GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2023 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin 4'üncü Tur Görüşmeleri münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:33
Tarih:13.12.2024

DEM PARTİ GRUBU ADINA BURCUGÜL ÇUBUK (İzmir) - Değerli arkadaşlar, merhaba.

Öncelikle, bazen tek haber alma kanalı TBMM TV olan hapishanelerdeki tutsakları, devrimci tutsakları, sosyalistleri, yurtseverleri saygıyla selamlamak istiyorum. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar) Teşekkürler.

Ben Kapadokya ve Uludağ Alan Başkanlıkları üzerinde konuşacağım ve açıkçası, günlerdir burada arkadaşlarımızın anlattıkları tablolardan güzel örnekler olduğunu düşünüyorum. Bu Alan Başkanlıklarının kuruluşları, faaliyetleri, tamamı her alana nasıl rantla bakıldığının, her şeyin nasıl rant için tahrip edildiğinin, soylulaştırma projelerinin, nasıl servet biriktirmenin aracı olarak tariflendiğinin güzel örnekleri. Örneğin, Uludağ Alan Başkanlığı 26 Ocak 2023 tarihinde kurulmuş ve ne olmuş? Alan Başkanlığı kurulduktan altı ay sonra 2 bin hektar alan millî parktan çıkarılıp Alan Başkanlığına devredilmiş ya da Kapadokya Alan Başkanlığına baktığımızda, 2019'da kurulmuş... Bakın, Kapadokya Alan Başkanlığının faaliyeti temelde Kapadokya'yı korumak olmalı. Bu, korunan peribacaları, yıkılıyorlar.

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Kars) - Bakana göster.

BURCUGÜL ÇUBUK (Devamla) - Bakan Bey, gittiniz mi, Kapadokya'yı gezdiniz mi? Çünkü asgari ücretle geçinen halkımız Kapadokya'ya gidemiyor yani İç Anadolu'da bir yere otobüse binip gidemiyor. Bakın, Kapadokya'da çok ünlü, tüm dünyadan gelirler; bu uçan balonların resmini görüyor insanlar, gidip şunu izleyemiyor asgari ücretle geçinenler. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar) Fakat bu Alan Başkanlıklarına, Bursa'da Uludağ Alan Başkanlığına, Nevşehir'de Kapadokya Alan Başkanlığına bütçeler ayrılıyor. Bu Alan Başkanlıkları bu alanların korunmasına dair hiçbir şey yapmamış, buralar ranta açılmış. Eğer halkın tepkisi olmasa peribacalarının üzerine oteller dikecekler. Geçtiğimiz günlerde gördük, izinsiz reklam filmi çekimi yine halkın tepkisiyle engellendi; o peribacalarını ne hâle getirdiler, onun resmini artık getirmedim, kendiniz bulun, eğer haberiniz olmadıysa kendiniz bulun artık onu, mahvedilmiş peribacaları. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar) Bunlar sadece size ait değil, bunlar dünya mirası, bunlar doğanın ürettiği, hava şartlarının ürettiği, canlıların yaşadığı alanlar ve yok ediyorsunuz. Misalen, Uludağ Millî Parkı sınırları içerisinde yaşayan ayılar, bu sevgili ayılar mahvedilen iklim nedeniyle artık kış uykusuna da yatamıyorlar ve bu ayılar Millî Park içinde dolaşıyor diye "Ayı tehlikesi." diye haberler yapılıyor. Daha bu gece hayvan katliamının yönetmeliği çıkmışken biz bunu önemsiyoruz. Bu, o millî parkta sözde "güvenlik" adı altında ayılara ne yapılacağını merak etmemize neden oluyor. Kısaca şunu söyleyebiliriz: Uludağ'da ayılardan, Dersim'de dağ keçilerinden elinizi çekin, artık onların yakasından düşün. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar)

Bu Alan Başkanlıkları da zarar ziyandan başka bir şey değil. Çok basit bir soru: Bunca milyonu, milyarı siz ne yaptınız? Bu Alan Başkanlıkları ne işe yaradı? Nereye gitti bu paralar? Bu millî parklar, korunması gereken alanlar neden yıkılıyor? Ya, şu resme bakıp gülebilir misiniz? Utanmayan var mı? Ben utanıyorum çünkü, peribacaları gelecekte sadece kitaplarda görülen yerler olacak. Bakın, deprem yıkmıyor burayı, doğa yıkmıyor, insanın müdahalesi, devletin müdahalesi yıkıyor, AKP iktidarının rantçılığı yıkıyor. Bu bir utancın vesikasıdır ama diyeceksiniz ki: "İftira!", diyeceksiniz ki: "Yaptıklarımızı görmüyorsunuz." diyeceksiniz ki: "Biz ne kadar ağaç diktik." onu diyeceksiniz, bunu diyeceksiniz, gerçeklerin üzerini sıvayamayacaksınız çünkü güneş balçıkla sıvanmaz, gerçekler illaki ortaya çıkar. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar)

Ya, bakın, bu alkışlar için planlama yapmıyoruz, öfkenin, isyanın tepkisini böyle gösteriyor bizim arkadaşlarımız. Hani bakanlarınız cevap veremeyince alkışlayıp destek atıyorsunuz ya, öyle bir şey değil. Yoldaşlığın; öfkede, isyanda, gelecekte ve umutta yoldaşlığın alkışları bunlar, sizinkinden çok farklı. Anlamasınız diye anlatayım dedim. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar) Kendi adıma da şunu söylemek isterim...

NİLHAN AYAN (İstanbul) - Biz birbirimize yoldaşız, sizinle yoldaş değiliz sadece.

LEYLA ŞAHİN USTA (Ankara) - Gerçeği...

BURCUGÜL ÇUBUK (Devamla) - Siz Grup Başkan Vekili olarak söz hakkı alıp konuşursunuz, olur mu. Buraya gelmiyor, buraya gelmiyor... Bakanlarınız gibi bizim insicamımız bozulmuyor çünkü biz anlattığımıza da hâkimiz, söylediklerinize de cevap verecek kudrete sahibiz. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar) Çünkü biz halkın içinden yaşayarak geldik.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun.

BURCUGÜL ÇUBUK (Devamla) - Anlatıyorsunuz ya "Yoksulları biz biliyoruz." diye. O yoksullar da biziz, o balonlara binemeyen de biziz, Nevşehir'e, Ürgüp'e, Uludağ'a kar tatiline gidemeyenler de biziz. Yaşadığı şehirlerde deniz göremeyen halkın içinden de gelen biziz. O nedenlerle, bu Alan Başkanlıklarına da karşıyız, bu halk düşmanı bütçenize de karşıyız. Valla varlığınıza bile karşıyız çünkü halk düşmanısınız.(DEM PARTİ sıralarından alkışlar)