| Konu: | Muhsin Yazıcıoğlu’nun şehadetinin 16’ncı yıl dönümüne, hayatını kaybeden AK PARTİ Bolu Gerede İlçe Başkanı Mehmet Çongar'a, 21 Mart Nevruz Günü'ne, son günlerde yaşanan olaylarla ilgili süreçlere, Ankara Milletvekili Murat Emir ile Balıkesir Milletvekili Turhan Çömez’in yaptıkları açıklamalarındaki bazı ifadelerine ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 70 |
| Tarih: | 25.03.2025 |
MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - Sayın Başkanım, teşekkür ederim.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Akbaşoğlu, özür dile.
MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - Bütün milletvekillerimizi hürmetle selamlıyorum.
Bugün, gerçekten vatanımıza aşkla bağlı olan ve vatanımız, milletimiz, devletimiz, bayrağımız, dinimiz için bir dava olarak hayatını vakfetmiş olan ve şehadetinin 16'ncı yıl dönümünde bulunan merhum Muhsin Yazıcıoğlu Başkanımızı rahmetle yâd ediyorum; mekânı cennet, makamı ali olsun.
Aynı şekilde AK PARTİ Bolu Gerede İlçe Başkanımız Mehmet Çongar'ın elim bir trafik kazası sonucunda hayatını kaybettiğini de derin bir teessürle öğrendik, kendisine Allah'tan rahmet ve mağfiret diliyorum; mekânı cennet, makamı ali olsun.
21 Mart Nevruz Günü'nü bütün ülkemizin 81 vilayetinde, milletçe, 85 milyon insanımızla birlikte kutladık ve Sayın Cumhurbaşkanımız da 21 Mart Cuma günü İstanbul'dan Haliç Kongre Merkezinde yapmış oldukları konuşmayla bir teklifte bulundu ve 21 Mart Nevruz Günü'nün, bu yeni günün yeni bir dönemin başlangıcı olarak baharın ve kardeşliğin bayramı olarak kutlanmasını teklif ettiğini kamuoyuyla paylaştı. İnşallah, biz de onu Meclis olarak teklife dönüştürerek bundan sonra 21 Martı resmî bayram günü ilan etmenin girişimlerinde bulunacağız. Aziz ve asil milletimizin tüm fertlerine hayırlı ve uğurlu olsun diyorum.
Şunu ifade etmek isterim ki son günlerde yaşadığımız olaylarla ilgili bütün bu süreçlerin, yaşanılan süreçlerin Türkiye Cumhuriyeti devletinin bir hukuk devleti vasfıyla yürütüldüğü ve bütün süreçlerin Ceza Muhakemesi Kanunu, Ceza Kanunu ve Anayasa'daki hükümler çerçevesinde cereyan ettiğini, bütün kamuoyunun önünde Meclisten ifade etmek isterim. Dolayısıyla yargı kendi gündemine hâkim olarak, kendi gündemiyle ilgili Cumhuriyet Halk Partisinin içinden yapılan şikâyetler, itirazlar, kamuoyu önünde tartışılan bilgi, belge ve delillere istinaden daha önce başlatılmış olan hem terör soruşturması hem de yolsuzluk soruşturmasıyla ilgili bir süreç başlattı ve bununla ilgili olarak da tutuklama kararına kadar giden bir süreci kendi içerisinde ifa etti. Bu konuda, vaktiyle otuz iki yıl önce "İSKİ Gate Skandalı" diye tarihe geçen ve ondan çok daha büyük bir yolsuzluğu ifade eden ve bu konuda delilleri ortaya konulan, iddia edilen ve 25 farklı tanığın da şu anda açık tanık olarak da ortaya koyduğu deliller çerçevesinde yürütülen bir soruşturma var. Dolayısıyla bütün bu süreçler, Cumhuriyet Halk Partisinin kendi içindeki çekişmelerin, çatışmaların ve kimi delillendirmelerin taht ve rant kavgası olarak ortaya konulan yaklaşımların neticesinde Türkiye'nin gündemine gelen hususlardır. Dolayısıyla bunları Cumhurbaşkanımızla, Hükûmetimizle ilişkilendirmek asla ve kata doğru değildir; bunu reddettiğimizi ifade etmek isterim.
Hukuki süreçlerin 19 Mart darbesi olarak nitelendirilmesi doğru değildir, kesinlikle gerçek dışıdır; tam tersine "Hukuki süreçlerde hakikat, gerçek ortaya çıkmasın." diye sokak çağrılarıyla gündem değiştirmeye ve aslında tam da Hükûmete, hakikate, yargının iddialarının görüşülmesini engellemeye dönük bir darbe girişimi olduğu muhakkaktır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
MÜZEYYEN ŞEVKİN (Adana) - Bir tane belediyenizde usulsüzlük yok değil mi sizin, bir tane yok? Hiçbirinde yok!
BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın.
MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - Bu konuda hiç kimsenin gerçekleri çarpıtmaması gerekir. Ve bir düşman hukuku uygulandığı ifade edilmektedir.
MÜZEYYEN ŞEVKİN (Adana) - Gece yarısı ne zorunuz var, günler çuvala mı girdi?
MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - Bunu şiddetle reddederiz. Bu ancak Türkiye'ye düşman olanların, Türkiye dışından veya Türkiye içinden kavramsallaştırabildikleri bir tanımlama, bir kavramsallaştırmadır. Herkes hukuk önünde eşittir. Bir kimsenin tutuklu veya tutuksuz yargılanması mahkemenin önündeki delillerin takdirine bağlıdır.
MÜZEYYEN ŞEVKİN (Adana) - Sanayi Bakanlığındaki yolsuzluklarda ne oldu, var mıydı bir karar?
MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - Bu konuda tamamen mahkemenin kararlarını beklemek, adalete hesap vermek; adaletin, şeriatın kestiği parmağın acıtmayacağı bilinciyle hareket etmek, milleti de sokaklara davet etmemek gerekir. Adaleti sokaklarda değil hukuk koridorlarında, mahkeme salonlarında aramak gerekir; bunu ifade etmek isterim.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
İBRAHİM ARSLAN (Eskişehir) - Mahkeme koridorlarına da sokmadınız o gece.
BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın.
MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - Şunu ifade edeyim: Bazı hatırlatmalarda bulunuldu Sayın Cumhurbaşkanımızın belediye başkanlığı dönemiyle ilgili, şu bir gerçektir ki Sayın Cumhurbaşkanımız hırsızlık ve yolsuzluk dosyalarıyla suçlanmadı.
MÜZEYYEN ŞEVKİN (Adana) - Cumhurbaşkanına gelene kadar yüzlerce yolsuzluk dosyası var, belediyelerinizle ilgili de var, koymuyorsunuz devreye.
MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - Ziya Gökalp'e ait "Minareler süngü, kubbeler miğfer/ Camiler kışlamız, müminler asker/ Bu ilahî ordu dinimi bekler/ Dillerde tevhit Allahu ekber, Allahu ekber" Bu dörtlüğü okuduğu için kodese tıkıldı.
MÜZEYYEN ŞEVKİN (Adana) - Ramazan ayında kul hakkı yiyorsunuz ancak şiirle...
MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - Dolayısıyla yolsuzluk ve hırsızlıkla ilgili bir suçlama da söz konusu değildi.
GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Kendi içinizdeki hırsızlıklarla ilgili ne yaptınız? "Ankara'yı parsel parsel sattılar." dedik, bir tane soruşturmanız yok.
MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - Ben de o meydandaydım, o meydanda 100 binler vardı hakikaten; omuz omuzaydım Sayın Recep Tayyip Erdoğan'la, Pınarhisar Cezaevinde de kendisini 2 kere ziyaret ettim.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
MÜZEYYEN ŞEVKİN (Adana) - Taşkesenlioğlu nerede? Size gelince hukuk işlemiyor nedense.
BAŞKAN - Buyurun toparlayın.
MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - Bütün bu süreçleri başından itibaren ben de yaşadım.
GAMZE TAŞCIER (Ankara) - 1.200 müfettiş incelemesi yapıldı bugüne kadar, hiçbir şey çıkmadı.
MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - Bir cuma günü, Fatih'te, cuma namazı sonrası sessiz ve sakin bir şekilde Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ı Pınarhisar'a uhuletle ve suhuletle ve selametle yolcu ettik.
GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Yirmi yıldır hep aynı şeyi söylüyorsunuz!
MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - Bir kişinin burnu kırılmadı, bir polise saldırılmadı, bir cam kırılmadı, hiçbir şekilde Vandalizme bulaşılmadı ve hukukun kararına saygılı bir şekilde mücadele devam etti. "Bu şarkı burada bitmez." denildi. "Muhtar bile olamaz." derken Başbakan oldu.
GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Çünkü yargı bağımsızdı.
MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - Cumhurbaşkanı oldu, devrimci bir lider olarak Türkiye'yi ayağa kaldırdı elhamdülillah! (AK PARTİ sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar; CHP sıralarından gürültüler)
Şunu ifade edeceğim: Sayın Cumhurbaşkanımıza...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
MÜZEYYEN ŞEVKİN (Adana) - Yargı tek taraflı işlemez, siz de hukukçusunuz; yargı hep tek taraflı işliyor nedense.
BAŞKAN - Evet, toparlayalım Sayın Akbaşoğlu.
Buyurun.
MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - Sayın Cumhurbaşkanımızın annesine, merhume Tenzile Erdoğan Hanımefendi'ye dün Saraçhane'de yapılan hakaretlerin hesabı mutlaka sorulacaktır.
ALİYE TİMİSİ ERSEVER (Ankara) - Dilek İmamoğlu'na neler söylendi.
GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Dilek Hanım'a hakaret eden Gökçek'i ne yapacaksınız?
MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - Ve bu konuda "Cennet annelerin ayakları altındadır."
GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Jeliboncuya söyleyecek bir lafınız var mı? Jeliboncuya selam söyleyecek misiniz?
MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - Ne Tenzile annemize ne bir başka vatandaşımızın annesine hakaret edilemez, küfredilemez; bu konuda hiçbir şekilde bunun yanında durulamaz.
MÜZEYYEN ŞEVKİN (Adana) - Başkasının eşine söylenebilir mi?
GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Kimse durmaz zaten.
MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - Bu konuda hiç kimse haddini aşmasın, sabrımızı taşırmasın. (CHP sıralarından gürültüler)
GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Jeliboncuya söyleyecek lafınız var mı?
MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - Bu konuda milletimizin kırmızı çizgilerine kimse dokunmasın.
GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Jeliboncuya lafın var mı, jeliboncuya söyleyecek lafın var mı?
MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - Hukuk önünde, hep beraber, gelin, demokrasiyi işleterek, sokaklarda Vandalizmi ortadan kaldırarak hukuk önünde...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
MÜZEYYEN ŞEVKİN (Adana) - Kişiye özel hukuk uyguluyorsunuz.
GAMZE TAŞCIER (Ankara) - İkiyüzlüsünüz; bir tane laf söyleyin Dilek Hanım'la ilgili ya, bir tane eleştiri yapın; ikiyüzlülüktür bu.
MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - "Bütün annelere" dedim.
BAŞKAN - Sayın Akbaşoğlu, onuncu dakikadayız.
MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - Tamam, son.
BAŞKAN - Bunu toparlayın, oldu mu?
MÜZEYYEN ŞEVKİN (Adana) - Çifte standart, her konuda çifte standart!
MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - Şunu ifade ediyorum: Bakın, siyasi olarak Meclis tartışma yeridir. Birbirimize şiddete başvurmadan ve hakaret etmeden...
MÜZEYYEN ŞEVKİN (Adana) - Kimse şiddete başvurmuyor.
MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - ...her türlü fikrin konuşulduğu yer, siyasi müzakere yeri Meclistir. Sokaklar, demokrasinin mitingleriyle meşru zemin içerisinde toplanılan...
MÜZEYYEN ŞEVKİN (Adana) - Kim gayrimeşru davranıyor? Hepsi meşru.
MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - ...gösterilerin yapıldığı yerdir; Vandalizme geçit verilemez.
MÜZEYYEN ŞEVKİN (Adana) - Kimse Vandalizm yapmıyor. Günlerdir çocuklara TOMA'yla su sıktırdınız, gözlerine gaz sıktırdınız; Vandalizmi siz yapıyorsunuz!
MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - Sokaklar harekete geçirilip polislerimizin, vatandaşlarımızın beden bütünlüğüne, mallarına zarar verilemez; bu, tasvip edilemez.
GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Elinde Türk bayrağı olan, Andımız'ı okuyan çocuklar mı Vandal?
MÜZEYYEN ŞEVKİN (Adana) - Yerde sürüklediniz, kızları saçından yerlerde sürüklediniz!
MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - Şunu ifade etmek isterim: Herkes için masumiyet karinesi esastır, bu da yargılama sonucunda ortaya çıkacaktır.
REŞAT KARAGÖZ (Amasya) - Canlı yayınlayın, canlı; TRT canlı yayınlasın.
MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - Şu da bir gerçektir ki hırsızlık ve yolsuzlukla da kahraman olunamaz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - Bunun da yargılamayla neticelenmesi hepimiz için asıldır.
Bu noktada bunu gözetmemiz gerektiğini yüce Meclisin takdirine sunuyor, her birinizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)