| Konu: | Konya'da yaşamını yitiren üniversite öğrencisi Eren Peker'e ve Boğaziçi Üniversitesine kayyum atanmasına ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 35 |
| Tarih: | 15.12.2024 |
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Kars) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Burada, Millî Eğitim ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının bütçesini konuşuyoruz.
Şimdi Konya'dan gelen bir haberi burada Meclisle paylaşmak istiyorum: Konya'da Eren Peker isimli bir üniversite öğrencisi mobilya ve dekorasyon bölümünde okuyordu ama ne yazık ki o da bu ülkedeki milyonlarca öğrenci gibi yoksulluk nedeniyle çalışmak zorunda kaldı. Taksi şoförlüğü yapıyordu ve müşterisini bıraktıktan sonra çıkan kavga sonucunda da bıçaklandı; hastaneye kaldırıldı, ne yazık ki Konya Şehir Hastanesinde yaşamını yitirdi. Eren Peker'in babası yıllar önce yaşamını yitirmişti; bir ailenin bir çocuğuydu, annesi onu zor koşullarda yetiştirmiş ve üniversiteye göndermişti ama ne yazık ki Millî Eğitim Bakanlığının ve AKP Hükûmetinin eğitim politikaları nedeniyle, gerçek anlamda öğrencileri desteklememesi nedeniyle çalışmak zorunda kaldı ve bugün de yaşamdan koparıldı. Bu durumun böyle binlerce örneği olduğunu ifade etmek istiyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Kars) - Tamamlıyorum.
BAŞKAN - Lütfen tamamlayın Sayın Koçyiğit.
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Kars) - Diğer bir mesele: Şimdi, burada Sayın Yusuf Tekin, Sayın Bakan oturuyor. Biz buradan şunu söyleyelim: Bin haftadan fazla bir süredir Boğaziçinde devam eden bir direniş var. Ne için? Kendileri oraya kayyum atadığı için. Bu ülkenin en nitelikli üniversitesine kayyum atadılar, oradaki akademik kadroyu tırpanladılar ve hâlihazırda üniversitenin özerkliği ve bilimsel üretiminin önüne geçecek dünya kadar da çalışma yapıyor kendileri. Soru önergesi verdim, soru önergeme genelgeçer cevaplar ve mevzuat dışında bir yanıt oluşturamamış kendisi.
Biz yağmurda, çamurda, karda, yaz kış demeden; bilimsel özerklikleri, üniversite hakları ve atanan kayyum rektörünü protesto etmek için orada nöbet tutan bütün Boğaziçili akademisyenleri buradan, Meclisten, Genel Kuruldan selamlıyoruz. Onların mücadelesi, sadece Boğaziçinin mücadelesi değil bu ülkede bilimsel, özerk, ana dilinde eğitim mücadelesi açısından simge bir mücadeledir. Türkiye halkları adına bir direniş ortaya koyuyorlar, bu direnişi buradan selamladığımı ifade etmek istiyorum. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar)