GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: (10/2262, 2263, 2264, 2265, 2266, 2267) Esas No'lu 21 Ocak 2025 tarihinde Bolu Kartalkaya'da bulunan bir otelde meydana gelen yangının tüm boyutlarıyla araştırılarak benzer olayların önlenmesi için alınması gereken tedbirlerin belirlenmesi amacıyla bir Meclis araştırması açılmasına ilişkin Önergelerin ön görüşmeleri münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:49
Tarih:28.01.2025

MHP GRUBU ADINA SEMİH IŞIKVER (Elâzığ) - Sayın Başkanım, değerli milletvekilleri; Bolu ili Kartalkaya mevkisinde bulunan bir otelde meydana gelen yangın felaketi için verilen Meclis araştırması açılması önergesi üzerine konuşma yapmak için söz almış bulunmaktayım. Gazi Meclisimizi ve ekranları başında bizleri izleyen aziz milletimizi en derin saygı ve hürmetlerimle selamlarım.

Değerli hazırun, Bolu Kartalkaya kayak merkezindeki Grand Kartal Otel'de 21 Ocak 2025 günü sabaha karşı çıkan yangında 78 vatandaşımız hayatını kaybetmiş, 51 vatandaşımız maalesef yaralanmıştır. Yaşanan bu elim hadisede hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yakınlarına ve aziz milletimize başsağlığı diliyorum. Tedavileri devam eden tüm vatandaşlarımıza da Rabb'imden acil şifalar dilerim.

Sayın Başkan, kıymetli milletvekilleri; yaşamış olduğumuz bu gibi afetlerin yıkıcı etkilerinin yüksek veya düşük olmasının temelinde tedbirsel ve yönetimsel zafiyetlerin yer aldığını maalesef yüreğimiz yanarak farklı farklı afet türlerinde müşahede ve tecrübe etmeye devam etmekteyiz. Bolu Kartalkaya bölgesinde bulunan Grand Kartal Oteli'nde yaşanan yangının otelin 4'üncü katında bulunan mutfak kısmında kahvaltıya hazırlık yapılması amacıyla gece saatlerinde çalıştırılan elektrikli ızgaradaki kızartma yağının alev alması sonucunda, mutfakta bulunan aşçı ve 3 mutfak çalışanı mutfak ekipmanlarında ve mahalde gerekli yangın tedbirleri alınmadığı için alevlere suyla müdahale etmeye çalışmışlar, suyla reaksiyona giren yağın alevlenmesi sonucunda ızgara ve fırının üzerindeki davlumbazda herhangi bir yangın tertibatı bulunmadığı için, ayrıca bacanın ve davlumbazın temizlenmemiş olması sebebiyle, bir nevi yangın iletkenine dönüşmesi sebebiyle teras ve çatı katına sıçraması sonucunda meydana geldiği kamuoyuna basın aracılığıyla paylaşımda bulunulmuştur. Çok büyük ihmal ve denetim tartışmalarının artarak sürdüğünü, devam ettiğini gözlemlediğimiz bu yangına ilişkin bütün hususların aydınlatılması gerekmektedir. Yaşanan bu faciaya dair adli ve idari tahkikat başlatılmış olsa da ihmal, denetim ve sorumluluklara ilişkin araştırma yapılması ve tekrar bu tür olayların yaşanmasının önüne geçilmesinin sağlanması Türkiye Büyük Millet Meclisi açısından da vicdani bir sorumluluktur.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Sayın Genel Başkanımızın bugünkü grup toplantımızda ifade ettikleri gibi, aslında, Grand Kartal Oteli yangını, bir faciadan daha fazlası, tamı tamına bir cinayettir. Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhur İttifakı, cinayette parmak izi olanlara bedel ödetmeye kudret ve muktedirlik anlamında yeterlidir. Kan donduran ifadeleri medyaya kadar yansıyan pişkin otel sahibinin suçu ve sorumluluğu alenen sabitken, eksikliklerin tespitinden on yedi gün sonra oteldeki restorana uygunluk belgesi veren ve müşahede edilen eksiklerle ilgili hukuki ihbar görevinden kaçınan Bolu Belediyesinin yangını siyasi karambole getirme arayışını, bahse konu belediyenin siyasi sorumlusu olan şahsın günbegün polemik çarkı döndürüp orayı burayı hedef alarak çamur atmasını, ilgili Bakanlığın hiçbir şey olmamış gibi hareket ederek öz eleştiriden imtina etmesini, valiliğin ve il özel idaresinin sorumluluk alanından ısrarla uzak duruşunu isabetli ve doğru bulmadığımızı huzurlarınızda açıklamak mecburiyetindeyim. İnsan hayatımız bu denli ucuz olmamalıdır.

Değerli milletvekilleri, bölgede bulunan otellerinden her ay milyonlarca lira kazanç sağladığı apaçık ortadayken "Aylık gelirim 100 bin TL'dir." diye utanıp sıkılmadan ifade veren, yangın raporu almak maksadıyla Bolu Belediyesine başvurup akabinde tespit edilen eksiklerin giderilmesinin maliyetini fazla bulması sebebiyle Belediyeye yaptığı işlemleri iptal yoluna giden, yangın merdivenini halıfleksle kaplayan, 200 yatak ve üzerinde olan bütün otellerde bulunması gereken yangın söndürme sisteminin, yağmurlama, sprinkler sisteminin yapılmasını sağlamayan, mutfakta bir yangın tüpü bulundurma zahmetine dahi girmeyen ve girmediği hâlde sorumluluğu aşçıya, bekçiye, işçiye, elektrikçiye, Bakanlığa ve özel firmalara izafe etmeye çalışan otel sahibinin bu faciada birinci sorumlu olduğu gerçeği gün gibi karşımızdadır.

Elbette bu faciayla ilgili bütün kurumların sorumluluğu vardır fakat hadise bir yangın faciası olduğu için konuyu yangına uygunluk ve alınan tedbirlerin değerlendirilmesi açısından yorumlamak kadar mantığa ve tekniğe uygun başka bir yaklaşım olamaz. Özellikle 2024 yılı Aralık ayı içerisinde oteli işleten firma adına Bolu Belediyesine yapılan başvurular âdeta bir ay öncesinden facia gününe ışık tutmaktadır. Uzun yıllar "inşaat mühendisi" sıfatıyla otel, hastane ve özellikli devlet yapılarının inşasında görev almış bir milletvekili olarak otelin ve otelin altındaki işletmede olan restoranın yangına uygunluk anlamında denetlenerek bir itfaiye raporu düzenlenmesini talep eden otel yönetiminin, Bolu İtfaiyesinin otel kısmında yaptığı inceleme sonucunda yangın yönetmeliğine göre 8 adet kusuru tespit etmesi ve taraflarınca eksiklerin giderilmesinin aşırı maliyetli olduğunun değerlendirilmesi üzerine otel için yaptığı başvurusunu Belediyeye yazı yazmak suretiyle geri çekmesinin oteldeki işletme sahiplerinin art niyetine apaçık bir şekilde delalet ettiğini açıkça ifade etmek isterim. Burada Bolu Belediyesi İtfaiyesinin otel için veremediği yangına uygunluk raporunu aynı binanın zemin katında yer alan restoran-kafeterya işletmesi için tanzim ederek vermesi de titizlikle incelenmesi gereken bir durum ve başlı başına teknik bir faciadır.

Teknik yorumlar, hepsi bir tarafa, otel yönetimi tarafından Bolu Belediyesine yapılan ve Bolu Belediyesi tarafından verilmeyen yangına uygunluk raporunun verilmesine ilişkin işletme sahipleri tarafından yapılan talebin geri çekilmesi durumu yani Bolu Belediyesi tarafından bahse konu otelde alınması gereken yangın tedbirlerinin otel yönetimince alınmadığı bilgisinin Bakanlıklara ve savcılığa bildirilmemesi, kasıtlı olduğu kanaatini uyandıran akıl almaz derecede büyük bir ihmal ve zafiyettir.

Sayın Milletvekilleri, olay esnasında orada bulunan vatandaşlarımız ve basın mensupları, AFAD, Jandarma ve ambulansların olay yerine itfaiyeden önce geldiğini, itfaiye ekiplerinin ise yangın ihbarından yaklaşık bir saat sonra ancak olay yerine ulaşabildiğini ifade etmişlerdir. Otelde mahsur kalan vatandaşların çoğu aradan geçen bir saatlik sürenin ardından kendi çabalarıyla kurtulmaya çalışmışlardır. Bu sürede bazı vatandaşlarımız yangının ilk anlarında otelin normal merdivenlerinden dışarı çıkarken kimisi de pencerelerden sarkıttıkları çarşaflarla kurtulmaya çalışmışlardır. Arama kurtarma ekipleri kahramanca mücadele vermiş ve çok sayıda insanı teleskopik merdivenlerle tahliye etmişlerdir. Yaşanan hadise, ayrıca bölgede konuşlu bir itfaiye aracı dahi olsa belki de can kaybı bile yaşanmayacağı gerçeğini kayda geçirmiştir.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; millî yas ilan edilmiş ve tüm vatandaşlarımızın yüreğini yakan elim bir olayda daha taziyelerin bile tamamlanmadığı bir süreçte yaşanan acılar yakınlarının yüreğini kor gibi yakarken yetki ve yetkisizlik tartışmaları yüreklerimizi incitse de Türkiye Büyük Millet Meclisi bünyesinde araştırma komisyonu kurarak gerekli çalışmanın yapılmasını sağlamak hepimizin asli görevidir. Yaşamış olduğumuz ve geçmişte benzeri hadiseler de dikkate alındığında 21 Ocak tarihinde yaşanan yangın felaketinin tüm yönleriyle araştırılması, denetim mekanizmalarıyla uygulamadaki eksikliklerin belirlenmesi ve giderilmesi, ilgili kurum ve kuruluşların yetki ve sorumluluklarının tespitiyle ülkemizi yasa boğan bu tip olayların tekrar yaşanmaması için gereken tedbirlerin belirlenmesi maksadıyla Anayasa’nın 98'inci, Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğü'nün 104'üncü ve 105'inci maddeleri uyarınca bir Meclis araştırması açılmasını arz etmekteyiz. Konunun bütün yönleriyle aydınlanacağına ve yaşadığımız bu elim faciadan gerekli bütün dersleri çıkararak kanun ve yönetmeliklerde yapacağımız düzenlemelerle gelecekte yaşanması muhtemel bu tip felaketlerin önüne geçeceğimize olan inancımız tamdır.

Bu duygu ve düşüncelerle, böylesine elim faciaların bir daha yaşanmaması temennisiyle Gazi Meclisimizi ve ekranları başında bizleri izleyen aziz milletimizi en derin saygılarımla selamlarım.

Sağ olun, var olun. (MHP sıralarından alkışlar)