| Konu: | Gençlik ve Spor Hizmetleri Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 70 |
| Tarih: | 25.03.2025 |
CHP GRUBU ADINA MUSTAFA ERDEM (Antalya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Gençlik ve Spor Hizmetleri Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin birinci bölümü üzerine Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına söz aldım. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Teklife geçmeden önce, yargıyı siyasetin sopası hâline getirerek ülkeyi hukuksuzluğa ve karanlığa mahkûm eden AKP iktidarını buradan, Meclis kürsüsünden kınıyorum. Gençlerimiz başta olmak üzere demokrasi mücadelesi için sokaklarda olan bütün vatandaşlarımı saygıyla selamlıyorum.
Değerli milletvekilleri, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu'nun diplomasının iptaliyle başlatılan, devamında Sayın İmamoğlu ve diğer yol arkadaşlarımızın gözaltına alınmasıyla ve tutuklanmasıyla devam eden süreç Türkiye demokrasisine vurulmuş bir darbedir. Bu, yürütülen bir yargı süreci ya da adli bir süreç değil hak gasbıdır; millet iradesinin yok sayılmasıdır. Yerel seçimlerde büyük bir yenilgiye uğrayan, demokrasiden sosyal yaşama ülkeyi bir uçurumun kenarına sürükleyen bu iktidar Cumhurbaşkanlığı seçimini de kaybedeceğini bilmektedir, tüm derdi de budur. Sandıktan korkan iktidar rakiplerini esir almaya çalışmakta, kaybettiği belediyeleri kayyumla yönetme çabası içine girmektedir.
Değerli arkadaşlar, biz bugün burada bazı yasal düzenlemeleri yapacağız fakat Anayasa’nın yok sayıldığı, yasaların tanınmadığı, yargı kararlarının tek bir adamın ağzından çıkan talimatlara bağlı kaldığı bir sistemde bu yasal düzenlemelerin anlamı ortadan kalkmaktadır. Bu durum sadece muhalefet milletvekillerini değil, iktidar milletvekillerini de rahatsız etmelidir; Meclis, millî irade ve onun temsilcileri yok sayılmaktadır.
Günlerdir bu ülkenin gencinden yaşlısına milyonlar sokaklarda, meydanlarda haykırmakta "hak, hukuk, adalet" demektedir. Sokaktaki gençler, başka iktidar görmeyen gençlerdir. Demek ki artık bıçak kemiğe dayanmıştır. AKP iktidarı bu sesleri duymamakta, vatandaşın anayasal haklarını engellemeye çalışmaktadır, operasyonları diğer belediyelere ve hatta partimize kaydırma çabasındadır. Buradan tekrar sesleniyorum: Bu hukuksuz uygulamalarınızdan vazgeçin. Bu halk size inanmıyor, sizden korkmuyor. Sokaklara çıkın bakın, burada korkan sadece AKP iktidarıdır ve emin olun bu halk bu iktidara sandıkta korkularını yaşatacak, bu ülkeyi aydınlığa kavuşturacaktır.
Değerli milletvekilleri, görüşmekte olduğumuz kanun teklifi de yine günü kurtarmak için yapılan düzenlemeler içeren bir torbadan ibarettir. Gerçi bu iktidar Anayasa'yı, kanunları, hakkı hukuku bir torbaya koyup ağzını bağladı, saraya teslim etti. Yazıklar olsun!
Değerli milletvekilleri, Cumhurbaşkanımız diyor ki: "Muhalefetin yaptığı gibi vatandaşın sıkıntısını siyasi rant malzemesi hâline getirmeyeceğiz." Geldiğimiz noktaya bakın, bu ülkenin de vatandaşın sıkıntısı da sadece AKP iktidarıdır. Vatandaşın önüne sandığı getirin, inanın vatandaşın hiçbir sıkıntısı kalmayacak.
