GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Ankara Milletvekili Murat Emir'in sataşma nedeniyle yaptığı konuşması sırasında şahsına ve Adalet ve Kalkınma Partisine sataşması nedeniyle konuşması
Yasama Yılı:2
Birleşim:112
Tarih:29.07.2024

HULUSİ AKAR (Kayseri) - Arkadaşlar, değerli arkadaşlarım; ben öncelikle sen ben demeden gayet nazik bir şekilde sizlere hitap ettim. (CHP sıralarından gürültüler)

MURAT EMİR (Ankara) - "Ne battı?" dediniz ya! "Ne battı?" dediniz.

HULUSİ AKAR (Devamla) - Dinleyin bir dakika! (CHP ve AK PARTİ sıraları arasında karşılıklı laf atmalar)

MEHMET TAHTASIZ (Çorum) - Bağırma! Bağırma!

MURAT EMİR (Ankara) - Bağırma!

HULUSİ AKAR (Devamla) - Dinleyin ya! Hem soruyorsunuz hem dinlemiyorsunuz!

MEHMET TAHTASIZ (Çorum) - Bağırma!

HULUSİ AKAR (Devamla) - Ne var! Dinleyin!

MEHMET TAHTASIZ (Çorum) - Bağırma! Ne bağırıyorsun! Bağırmadan konuş!

MURAT EMİR (Ankara) - Bağırma!

HULUSİ AKAR (Devamla) - Ben konuşmacıyım, bu Meclisin bir nizamı var. Bana Başkan söz verdi, size söz vermedi, oturduğunuz yerden konuşmayın.

MEHMET TAHTASIZ (Çorum) - Bağırma! Bağıramazsın!

(CHP ve AK PARTİ sıraları arasında karşılıklı laf atmalar)

HULUSİ AKAR (Devamla) - Bağırırım, dinleyin!

SIRRI SAKİK (Ağrı) - Burası askerî kışla mı bağırıyorsun?

MEHMET TAHTASIZ (Çorum) - Bağıramazsın! Efendi ol! Sen bağıramazsın!

HULUSİ AKAR (Devamla) - Ben de bağırırım, evet!

MURAT EMİR (Ankara) - Bağır o zaman, bağır o zaman!

MEHMET TAHTASIZ (Çorum) - Ben de bağırırım o zaman

HULUSİ AKAR (Devamla) - Sordunuz cevap vereceğim. (CHP sıralarından gürültüler)

MURAT EMİR (Ankara) - Ver!

MEHMET TAHTASIZ (Çorum) - Haddini bil!

HULUSİ AKAR (Devamla) - Arkadaşlar, bakın, bir dakika...

MEHMET TAHTASIZ (Çorum) - Asker mi var, senin askerin mi var!

HULUSİ AKAR (Devamla) - Ben konuşmamda başlangıçtan itibaren gayet nazik ve kibar bir şekilde, bilimsel bir şekilde sizlere tek tek anlattım. (CHP sıralarından gürültüler)

MEHMET TAHTASIZ (Çorum) - Ha, bilimsel anlat, bilimsel.

İSMET GÜNEŞHAN (Çanakkale) - O zaman öyle anlat, asker yok senin karşında!

MEHMET TAHTASIZ (Çorum) - Asker gibi değil, bilimsel anlat.

HULUSİ AKAR (Devamla) - Bakın, söyleyin şunlara sussunlar ya!

BAŞKAN - Bir dakika, paşam bir dakika.

SIRRI SAKİK (Ağrı) - Sayın Başkan, hatip burayı bir kışla gibi görüyor, bizi de er olarak görüyor; ayıp ya!

HULUSİ AKAR (Devamla) - Kuru gürültü, kuru gürültü.

VEYSAL TİPİOĞLU (Kocaeli) - Süreyi yeniden başlat Sayın Başkanım.

MEHMET TAHTASIZ (Çorum) - Ver Başkanım, bize söz verme, on dakika ver(!)

MURAT EMİR (Ankara) - Biz de alacağız arkadaşlar, rahat olun.

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisini... (CHP sıralarından gürültüler) Değerli milletvekilleri, bir dakika, kardeşim bir dakika konuşmamıza fırsat verin.

Ben Meclisi yönetirken birlikte yönetiyoruz farkındaysanız. Dolayısıyla, değerli milletvekilimiz konuşmasını yapsın, dinleyin, Grup Başkan Vekillerimiz yakinen takip ediyorlar, kendilerine söz verelim.

MEHMET TAHTASIZ (Çorum) - Başkanım, hatibi uyarın o zaman, bizi azarlamaya mı çıktı?

BAŞKAN - Attığınız bu lafın size faydası yok, ilinize faydası yok, partiye faydası yok. Grup Başkan Vekillerimiz takip ediyorlar.

Buyurun Sayın Akar.

MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - Süre yeniden başlasın.

HULUSİ AKAR (Devamla) - Sayın milletvekilleri, ben başlangıçtan itibaren uhuletle, suhuletle tamamen gerçekleri ve inanıyorum ki bazı Cumhuriyet Halk Partili arkadaşlarımızın da paylaştığı fikirleri burada dikkatlerinize sundum.

Başta ilaveten de söyledim, burada haritalar var, çeşitli faaliyetler var. Tabii, bunları buradan göstermenin pek bir manası yok, görülmüyor edilmiyor. Eğer görüşmek isterseniz, konuşmak isterseniz ona da hazır olduğumu söyledim. Fakat siz çıkıp konuştuğunuzda bunlarla, bu anlatılanla hiç alakası olmayan, mavi vatan dışında tamamen masala devam ettiniz Sayın Başkan. Dolayısıyla burada mavi vatan meselesi gerçekten bizim millî meselemiz, bu konuda elimizden geleni yapıyoruz. Tabii ki Cumhuriyet Halk Partisinin de millî meselesi, buna da inanıyorum fakat burada sizin milletvekiliniz bir hata yaptı "masal" dedi, bazı gerçeklere "masal" dedi; onu anlatmaya çalışıyoruz. Siz bunları bıraktınız, hudutlara geçtiniz. Arkadaşlarım, hudutlarla alakalı bizim zamanımızda, bildiğiniz gibi, milletvekili arkadaşlarımızdan bazı arkadaşlarımız ve basından bazı arkadaşlarımız gittiler, yerinde gördüler ve onlardan bazıları, kişilikli ve kimlikli olanlar açık ve net bir şekilde "Babamız söyleseydi inanmazdık." dediler. Dolayısıyla hudutların durumu bu, bunu bilin.

Diğer taraftan, Libya'yla, Mısır'la ilişkilerimizin devam ettiğini, etmekte olduğunu, görüşmelerin devam ettiğini, orada da deniz hak, alaka ve menfaatlerimizi korumak ve kollamak için her düzeyde, her seviyede girişimlerin yapıldığını ve burada bunu en iyi bilenlerden birisinin de sizin Başkan Yardımcılarınızdan birisi olduğunu ve onun da görüşlerinin zaten bize paralel olduğunu açıkça söyledik. Dolayısıyla burada alınacak, bağıracak, çağıracak bir şey yok; biz millî bir meseleden bahsediyoruz, Misakımillî'den bahsediyoruz ve iş birliğimizden bahsediyoruz; bunu görmeniz lazım. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

İlave bir şey varsa konuşmaya hazırız.

Sayın Başkanım, teşekkür ediyorum.