| Konu: | Balıkesir'in Karesi ilçesinde mühimmat üreten fabrikada yaşanan patlamaya, Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanesinden havalandıktan sonra hava şartları nedeniyle düşen helikoptere, Ankara Milletvekili Murat Emir'in yaptığı açıklamasındaki bazı ifadeleri ile Diyarbakır Milletvekili Ceylan Akça Cupolo'nun yaptığı gündem dışı konuşmasındaki bazı ifadelerine ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 41 |
| Tarih: | 24.12.2024 |
ÖZLEM ZENGİN (İstanbul) - Teşekkür ediyorum.
Sayın Başkanım, çok değerli milletvekilleri; ben de Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. Hayırlı, iyi ve faydalı bir hafta olmasını temenni ediyorum.
Bugün, tabii, güne başladığımızda bütün Türkiye'yi yasa boğan, Balıkesir Karesi ilçesinde mühimmat üreten fabrikada ortaya çıkan patlama neticesinde 12 insanımız hayatını kaybetti. Yaralılarımız var, sayıları 4-5 olarak söyleniyor ama önemli olan yaralılarımızın var olması -bir çalışan şehit olarak telakki ediyorum onları- son derece önemli. Bölgeye İçişleri Bakanımız, Çalışma Bakanımız, Millî Savunma Bakanımız intikal ettiler. Konuyla ilgili olarak çok daha detaylı bir çalışma yapılacaktır; hem adli soruşturma yapılacaktır hem de muhakkak surette iş güvenliği uzmanları konuya dair raporlarını, değerlendirmelerini hazırlayacaklardır, ben de arkadaşlarıma katılıyorum.
Tabii, bu arada baktım, hakikaten iş kazalarında, Avrupa Birliği ülkeleri arasında Fransa mesela 2016'dan itibaren 1'inci sırada. Avrupa ülkeleri arasında Türkiye de belli zamanlarda öne çıkmış olmakla beraber, bakıldığı zaman Avrupa'da da son derece önemli ülkelerin Fransa'nın, İtalya'nın, Almanya'nın zaman zaman insan kaybında, işçi kaybında 1'inci olarak öne çıktığını görüyoruz.
MURAT EMİR (Ankara) - Rakamların kaynağını paylaşın, biz de teyit edelim.
ÖZLEM ZENGİN (İstanbul) - Şimdi, diğer konu, Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanesinden bir helikopter havalanıyor ve maalesef, hava şartları nedeniyle helikopterin düşmesi neticesinde pilotlardan Tamer Gönül, Bayram Çiçek, doktorlarımızdan Cengiz Coşkun ve sağlık personeli Selçuk Saykal hayatını kaybediyorlar, vefat ediyorlar. Sayın Murat Emir'in konuya dair söylemiş olduğu meseleyi muhakkak inceleyelim, araştıralım ama her konunun altında böylesine bir bityeniği aramak da biraz tuhaf geliyor Sayın Emir ama ben hassaten ilgileneceğim, sorularınızı önemsiyorum, bunları ciddiye alacağız, bakacağız. Ayrıca, bu ülkenin bakanına kullandığınız ifadeyi de çok yakışıksız buluyorum yani sizin böyle bir şey söylememeniz lazım. İşini yapmasıyla alakalı bir kriter ortaya koyabilirsiniz -bilerek telaffuz etmiyorum kullandığınız ifadeyi- ama böyle bir ifade kullanmayı Türkiye Cumhuriyeti'nin bakanına çok saygısızlık olarak görüyorum yani bunu söylemeden de meseleyi söyleme kabiliyetimiz olduğu kanaatindeyim.
Şimdi, gelelim diğer bir konuya. Doğrusu, tabii, Genel Kurul çok boşken yapılan bazı konuşmalarda çok ağır ifadeler kullanılıyor. Ben güne böyle bir tartışmayla başlamak istemiyorum ama önce şu cümleyi bir okumak istiyorum, DEM Milletvekili Ceylan Akça Cupolo'nun yaptığı konuşmasından bir cümle okuyacağım; daha uzun ama cümlesi şöyle Diyarbakır Vekili olarak: "Bizim topraklarımızın üstüne baraj kurup sonra o barajdan edindiğiniz elektriği bize fahiş fiyatla satmak sizin hakkınız değil." Devam ediyor: "Topraklarımızı kuraklaştırdınız, çiftçilerimize yoğun elektrik faturaları verdiniz. Onu yapmak, bunu yapmak falan sizin haddiniz değil." gibi ifadeler söylüyor.
Şimdi, bir defa bu "toprağımız" yani "bizim toprağımız" ifadesi nedir? Diyarbakır nerede yani? Diyarbakır Türkiye Cumhuriyeti'nin bir ili değil mi, yeri mi değişti? (DEM PARTİ sıralarından gürültüler) Yani neyi gayet iyi söylediğinizi vatandaşlarımız anlıyor.
Şimdi, devam ediyorum, değerli arkadaşlarım, GAP projesinde şu ana kadar harcanan rakamlar hakikaten dudak uçuklatıyor; 25 milyar dolar harcamış Türkiye bugüne kadar. Adıyaman, Batman, Diyarbakır, Gaziantep, Kilis, Mardin, Siirt, Şanlıurfa ve Şırnak illerimizde, 9 ilde 75 bin kilometrekarede sulama yapılıyor ve Atatürk Barajı, Hancağız Barajı, Göksu Barajı, Dumluca Barajı da bunların üzerinde.
Şimdi, tarımsal sulamalarla ilgili olarak Tarım Bakanlığının yüzde 30 oranında destekleri var ama daha önemlisi, bütün Türkiye'de tüm vatandaşlarımızın elektrik faturasının yüzde 65'i zaten sübvanse ediliyor. Şimdi, bu lafları, bu cümleleri söylerken bu lafların nereye gittiğini düşünmek lazım. Bunları, tabii, genel bir konsept içerisinde kullanıyorsunuz. Bunların içerisinde, baktığınızda... Yani ne yapalım, Türkiye'yi de böyle sizin kafanızdaki gibi her şeyi parçalı mı algılayalım? Biraz evvel Grup Başkan Vekiliniz bütüncül bir yaklaşımdan bahsediyor ta Suriye için, Suriye için telakki ettiğiniz şeyi Türkiye için düşünmüyorsunuz yani ne hikmetse. Buradan o...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ÖZLEM ZENGİN (İstanbul) - Son cümle...
BAŞKAN - Sayın Zengin, lütfen tamamlayın.
ÖZLEM ZENGİN (İstanbul) - Ben şunu söyleyeyim: Türkiye'ye dair bölücü ifadeler kullanmaya, Türkiye'de böylesine ayrıştırıcı bir dil kullanmaya da ben sizin haddinizin olmadığını bir kez daha ifade etmek istiyorum.
Teşekkür ederim.