GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İstanbul Milletvekili Özlem Zengin’in yaptığı açıklamasındaki bazı ifadelerine ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:3
Birleşim:11
Tarih:23.10.2024

TURHAN ÇÖMEZ (Balıkesir) – Çok teşekkür ediyorum Sayın Başkan. AK PARTİ'nin Sayın Grup Başkan Vekili birkaç önemli konuya temas etti, onunla ilgili değerlendirmeler yapmak istiyorum. Evet, bir kere burada bir komisyonun kurulması son derece doğru ancak bu komisyonun çok ciddi, disiplinli ve olması gerektiği gibi çalışması da son derece önemli. Tabiatıyla orada bizim vereceğimiz katkıların ihmal edilmemesi ve ortaya koyacağımız taleplerin üzerine ciddi olarak gidilmesi çok önemli, bunun bir altını çizmek istiyorum. İkincisi, zaten bir teftiş yapıldığından bahsediyor. Aslında tam da vahim olan şey bu. Yani teftiş yapılmış fakat gereği yapılmamış. O teftiş yapıldıktan sonra hastanelere gereği yapılmamış; yapıldıysa bu çocuklar niye ölmüş? Dün izah ettim buradan, bu çocuklar niye ölmüş? Ve bu çocukların ölüm sebebine baktığınız zaman neredeyse yüzde 90'ının aç bırakılarak öldüğünü gösteriyor. Bu raporu ben yazmadım. (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı) ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) – Lanet olsun! BAŞKAN – Buyurun, buyurun. TURHAN ÇÖMEZ (Balıkesir) – Sokaktaki birisi de yazmadı. Bu raporu sokaktan birisi yazmadı, Sağlık Bakanlığının teftiş heyeti yazdı. “Aç bırakılmış.” diyor, “Malnütrisyona uğramış.” diyor. Türkçesini söyleyeyim: Çocuk bir deri bir kemik bırakılmış. Niye böyle yaptıklarını da söyleyeyim: Çünkü Allah'ın her günü için devletten para almışlar. Peki, şunu soruyorum ben size: Ben altı ay önce yazdım bu Meclise, çocuklar ölüyor dedim, sadece onunla da kalmadım, SGK soyuluyor dedim. Bunlar biliniyorken bu rapor yazılmış, hem de bu raporu yazan Sağlık Bakanlığı. Bu rapor elinizdeyken niye hastanelerin üstüne gitmediniz? Niye diğer hastanelerle ilgili incelemeler yapmadınız? Başka çocuklar buraya hakikaten gerekli mi, gereksiz mi, neye göre yatırıldı, endikasyonları var mı? Neden buna bakmadınız ve hepsinden önemlisi niye bu hastanelerin SGK’yle sözleşmelerini feshetmediniz? Başka bir şey daha söyleyeyim ben size. Bakın, son derece vahim. (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı) TURHAN ÇÖMEZ (Balıkesir) – Bitireceğim Sayın Başkanım, çok önemli söyleyeceğim. BAŞKAN – Buyurun, buyurun. TURHAN ÇÖMEZ (Balıkesir) – Reyap Hastanesinin, Rumeli Üniversitesi Tıp Fakültesiyle anlaşması var yani orası aynı zamanda afiliye üniversite hastanesi. Burayı siz kalkmışsınız “bebek dostu hastane” ilan etmişsiniz, üniversite hastanesi yapmışsınız ve oradaki bu ölümlerin önüne geçemediğiniz gibi hiçbir tedbir de almamışsınız, uyarıya rağmen tedbir almamışsınız. Daha da vahimi, bakın, bir başka hastaneye SGK 100 lira ödüyorsa burası üniversite hastanesi olduğu için yüzde 30 daha fazla para ödemiş yani öldürülen bebekler için bu milletin cebinden yüzde 30 daha fazla para çıkmış. O da yetmemiş, bu hastaneye KDV indirimi verilmiş. Tabiatıyla ortada çok ciddi bir skandal var ve bunun üstüne samimiyetle hepimizin gitmesi lazım. Son bir nokta daha var, ona da müsaade ederseniz değineceğim. Özlem Hanım yine iki önemli konuya temas etti. Bir tanesi yabancı kontenjanından bahsetti. Bakın, bu bir skandaldır. Yabancı kontenjanı dünyanın hiçbir yerinde olmaz. Her yabancı gelir, sınavlara girer, eşit şartlarda, Türk doktorlarıyla aynı standartlarda... (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı) BAŞKAN – Evet, gündeme geçmemize de fırsat verelim. TURHAN ÇÖMEZ (Balıkesir) – Lütfen, bitireceğim, önemli Sayın Başkanım. BAŞKAN – Buyurun. TURHAN ÇÖMEZ (Balıkesir) - ...sınavlara girer ve geçtiği zaman gereği yapılır. Bunlar bu sınavlara eşit şartlarda girmiyorlar. Bir nokta daha, diyor ki: “YÖK onların diplomalarına onay verdi.” Allah aşkına, dünyanın neresinde böyle bir şey var? Siz bir ülkenin müfredatından geçmemişsiniz, dil sınavından geçmemişsiniz, yazılı sınavlarından geçmemişsiniz; sözlü sınavlarından geçmemişsiniz, YÖK oturmuş, önlerine konan diplomaya onay vermiş, ondan sonra “Diploması onaylanmış.” diyorsunuz. Bakın, bu büyük bir skandaldır, bu büyük bir skandaldır. Bizim hekimlerimiz, bu ülkenin en değerli 15 bin hekimi, en kıymetli, en donanımlı hekimleri yüzlerce sınavı geçerek yurt dışına gitti, çalışıyor. Biz yabancılara, Suriyelilere ne yaptık? “Gel kardeşim, ver diplomanı onaylayalım, yürü, git çalış.” dedik. Şimdi diyor ki AK PARTİ'nin değerli sözcüsü: “Bunlar sadece göçmen sağlığı merkezlerinde çalışıyor.” Bu da bir skandaldır. Biz ülke içinde ayrı gettolar mı oluşturuyoruz, ayrı yapılar mı oluşturuyoruz da onlara ayrı doktorlar tahsis ediyoruz. Tabiatıyla, neresinden bakarsanız bakın, topyekûn bir skandallar zinciridir. Teşekkür ederim.