GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Saadet Partisi Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:9
Tarih:17.10.2024

SAADET PARTİSİ GRUBU ADINA SEMA SİLKİN ÜN (Denizli) – Teşekkürler Sayın Başkan. Değerli milletvekilleri, millî ya da gayrimillî, sanal ya da gerçek, legal ya da illegal fark etmeksizin kumar illetinin toplumsal cazibesini ortadan kaldıracak, gençlerimiz arasındaki bu özendiriciliği giderecek çalışmaları yapmayı siz değerli milletvekillerimizin takdirine sunmak üzere huzurlarınızdayım. DDK’nin raporuna göre, 18 yaş altındaki gençlerin yüzde 30'a yakını şans oyunlarına yöneliyor. Önemli sivil toplum kuruluşlarımızın yayınladığı araştırmalar rakamların korkunç boyutuna dikkat çekiyor. Dünyadaki kumar gelirinin yüzde 2,5'inin, İsveçli sanal kumar şirketleri gelirlerinin dörtte 1'inin Türkiye'den elde edildiği bildiriliyor. Türkiye'de beş yıl önceki 2 milyon sanal kumar bağımlısının bugün 10 milyona ulaştığı ifade ediliyor. Bu rakamlar meselenin ciddiyetini gözler önüne seriyor. Türkiye’yi 85 milyonluk nüfusu ve genç potansiyeliyle bu konuda büyük bir para kaynağı olarak gören uluslararası dev şirketler milyarlarca dolarlık pastadan pay almak için büyük çaba sarf ediyorlar. İşin kara para tarafının devasa şekilde mafyatik networkü beslemesi de cabası. Gençlerimizin bağımlılık alanlarına yenilerini katmaktan devasa kara para networküne toplumsal finansörlük yapmaya, aile ve toplumu zedeleyen ve bugünlerde fazlasıyla hissettiğimiz cinnet hâllerine yaptığı etkiye kadar bu illetle mücadelede hem devletin hem Gazi Meclisimizin hem de sivil toplumumuzun omuzlarında büyük bir sorumluluk var. Maalesef Ceza Kanunu'muzda kumar oynamak değil, kumar oynanması için yer ve imkân sağlamak suç sayılıyor. Oysa kumar oynamayı kabahat, kumar oynanması için yer temin etmeyi suç sayan bir sistemde kumardan doğan toplumsal sorunları çözmenin imkânı yoktur. Meselenin “Vergisi az mı olsun, çok mu?” boyutu ise yarattığı devasa toplumsal sorunlar karşısında, devlet eliyle teşvik edilen ve sınırları çiğnenip küresel para aklama değirmenine su taşınarak yaratılan zincirleme reaksiyon karşısında devede kulaktır. Bu devasa sorunun hangi boyutuna değinsek bataklığın çeperinin daha da büyüdüğünü görüyoruz. Zannediyor musunuz ki bu durum yaşadığımız cinnet hâllerinden, vahşice yaşanan cinayetlerden, kokmasın diye burnumuzu çevirdiğimiz bataklık ikliminden bağımsızdır. Madem aileyi, toplumu, gençleri korumak istiyoruz, sanalına, gerçeğine bakmaksızın, hangi şirin sıfatlarla sunulduğuna bakmaksızın kumarın da bir bağımlılık olduğunu, başına "millî" ifadesi kondurduğumuzda zararının azalmadığını unutmamalıyız. Siz "at yarışı" "iddia" "piyango" dersiniz, toplum, alışkanlığını, elindeki cep telefonuyla bir tık ötedeki daha fazla umut vadeden haz ve imkânlara yöneltir. Değerli milletvekilleri, Anayasa'mızın gençleri korumakla yükümlü olduğumuzu bizlere hatırlatan maddeleri var. Kadim kültürümüz, kumarın ocakları söndürdüğünü ifade eden sözlerle dolu. Bu yüzdendir ki dinimiz "şeytan işi" "pislik" der ve terk edilmesini emreder. Biz ise maalesef, alınan vergi neden artırıldı, neden bilahare yarıya düşürüldü diye hayıflanmaktayız; şans oyunları yoluyla toplanan vergilerin imtiyazlı birilerinin cebine girmesini dert ediyoruz; vergisiyle, damgasıyla, puluyla meşru hâle getirilen bu illetle mücadele etmesini bekliyoruz bir de devletimizden. "Eğer yasaklanırsa daha cazip hâle gelir, kara ve sanal olan daha fazla bu işten istifade eder." demek, kendi beslediğimiz döngüye farkında olmadan kılıf bulmaktır. Mesela, bir başka bağımlılık olan uyuşturucu, acaba devlet eliyle vergisi belirlenerek belli oranda meşru hâle getirilse onunla mücadele etmek mümkün olur mu? Ne zamana kadar "özgürlük" "hak" kavramlarının ardına sığınarak toplumsal illetlerle gerçek mücadeleyi öteleyecek, bugün aklımıza dahi gelmeyen, yarının yeni maddi ve manevi problemleriyle uğraşmayı ve ağır bedeller ödemeyi sürdüreceğiz? Sizce de artık sorunları kökten çözecek cesaretimizi toplama vakti gelmedi mi? Tüm bu izahattan hareketle, başta gençler olmak üzere toplumu bu bağımlılık illetinden koruyacak gerekli tedbirlerin alınması adına araştırma önergemize desteklerinizi bekliyoruz. Geçtiğimiz haftalarda Milliyetçi Hareket Partisi Milletvekili Halil Öztürk'ün de benzer bir kanun teklifi olmuştu. Ben özellikle Milliyetçi Hareket Partisinden, iktidar ortağından bu konuya destek vermesini ve hep birlikte bu çözüme ortak irade ortaya koymamızı temenni ediyorum. Teşekkür ediyorum. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (Saadet Partisi ve İYİ Parti sıralarından alkışlar)