Değerli arkadaşlar, teklifin geneline baktığımızda toplumun sorunlarına çare üreten maddelerden yoksun olduğunu bir kez daha buradan belirtmek istiyorum. Örneğin, vergi müfettişlerinin, vergi uzmanlarının gelirlerinin iyileştirilmesiyle ilgili konuşulan maddeler buralara eklenmeliydi. Teklifin 2'nci, 3'üncü ve 4'üncü maddeleri benim de dâhil olduğum serbest muhasebeci, mali müşavir meslek mensuplarının taleplerini içeriyor. Bu kanun teklifinde çalışmalar yapan üst birliğimiz TÜRMOB Genel Başkanımıza, yöneticilerimize ve düzenlemenin hayata geçmesine katkı koyan herkese buradan teşekkür etmek istiyorum meslektaşlarım adına.
2'nci ve 3'üncü maddelerle "serbest muhasebeci ve mali müşavir odaları ile yeminli mali müşavirler odalarının genel kurul toplantılarına üyelerin ve delegelerin taahhütlü postayla çağrılacağı" hükmü kaldırılarak duyuruların çağın gereklerine uygun olarak resmî internet sitesi üzerinden yapılmasına imkân sağlanmaktadır. Bu düzenleme, mesleğin doğasından kaynaklı zaten çok yoğun olan odalarımızın hem iş yükünü hafifletecek hem de gereksiz bir maliyeti ortadan kaldıracaktır.
Yine, 4'üncü maddeyle de meslek ruhsatlarını bedelli veya bedelsiz olarak kullandırdıkları tespit edilen meslek mensupları ile başka meslek mensuplarının ad ve ünvanları kullanılarak beyanname düzenleyen, imzalayan ya da gönderen meslek mensuplarına meslekten çıkarma cezası verilmesi hüküm altına alınmaktadır. Ne var ki meslek mensuplarımızın hâlen yıllardır eksik bırakılan mali tatil uygulamasının amacına uygun bir şekilde yeniden düzenlenmesi, belirli kıdemin üzerindeki meslek mensuplarına yeşil pasaport hakkı tanınması, meslek mensuplarına ara buluculuk yapabilme imkânı sağlanması, aday meslek mensuplarının istihdamında sigorta prim yükünün azaltılması gibi talepleri vardır; bu taleplerin de kanuni düzenlemelerle hayata geçirilmesi bir zorunluluktur.
Değerli milletvekilleri, teklif metninde belki de vatandaşın beklediği ama böyle beklemediği en önemli madde 8'inci madde yani emeklilere bayram ikramiyesi düzenlemesidir. Emeklilere Ramazan ve Kurban bayramlarında verilen bayram ikramiyesi 3 bin TL'den 4 bin TL'ye çıkarılıyor, yazıktır günahtır. AKP iktidarı burada da 16 milyona yakın insanı yüzüstü bırakmıştır, görmezden gelmiştir, duymazdan gelmiştir. İkramiye sadece bin TL arttı. Emekli bayram ikramiyesi 2018'de asgari ücretin yüzde 62'sine tekabül ediyordu. Bu oranın korunması için bile ikramiyenin 13.793 lira olması gerekiyordu ama sarayda oturup manda yoğurduyla beslenenler ve onların bakanları çıkıp "Daha ne olsun?" diyor. Bunlar "Faiz sebep, enflasyon sonuç"la, "Nas varken sana bana ne oluyor?"la ekonomiyi bitirip yarattıkları ekonomik krizi de vatandaşın üzerine yüklerler değerli arkadaşlar. Bunlar, ülkede açlık sınırı 23 bin lirayı geçmişken çalışana 22 bin lirayı, emekliye 14 bin lirayı reva görenler. Diyanet İşleri Başkanı çıkıp "Emekli ve asgari ücretliye de fitre verilebilir." diyor. Bundan ben utanç duyuyorum, sizler ne düşünüyorsunuz merak ediyorum. Yine Diyanet günlük fitre miktarını en az 180 TL olarak açıklıyor, ramazan ayında 30 gün fitre verseniz 5.400 lira tutuyor. Siz emekliye bunu bile reva görmüyorsunuz. Yazıklar olsun!
Değerli milletvekilleri, bu iktidar emekliyi, çalışanı sırtına yük görüyor. "Kaynak yok." diyor. Bayram ikramiyesinin 3 bin liradan 4 bin liraya yükselmesinin 2005 yılı ilave maliyetini 28,4 milyar TL olarak açıklıyor ve bunu çok görüyor ama bakıyorsunuz, Diyanetin iki aylık harcaması 22 milyar 880 milyon lira değerli arkadaşlar; tam 5 milyon 720 bin 185 emekliye verilen ikramiye karşılığı. Yine, 2025 yılı ilk iki aylık Hazinenin ödediği faiz 302,7 milyar lira. Bu da emekliye verilecek ikramiyenin tam 10,6 katı.
Değerli arkadaşlar, hadi sokaktan haberiniz yok, hiç etrafınızda akrabanız, ananız, babanız, komşunuz da mı yok emekli olan? Onlara da mı kulaklarınızı tıkadınız, onlara da mı sağırsınız? En ucuz 1 kutu çikolata 960 lira Mecliste; dışarıda daha pahalıdır. Belki o da zamlandı. En düşük kurbanlık 15 bin-20 bin lira. 4 bin lirayla emekli ne yapacak değerli arkadaşlar? Bayramda torununa harçlık veremiyorsa, kurban kesemiyorsa bunun vebali hepinizin üzerinedir.
Buradan tekrar söylüyoruz: Bayramlarda ödenen ikramiye net asgari ücret seviyesine çıkarılmalıdır. Bu artışı asla kabul etmiyoruz.
Bu teklif Meclise demokrasi darbesinden önce gelmişti değerli arkadaşlar. Teklif Meclisten geçmediği için bu hafta emekliye 3 bin TL yatırıyorsunuz, bin lira da teklifin Meclisten geçmesiyle hesaplarına yatıracaksınız. Zaten emekliye yatıracağınız bin lira iki günde 750 liraya düştü, siz ödeyinceye kadar herhâlde bu da yarıya düşecek. Şimdi, birisi çıksın açıklasın; bu hukuksuzluğun, adaleti tanımamanın bu ülkeye ekonomik maliyeti nedir?
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
MUSTAFA ERDEM (Devamla) - Sayın Mehmet Şimşek'e sesleniyorum: Geçmiş beceriksizliklerinizi halkın sırtına yüklediniz, "Ekonomiyi düzeltiyoruz." dediniz; bu demokrasi darbesinin ekonomiye verdiği zararı neden açıklamıyorsunuz? Neden sermayenin temsilcileriyle kapalı kapılar ardında toplantı yapıyorsunuz? Uluslararası sermayeye laf anlatmaya çalışıyorsunuz da kamuoyunun önüne çıkıp bu vatandaşa bir açıklama neden yapmıyorsunuz? Ekonomik dengeleriniz ne oldu? Hukuk tanımazlığınızın ekonomiye maliyetiyle emekliye kaç lira bayram ikramiyesi veriliyor Sayın Bakan? Boş yere sıktığınız biber gazının, plastik merminin, suyun maliyeti nedir? Vatandaşa gelince, emekliye gelince para yok, onlar ekonomik dengeleri bozuyor. Dengeleri bozan sizin ekonomik politikalarınız, adaletsizliğiniz, saray rejiminiz ve beslediğiniz sermayedir ama vatandaş dengenizi sandıkta mutlaka bozacak, bunu hiç unutmayın.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
MUSTAFA ERDEM (Devamla) - Buradan tekrar söylüyoruz: Bayramlarda ödenen ikramiye net asgari ücret seviyesine çıkarılsın. Bu artışı kabul etmiyoruz diyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)