eskiden "Ankara'da hâkimler var." diye...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BÜLENT KAYA (Devamla) - Toparlıyorum Sayın Başkan.

BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın.

BÜLENT KAYA (Devamla) - Saraydaki bürokratlar bu kanunları hazırlarken eğer milletvekillerini, özellikle iktidar partisi milletvekillerini kendi emir erleri gibi görüyorlarsa -ki ben hepsine saygı duyuyorum, öyle olmadıklarını çok iyi biliyorum ama- onlar bu şekilde bir hadsizlikle "Ya, nasıl olsa ellerini indirip kaldıracak bir Meclis grubu var, çalışın, bunu çıkarın." şeklinde kanunlar üzerinde müzakere edilmeden bunları kanunlaştırabileceklerine inanıyorlarsa bürokratlar şunu bilsin ki Meclis hâlâ var, muhalefet hâlâ var ve ayakta, sizin bu çalışma düzeninizi asla ve asla kabul etmeyip burada Türkiye Büyük Millet Meclisinin hukukuna sahip çıkacak.

Yine bir diğer önemli husus, sizin çalışma takviminiz tıpkı seçim vaatlerinize benziyor; 2023'te hâlâ gerçekleştirilememiş hedefleriniz gibi, 31 Temmuz tarihi gibi belirsiz bir tarihe atıyorsunuz. Biz 31 Temmuza kadar mı çalışacağız yoksa 17 Temmuza kadar mı çalışacağız? Bir de cuma gününü çalışma takvimine koyuyorsunuz. Bizim için problem yok, biz buradayız, çalışmaya hazırız. Eğer siz "Evet, biz varız ve çalışıyoruz." diyorsanız o zaman burada bulunmaktan imtina etmeden, sıkılmadan geleceksiniz.

Biz de buradayız, çalışmaya devam ediyoruz diyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (YENİ YOL, CHP, DEM PARTİ ve İYİ Parti sıralarından alkışlar)