GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Yeni yıla, heyetlerinin 28 Aralık’taki İmralı ziyaretine ve yayınlanan deklarasyona ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:3
Birleşim:44
Tarih:07.01.2025

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Kars) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Yeni bir yılın ilk Genel Kurul günündeyiz, ben de bütün Türkiye halklarının yeni yılını buradan tebrik ediyorum. Yeni yılın gerçekten barışa, eşitliğe, özgürlüğe ve demokratik cumhuriyetin inşasına vesile olmasını temenni ediyorum.

Tabii, tarihsel bir eşikten geçiyoruz, 2024 yılının son günleri oldukça hareketliydi, 28 Aralık tarihinde neredeyse on yıl aradan sonra ilk defa heyetimiz İmralı'ya gitti ve orada Sayın Öcalan'la bir görüşme gerçekleştirdiler. Bu görüşmenin ardından kamuoyuna deklare edilen 7 maddelik bir deklarasyon yayınlandı, ki bunun içeriğinin bütün Türkiye halklarına bir davet, aslında bütün Meclise bir davet olduğunu ve bir sorumluluk yüklediğini, barış ve çözüm için bir sorumluluk yüklediğini de ifade edelim. Bizler de farklı siyasi partilerden milletvekilleriyiz ve Mecliste bir arada bulunuyoruz. Bu Parlamentonun çatısı altında bulunan her bir milletvekilinin de aslında çözüm ve barış için sorumluluk alması gerektiğinin ve sorumlu davranması gerektiğinin de altını çizmek istiyorum.

Bugün her zamankinden fazla İmralı kapılarının açılması, Sayın Öcalan'la diyalog yollarının geliştirilmesinin hem Türkiye halklarının hem de bölge halklarının yararına olacağını ifade etmek gerekiyor. Gerçekten Kürt sorununun demokratik çözümü, Türkiye'nin demokratikleşmesi; eşit, özgür ve demokratik bir yaşamın sağlanmasının kapısı aralanmış ve tarihî bir fırsat da önümüze çıkmış durumda. Yeniden bu tarihî fırsatın akamete uğramaması ve gerçek anlamda çözüm ve barışın engellenmemesi adına herkesi sorumlu davranmaya davet ettiğimizi de ifade edelim. Nasıl bir sorumluluktan bahsediyoruz? Öncelikle aslında dilin değişmesi, dilin dönüşmesinden bahsediyoruz. Bu sorumluluğun ilk adımı olarak gerçekten inkârcı, yok sayıcı ve tehditkâr bir dil yerine barışa, özgürlüğe, eşitliğe dayalı bir dilin bütün ülkeye ve kamuoyuna egemen olması gerektiğini savunuyoruz. DEM PARTİ olarak bu çağrıyı tabii ki sadece politik değil, toplumsal bir sorumluluk olarak da ele alıyoruz ve aynı zamanda tüm Meclisi ve Türkiye halklarını da aynı sorumluluğu paylaşmaya da davet ediyoruz. Türkiye'nin demokratikleşmesi, Kürt meselesinin demokratik yollarla çözülmesi hepimizin ortak meselesidir, bu noktada tüm siyasi partilerin bu tarihî fırsatta gerçek anlamda elini taşın altına koyması ve eşit duyarlılıkla sürece yaklaşması gerektiğinin de altını çizmek istiyorum. Bu, bizim açımızdan sadece siyasi bir çözüm değil, aynı zamanda toplumsal bir ihtiyaçtır ve bu toplumsal ihtiyacın da ertelenmemesi gerektiğini yanı başımızdaki yakıcı gelişmeler de bize açık ve net bir şekilde göstermiştir.

Sayın Öcalan'la yapılan görüşmede ortaya koyduğu 7 maddelik deklarasyonu bugün Meclisin ilk günü olması vesilesiyle buradan da paylaşmak istiyorum: "Kürt-Türk kardeşliğini yeniden güçlendirmek tarihî bir sorumluluk olduğu kadar tüm halklar için de kader belirleyici bir önem ve aciliyet kazanmıştır. Sürecin başarısı için Türkiye'deki tüm siyasi çevrelerin dar ve dönemsel hesaplara takılmadan inisiyatif alması, yapıcı davranması ve pozitif katkı sunması elzemdir, bu katkıların en önemli zeminlerinden biri şüphesiz Türkiye Büyük Millet Meclisi olacaktır. Gazze ve Suriye'de yaşanan hadiseler göstermiştir ki dışarıdan müdahalelerle kangrenleştirilmeye çalışılan bu sorunun çözümü artık ertelenemez bir hâl almıştır, bunun ciddiyetiyle doğru orantılı bir çalışmayı başarıya ulaştırmak için muhalefetin de katkı ve önerileri değerlidir."

YÜKSEL SELÇUK TÜRKOĞLU (Bursa) - Tebrik ediyorum yani bebek katilinin mesajını okuttunuz ya burada helal olsun!

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Kars) - "Sayın Bahçeli'nin ve Sayın Erdoğan'ın güç verdiği yeni paradigmaya ben de pozitif anlamda gerekli katkıyı sunacak ehil ve kararlılığa sahibim."

YÜKSEL SELÇUK TÜRKOĞLU (Bursa) - Bizde bebek katiline "bebek katili" denir. O, bebek katilidir, istediği kadar okuyun.

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Kars) - "Heyet bu yaklaşımımı gerek devletle gerekse siyasi çevrelerle paylaşacaktır. Bunlar ışığında gereken pozitif adımı atmaya ve çağrıyı yapmaya hazırım."

YÜKSEL SELÇUK TÜRKOĞLU (Bursa) - Ayıptır!

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Kars) - "Bütün bu çabalarımız, ülkeyi hak ettiği düzeye taşıyacak, aynı zamanda demokratik bir dönüşüm için de çok kıymetli bir kılavuz olacaktır. Devir Türkiye ve bölge için barış, demokrasi ve kardeşlik devridir."

MEHMET RÜŞTÜ TİRYAKİ (Batman) - Bir dinleyin.

YÜKSEL SELÇUK TÜRKOĞLU (Bursa) - Okuyorsunuz zaten, ben de söylüyorum.

MEHMET RÜŞTÜ TİRYAKİ (Batman) - Saygılı olun.

YÜKSEL SELÇUK TÜRKOĞLU (Bursa) - Kürsüde de söyleyeceğim, bütün millet de duyacak!

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Kars) - Evet, devir Türkiye için de bölge için de demokrasi, kardeşlik devridir ve bu devirde herkesin emeğine, herkesin katkısına, herkesin yapıcı eleştirisine, herkesin önerisine yer olduğunu bizler de buradan, Meclis çatısı altından ifade etmek istiyoruz. Bu süreçte hiç kimsenin kendisini dışında hissetmeyeceği, Meclisin gerçekten tarihî olan bu süreçte rol alacağı bir eşikteyiz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

YÜKSEL SELÇUK TÜRKOĞLU (Bursa) - Allah'a şükür, milletin verdiği yetkiyi hakkıyla kullanacağız.

BAŞKAN - Lütfen tamamlayın Sayın Koçyiğit.

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Kars) - Her bir milletvekili arkadaşımı, her bir siyasi partiyi, her çevreyi bu sürece pozitif katkı koymaya, eleştirilerini, önerilerini en demokratik zeminde dile getirmeye; süreci akamete uğratmamak, ülkede akan kanı durdurmak, gerçek bir demokrasiyi tesis etmek ve ortak gelecekte, ortak vatanda, ortak bir gelecek tahayyülünü geliştirmek için de pozitif katkıya davet ettiğimizi ifade etmek istiyorum.

Genel Kurulu selamlıyorum.

Teşekkür ederim Sayın Başkan. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar)