GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Balıkesir Milletvekili Turhan Çömez’in yaptığı açıklamasındaki bazı ifadelerine ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:3
Birleşim:44
Tarih:07.01.2025

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Kars) - Şimdi, aynı ezberler, aynı cümleler, aynı retorik ve farklı bir sonuç bekleniyor; gerçekten anlamakta güçlük çekiyoruz. Sayın Çömez'in ilk söyledikleri... Yani son söyledikleri "Barış istiyoruz, kardeşlik istiyoruz." ilk söylediklerini dışlıyor, ilk söyledikleri son söylediklerini dışlıyor.

Şimdi, ülkede bir sorun var mı? Var.

ŞENOL SUNAT (Manisa) - Algılamada hata var.

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Kars) - Adı ne? Adı Kürt sorunu. Peki, bu Kürt sorunu bir sonuç mu? Bir sonuç, değil mi? Yüzyıllık Türkiye Cumhuriyeti devletinin demokratik olmaması, tekçi bir yapıda olması nedeniyle ortaya çıkmış bir sorun. Son kırk beş yılı çatışmalı geçmiş; 50 bin insanın, yurttaşın yaşamına mal olmuş; dünya kadar ekonomik, politik, toplumsal maliyetleri olan bir sorundan bahsediyoruz. Ha "Bu sorun bir kırk yıl daha devam etsin, bir 50 bin insanımız daha ölsün." deniliyorsa bence çıksınlar bunu açık ve net bir şekilde söylesinler. Yok, gerçekten barış isteniliyorsa, kardeşlik isteniliyorsa bu, bu dille olacak bir şey değil.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

ŞENOL SUNAT (Manisa) - Sizin amacınız farklı.

BAŞKAN - Sayın Koçyiğit, lütfen tamamlayın.

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Kars) - Aynı hoşgörüyü bana da göstereceğinizi düşünüyorum Sayın Başkan.

Şimdi, çok açık ve net. Bir örgüt var değil mi? Var. Örgütün de lideri var mı? Var. Şimdi, elinde silah tutanın, kırk yıldır bu süreci yürütenin... Gerçek anlamda bir demokratik dönüşüm, yasal ve anayasal bir çerçeve ortaya konulduktan sonra, Kürt halkının eşitlik, özgürlük talepleri karşılandıktan sonra, gerçek anlamda demokratik cumhuriyetin inşası sağlandıktan sonra bu sorunu köklü bir şekilde gündemimizden çıkarmak gibi bir seçenek var mı? Var. Peki, bunun yolu ne? Bunun yolu en nihayetinde muhataplarla görüşmek değil mi?

Şimdi, burada dünya kadar laf söyleniyor; gerçek anlamda söyleyelim, çok incitici, ben bu sözlere cevap vermek istemiyorum ama burada söylenen her sözden milyonlarca insanın incindiğini Sayın Çömez'in bilmesi gerekir, bunu dikkate alması gerekir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Koçyiğit, tamamlayın lütfen.

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Kars) - Bunun sorumluluğuyla burada cümle kurması gerektiğinin, her bir milletvekilinin bu sorumlulukla burada cümle kurması gerektiğinin altını tekrar çiziyoruz.

Eğer gerçekten menzilimiz, varacağımız yer barışsa, gerçekten demokratik bir ülke kurmak istiyorsak, gerçekten bu ülkede eşit, özgür ve birlikte yaşamak istiyorsak bunun yolunu ve yöntemini bulacağız. Eleştirileri dinlemeye hazırız dedik, önerileri dinlemeye hazırız dedik ama yeniden, kırk yıldır aynı ezberle, aynı zehirli dille sürece yaklaşmanın hiç kimseye bir faydası yok.

Bu arada, cumhuriyeti bir parantez olarak görmüyoruz, bin yıllık bir tarihten bahsediyoruz, bu bin yıllık tarihin son yüz yılının sorunlu geçtiğinden bahsediyoruz; cumhuriyetin demokratikleşmesinden, Kürt halkının haklarının tesis edilmesinden bahsediyoruz yani bahsettiğimiz, bir parantezi kapatmak değil, bir cumhuriyeti paranteze almak değil; demokratik olmayan, bu ülkede yaşayan halkların, inançların kendini içinde hissetmediği sistemi demokratikleştirmekten bahsediyoruz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Koçyiğit, mikrofonu son defa açıyorum.

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Kars) - İşte, Meclis bunun için var. Bugün, biz siyaset kurumuyuz, biz milletvekiliyiz, biz acıların üzerinde tepinemeyiz; çok açık ve net. Sayın Sırrı Süreyya Önder demişti, helva başkasının evinde kavrulunca kokusu hoş, tadı güzel olur; bu ülkede milyonlarca insanın evinde helva kavruluyorsa bu sorun nedeniyle, artık buna "Dur!" demenin zamanı gelmiştir. Herkesin elini vicdanına koyacağı, herkesin bu sorunu kalıcı bir şekilde çözmek için söz söyleyeceği, sözünü eyleyeceği, sorumluluk alacağı bir tarihsel dönemdeyiz. Çok rahat, dışlamak çok rahat, çözümsüzlüğü dayatmak çok rahat, "Devam etsin." demek çok rahat; zor olan, barış istemek; zor olan, barışa aklımızı yatırmak; zor olan, çözümde ısrar etmek. İşte, biz o zorda ısrar ediyoruz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Kars) - O zorda ısrar etme çağrısını bütün milletvekillerine ve bütün Meclise de yapıyoruz.

Teşekkür ederim. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar)