GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Devlet Memurları Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:42
Tarih:25.12.2024

ERSİN BEYAZ (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

12'nci maddede düzenlenen Devlet Denetleme Kurulu 1980 darbesinden sonra Millî Güvenlik Konseyi ve Danışma Meclisi tarafından kurulan bir kurumdur. Devlet Denetleme Kurulunun yapısı, 2017 Anayasa değişikliği sonrasında partili Cumhurbaşkanlığı sistemiyle tekrar düzenlenmiştir. Başkan ve üyeleri Cumhurbaşkanı tarafından atanan Kurul, yargı organları görev alanı dışında kalacak şekilde idarenin hukuka uygunluğu konusunda işleyişin düzenli, verimli bir şekilde yürütülmesinde gerekli inceleme ve denetlemeleri yapmaktadır. Gerekirse araştırma yaparak kamu kurum ve kuruluşlarını, yine, bu nitelikte olan meslek kuruluşlarını, kamuya yararlı dernek ve vakıfları incelemeye tabi tutabilmektedir.

AK PARTİ bu düzenlemeyle Devlet Denetleme Kurulunun yaptığı denetlemelerde görev alan personele görevden uzaklaştırma tedbirini getirmek istiyor; Anayasa Mahkemesi ise tedbirin uygulanabileceği hükmünü iptal ediyor. Anayasa Mahkemesinin iptal gerekçesinde kamu makamlarının keyfî müdahalelerin önüne geçmek için Anayasa madde 33'ü gerekçe sunduğunu biliyoruz. Peki, Cumhurbaşkanı kararıyla düzenlenemeyecek ve yasak olan bir kuralı ısrarla neden ihlal ediyorsunuz? "Anayasa'yı, kanunu tanımayız, istediğimiz kararı Sayın Erdoğan'ın bir imzasıyla çıkarırız." ısrarından neden vazgeçmiyorsunuz? Söz konusu Anayasa Mahkemesi iptal kararına göre, görevden uzaklaştırma tedbirinin uygulanması mümkün değilken şimdi bu durumu kanuni bir düzenleme hâline getiriyorsunuz. Ne hikmetse kamu hizmetlerinin gerekleri yönünde görevi başında kalmasında sakınca olan personeli siz belirliyorsunuz. Hakkında uzaklaştırma ve tedbir uygulanacak kamu bürokratının, memurun atamasını da yirmi iki yıldır liyakate bakmaksızın siz yapıyorsunuz. Elinizdeki pervasız yetkinin doğru mahiyette kısıtlanmasına bile tahammül edemiyor, Anayasa Mahkemesinin kararını yok sayarak kanunun arkasından dolanıyorsunuz. 1980 darbesinden sonra bile görevden uzaklaştırma yetkisi Anayasa ve kanunlara dâhil edilmemişken Cumhurbaşkanı kararıyla düzenlemeye çalışmanın, iptal kararından sonra ısrarla Meclise getirmenin anlamı nedir? Biz İYİ Parti olarak artık bu ülkede hukukun üstünlüğünün yerleşmesini istiyoruz. Devlet Denetleme Kurulunun denetim faaliyeti idari vesayet denetimi çerçevesinde sınırlı olmalıdır. Görüştüğümüz kanun teklifinde görevden uzaklaştırma işlemine karşı idari ya da yargısal denetim de yok. Böyle bir durumda idarenin keyfî tutumu, siyasallaşması kime şikâyet edilecektir? Devlet Denetleme Kurulunun siyasi baskı aracı olarak kullanılmasına müsaade edemeyiz, buna sessiz kalamayız; bu yanlıştan dönülmelidir. Yirmi iki yıldır her alanda vesayete karşı çıktığını iddia eden AK PARTİ iktidarı, Devlet Denetleme Kurulunun siyasallaşmasının önüne geçmelidir.

Değerli milletvekilleri, merkez kariyer uzmanlarının ücret ve ek ödemeleriyle alakalı talepleri var. Unutmayalım ki bir meslek mensubunun etkin ve verimli çalışabilmesi için çalışma şartlarının özendirici ve teşvik edici olması gerekir. Devlete ve millete hizmet etmeyi kendilerine düstur edinen, ülkenin her köşesinde büyük özveriyle çalışan kamu denetim elemanları ve merkez kariyer uzmanlarının özlük ve diğer sosyal hakları konusunda kamu vicdanını yaralayacak şekilde haksızlığa maruz bırakıldıklarını biliyoruz. Geçen haftalarda dile getirdiğim SGK çalışanlarını da bu kapsamda değerlendirmeliyiz. Kamu yönetimimizin nitelikli insan kaynağı gücünü oluşturan kamu denetim elemanları, merkez kariyer uzmanları ve SGK denetmenleri kamu kurumlarına ait görev ve yetkiler kapsamında idari ve teknik süreçlerin tamamında etkin rol üstlenmektedir. Kamudaki etkinlikleriyle temsil kabiliyetleri doğrultusunda istihdam edilen ve kamusal hafızanın oluşmasında büyük öneme sahip olan kamu denetim elemanlarımız, kariyer uzmanlarımız ve SGK denetmenlerimizin eksiklerini tamamlamalıyız. Kamuda köklü bir reformu devletimiz hak etmekte ancak AK PARTİ iktidarı yamalı bohçaya çevirdiği devlet idaresinde her yıl farklı sorunları açmaya devam etmektedir.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)