| Konu: | Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 45 |
| Tarih: | 08.01.2025 |
MHP GRUBU ADINA NACİ ŞANLITÜRK (Ordu) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin ikinci bölümü üzerinde Milliyetçi Hareket Partisi Grubumuz adına söz almış bulunmaktayım. Bu vesileyle, Genel Kurulu ve ekranları başında bizleri izleyen necip Türk milletini saygılarımla selamlıyorum.
Yeni düzenlemeyle, sigortalılar arasında norm ve standart birliğini sağlamak amacıyla 2008 yılı öncesinde sigortalı olanlar için vergi indirim belgesine göre gerçekleştirilen emeklilik işlemlerinin 5510 sayılı Kanun kapsamında çalışma gücü kaybına göre belirlenerek tüm süreçlerin SGK tarafından yürütülmesi hedeflenmektedir. 5510 sayılı Kanun uyarınca, astsubay meslek yüksekokulları, polislik eğitimi veren kurumlar, Polis Akademisi, Harp Okulu ve askerî eğitim veren fakültelerde öğrenim gören yetim öğrenciler 25 yaşını doldurana kadar aylık almaya devam etmektedir ancak 5434 sayılı Kanun kapsamında bu hak yalnızca Polis Akademisi ve Harp Okulu öğrencilerini kapsamaktadır. Düzenlemeyle, bu farklılık giderilerek norm birliği sağlanacak ve yetim aylıkları lisansüstü eğitimlerde de yaş kriterine bağlı olarak ödenecektir.
Ziraat Odaları Birliğinin üye kayıtlarını geçmişte yeterince etkin takip edememesi idari para cezasıyla karşı karşıya kalmalarına neden olmaktadır. Düzenleme sayesinde Ziraat Odaları Birliğince üye kayıt verilerinin Sosyal Güvenlik Kurumuyla paylaşılarak kayıt dışılıkla etkin mücadele amaçlanmakta, çiftçilerin sigortalılık işlemlerinin kolaylaştırılması hedeflenmektedir. Ziraat odalarına yazılan idari para cezaları da bu sayede önlenecektir.
Banka sandıkları emeklilik işlemlerini SGK'den bağımsız yürütmektedir. Yapılan düzenlemeyle, SGK'yle veri paylaşımı yapılacağından hem işlemler hızlanacak hem de yersiz yardımlar önlenecek ve hukuki ihtilaflar azalacaktır.
Özel sektör işverenlerine yönelik 5 puanlık prim indirimi mali disiplin amacıyla 4 puana düşürülmektedir ancak imalat sektöründe faaliyet gösteren işletmelere yönelik bu indirim iki yıl daha devam edecek ve gerektiğinde Cumhurbaşkanı tarafından bir yıl uzatılabilecektir. Düzenleme imalat sektöründe faaliyet gösteren iş yerlerinde işsizliği önlemeyi, istihdamı ve üretimi korumayı amaçlamaktadır.
Yabancı öğrencilerin genel sağlık sigortasından faydalanması şartları değiştirilerek kolaylık sağlanmıştır. Ayrıca Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar tarafından burslandırılan öğrenciler için de kolaylaştırıcı düzenlemeler getirilmektedir.
Yapılan düzenleme, yerli ilaç, tıbbi cihaz ve tıbbi malzeme sektörünü teşvik etmeyi, hastalara yeni ürünlere daha erken erişim sağlamayı ve SGK'nin uzun vadede mali yükünü azaltmayı hedeflemektedir. Sağlık hizmetlerinin etkin ve verimli kullanımını sağlamak, sevk zincirini daha etkin çalıştırmak adına 5510 sayılı Kanun çerçevesinde katılım payı uygulaması devreye alınmıştır. Bu doğrultuda vatandaşların sağlık hizmeti taleplerinin öncelikli olarak birinci basamağa yönlendirilmesi ve sağlık hizmet sunucularına başvuru alışkanlıklarının değiştirilmesi amaçlanmaktadır.
Toplumda önemli bir sorun olan yurt dışından temin edilen ilaçların ülkemizde ruhsatı olmadığı için ciddi ödeme sorunları yaşanmaktaydı. Vatandaş yurt dışından ilaçları hem pahalı almakta hem de ödenen parayı kurumdan geri almak için mahkemeye başvurmak zorundaydı. Yapılacak düzenlemeyle vatandaşlarımızın uluslararası düzeyde kullanılan ilaç tedavilerine hızlı ve zahmetsiz şekilde ulaşmaları sağlanacaktır. Sosyal Güvenlik Kurumu 400 farklı ilacın finansmanını sağlamaktadır. Sosyal Güvenlik Kurumunun bu ilaçların doğrudan teminini gerçekleştirmesi maliyet avantajı sağlayacak ve ülkemizde ruhsatlı ilaçlara ya da faaliyet gösteren firmaların stratejilerine olan bağımlılığını azaltacaktır. Bu adım hem sağlık sistemi için sürdürülebilirlik sağlayacak hem de stratejik bir yaklaşım olarak halk sağlığına katkıda bulunacaktır.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Sosyal Güvenlik Kurumunun mali yapısının güçlendirilmesi adına belediyelerin SGK'ye olan borçları ödenmelidir. Sayın Cumhurbaşkanımızın Ordu programında söylediği gibi devletin herhangi bir kurumu alacağını istediği için eleştirilemez. Bu ister devlet kurumu olsun ister şahıs olsun fark etmez, borçlu borcunu ödemelidir. Ayrıca hısım, akraba, ahbap, eş dost çiftliğine dönüşen belediyeler denetlenmelidir. Konserler ve spor kulüplerine yardım adı altında yapılan yolsuzlukların, usulsüzlüklerin önüne geçilmelidir. Tek davası kendi çıkarları olan, mensubu oldukları partilere de zerre kadar faydası olmayan yerel yönetimlerde oluşan bu çıkar grupları dağıtılmalıdır. Milletin kıt kanaat imkânlarla oluşturduğu bütçelerin konser, yardım vesaire nedenlerle heba edilmesine, israf edilmesine göz yumamayız, müsaade edemeyiz. İktidar-muhalefet ayrımı gözetmeksizin bütün belediyeler denetlenmelidir. Mevcut yasaların yeterli olmadığı durumlarda da gerekli düzenlemeler ivedilikle yapılmalıdır.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; konuşmamın bundan sonraki bölümünde toplumumuzun farklı kesimlerinden gelen talepleri dile getirmek istiyorum. Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli'nin de belirttiği gibi, uzman jandarmalarımızın okullarında geçen bir yıllık süre fiilî hizmetten sayılmalı ve bu mesele kalıcı olarak çözülmelidir. Güneydoğuda terör mücadelesinde yaralanan fakat Sosyal Güvenlik Kurumunun 1053 sayılı Nizamnamesi'nde uzuv kaybı şartı olduğu için gazilik haklarından yararlanamayan vatandaşlarımız vardır. Tıpkı 15 Temmuz gazilerinde olduğu gibi uzuv kaybı şartının kaldırılarak terör mücadelesinde yaralanan Millî İstihbarat Teşkilatı mensupları, polis, asker, güvenlik korucusu gibi terörle mücadelede yaralanan vatandaşlarımıza da gazilik hakları yapılacak düzenlemeyle verilmelidir.
Ülkemizde toplam doğurganlık hızı nüfusun kendini yenileme eşiği olan 2,1 seviyesinin altına inerek 1,51'e düşmüştür. Bu durum Türkiye açısından varoluşsal bir tehdit olarak algılanmaktadır.
2025 yılının Aile Yılı olması nedeniyle ailenin güçlendirilmesi adına kadın vatandaşlarımızın da sigorta başlangıcından önceki yaptığı doğumları borçlanma hakkı yasal olarak düzenlenmelidir. Ayrıca bu düzenleme yapıldığında Sosyal Güvenlik Kurumumuza prim ödemesi yapılacağından ek gelir de sağlanmış olacaktır.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; iş yerinde mesai içinde ya da mesai dışında geçirilen iş kazaları sonucu hastanede yapılan ayakta basit tıbbi müdahale ile istirahat raporu gerektirmeyen vakalarda işveren tarafından SGK'ye bildirim yükümlülüğü kaldırılmalıdır çünkü işçi hastaneye gittiğini işverene söyleme gereği duymadığı gibi iş yerinde çalışmaya da devam ettiğinden işverenin haberi olamamaktadır ancak işveren SGK'ye bildirimde bulunmadığından ağır idari para cezasıyla karşı karşıya kalmaktadır.
Yine, BAĞ-KUR'lu sigortalılarımızın emekli olurken şu an uygulanan 9000 prim ödeme gün sayısı 7200 prim ödeme gün sayısına düşürülmelidir.
Gelişmişlik endeksi düşük olan 51 ilimize daha önce verilen yaşlılık ve ölüm sigorta primlerinde 6 puanlık indirim sağlayan bölgesel teşvikin tekrar uygulamaya konulması özel sektör açısından isabetli olacaktır. İstihdamın önünü açan teşviklerin çoğunun süresi dolmuştur. İstihdam artışlarını destekleyen 6111 sayılı Kanun'la düzenlenen kadın, genç ve mesleki yeterlilik belgelerine göre uygulanan teşvikler etkisini önemli ölçüde kaybetmiştir. Bu kanunda esneklik sağlayacak yeni bazı düzenlemeler yapılması elzem hâle gelmiştir. Diğer taraftan, ilave istihdam teşvik uygulaması ülkemizde çok ciddi manada istihdam artışı sağlamıştır.
Engelli ve eski hükümlü istihdamını da önemsiyoruz. Özel sektörde inşaat sektörü gibi tehlikeli iş yerlerinde engelli yerine eski hükümlü istihdamının kabul edilmesi mağdur bir kesime iş imkânı sağlayacaktır.
Sözleşmeli uzman er ve erbaşların on ya da on beş yıl görev yaptıktan sonra kamuda istihdam edilmeleri sağlanmalıdır. Tıpkı engelli vatandaşlarımızda özel sektördeki firmaların çalıştırdıkları kişi oranına göre engelli istihdam zorunluluğu olması gibi sözleşmeli er ve erbaşlarımızın da belediyelerde zabıta olarak görev almalarının önü açılmalıdır. Örneğin, 10 zabıtası olan bir belediyenin en az 1 uzman er veya erbaştan zabıta alması, 50 zabıtası olan belediyelerin yüzde 10 uzman er veya erbaşı istihdam etme zorunluluğu değerlendirilmelidir.
Yine, görevden ayrılan İŞKUR müdürlerinin görevlerinin sona ermesi hâlinde istihdam uzmanı olmaları sağlanmıştır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
NACİ ŞANLITÜRK (Devamla) - Bitiriyorum Sayın Başkan.
BAŞKAN - Sayın Şanlıtürk, tamamlayın lütfen.
NACİ ŞANLITÜRK (Devamla) - Ancak mahkemece iptal edilen bu konu da mağduriyete sebep olmuştur. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığımızca yapılacak düzenlemeyle bu mağduriyet de giderilmelidir.
Milliyetçi Hareket Partisi olarak kanun teklifini destekleyeceğimizi belirtiyorum. Bu vesileyle Genel Kurula tekrar saygılarımı sunuyorum. (MHP ve AK PARTİ sıralarından alkışlar)