GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Bazı Kanunlarda ve 660 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:93
Tarih:29.05.2025

HÜSEYİN OLAN (Bitlis) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, ekranları başlarında bizleri izleyen değerli halklarımız, zindanlarda direnen değerli yoldaşlarımız; bugün burada hepimizin ortak geleceği olan barışı konuşmak, halklarımız arasında yıllardır örselenmiş güveni ve kardeşliği yeniden inşa etmek için söz almış bulunuyorum.

Bu topraklarda Türk'üyle, Kürt'üyle, Laz'ıyla, Çerkez'iyle, Arap'ıyla, Alevi'siyle, Sünni'siyle milyonlarca insan asırlardır bir arada yaşıyor fakat ne yazık ki bu ortak yaşamın kaderi uzun yıllardır inkâr, asimilasyon ve çatışma politikalarıyla zehirlendi. Bugün hâlâ yüzlerce aile evladını savaşlarda, operasyonlarda, çatışmalarda kaybetmeye devam ediyor. Biliyoruz ki bu kısır döngüden çıkmanın tek yolu barışı toplumsal irade hâline getirmekten geçiyor. Yaşadığımız acılara, ölümlere, yıkımlara son vermek için tarihî bir fırsatın arifesindeyiz. Barışı konuşmak cesaret ister çünkü barış kolay olandan değil, doğru olandan yana olmaktır. Bizler, bu ülkede farklılıklarımızla bir arada yaşamanın mümkün olduğuna inanıyoruz ve bu inancı büyütmeye devam edeceğiz. Martin Luther King "Barış yalnızca bir gerginliğin yokluğu değil, adaletin varlığıdır." demiştir. Barış aynı zamanda adaletin kendisidir. Demokrasi, diyalog ve eşit yurttaşlık temelinde yeni bir toplumsal sözleşme mümkündür.

Sayın milletvekilleri, Türkiye'nin en derin ve en yıkıcı sorunlarından biri olan Kürt sorununun yalnızca güvenlikçi politikalarla çözülmediğini yüzyıldır gördük, hep birlikte yaşadık. Bu sorun aynı zamanda bir demokratikleşme sorunudur ve bu konuda yıllardır kamuoyuna barışçıl ve demokratik çözüm mesajları veren, barışta ısrar eden Sayın Öcalan'dır. 2013 Nevruzu'nda özellikle şu çağrıyı yapıyordu: "Artık silahlar sussun, fikirler konuşsun." Yıllardır çatışma yerine demokratik müzakereyi, imha yerine birlikte yaşamı önermişti. Aradan geçen zamana rağmen aynı çağrıyı bugün de yapmaktadır. Bu çağrı halklar arasında gerçek eşitliğin, onurlu bir barışın inşasına yapılan güçlü bir davettir. İşte bu yüzden bu kürsüden bir kez daha ifade etmekte fayda vardır: Gelin, bu topraklara yeni bir başlangıç yapalım, geçmişin yüklerinden kurtulalım. Geçmişle yüzleşmekten korkmadan, geleceği birlikte kuralım. Birlikte yaşamanın onurunu barışın diliyle yeniden inşa edelim. Barışı inşa etmek sadece bir grubun değil bu Mecliste temsil edilen herkesin görevidir. Her siyasi parti bu ülkenin geleceğinden sorumludur çünkü barış bir tarafın isteğiyle değil toplumsal bir mutabakatla sonuçlanır. İktidara düşen sorumluluk demokratikleşme konusunda samimi adımlar atmaktır; muhalefete düşen görev kutuplaştırıcı dil yerine toplumsal uzlaşmayı önceleyen bir siyaset üretmektir. Barış karşıtı söylemleri meşrulaştırmak toplumsal yaraları derinleştirir. Artık çok açıktır ki asimilasyon ve inkâr politikaları çökmüştür, güvenlikçi politikalar kaybetmiştir. Kazanılması gereken tek şey halklarımızın birlikte kuracağı demokratik ve toplumsal barıştır. Barışın inşası cezaevlerinden başlamalıdır. Bugün yüzlerce hasta mahpus tedavi hakkından yoksun bırakılmış durumdadır. Siyasi tutsaklar İnfaz Yasası'nı beklemektedir. Bu insanların özgürlük ve sağlık hakları barış sürecinin aynası olacaktır, ön açıcı anahtarı olacaktır.

Sayın milletvekilleri, bugün bu Meclis de tarihî bir dönüm noktasındadır. Bu açıdan, biz Sayın Bahçeli'nin yapmış olduğu "Mecliste komisyon kurulsun." çağrısına önem atfediyoruz. Komisyon bir an önce oluşturulup çalışmalara başlamalıdır.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın lütfen.

Buyurun.

HÜSEYİN OLAN (Devamla) - Bu Meclis ya barışı, kardeşliği, eşitliği, demokrasiyi haykıranların sesi olacaktır ya da suskunluğuyla yeni acılara ortak olacaktır. Kan ve gözyaşlarıyla yoğrulmuş bir yüzyılın ardından hepimizin önünde aynı soru duruyor: Birlikte yaşamak mı, birbirimizi tüketmek mi? Bu sorunun cevabını bu Meclis verecektir diyerek Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar)