| Konu: | Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 105 |
| Tarih: | 18.07.2024 |
MAHMUT ARIKAN (Kayseri) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Biraz önce yapılan seçimlerde Türkiye Futbol Federasyonu Başkanlığını kazanan İbrahim Hacıosmanoğlu'nu tebrik ediyorum. Yaptığı ilk açıklamada "Ben kazanmadım, futbol kazandı." cümlesinin arkasında da durmasını özellikle temenni ediyorum.
"Tasarruf" kelimesi hepimizin hoşuna giden bir kelime. Türk Dil Kurumuna göre "tasarruf" kelimesi "kullanma yetkisi" anlamına geliyor, Ahmet Vefik Paşa'ya göre "idareli kullanma" anlamına geliyor. AK PARTİ yıllardır bu "tasarruf" kelimesini "kullanma yetkisi" olarak idrak etti ve bunu da sonuna kadar kullandı. Hazine boşalınca bir anda "idareli kullanmak" anlamı akıllara geldi, itibardan tasarruf olmayacağı için kendilerine dokunmayacak her alanda tasarruf kararı alındı. Neyi neyden koruyor bilinmez ama şimdi "tasarruf" kelimesinin arkasına bir de "tedbir" kelimesi eklendi ve bir kanun teklifi olarak karşımıza geldi. Bunun için söylenecek tek bir şey var: Tasarruf sonda değil başta yapılır, tasarruf tedbir kararıyla değil icraatla yapılır ancak böylece iğneyle toplanan kepçeyle israf edilmez. 2021'de bunu görmüştük, yine umudumuz yok, yine başka mağduriyetlerin doğacağı yeni bir uygulama olarak bu da tarihe geçecek.
Değerli milletvekilleri, ülkemiz öyle bir hâle geldi ki hemen hemen her gün hem iktidar milletvekilleri hem de muhalefet milletvekilleri mağdur gruplar tarafından ziyaret ediliyor. Güzel şehrimiz, memleketim Kayseri de maalesef skandallarla gündeme gelmekte. Öncelikle bu durumdan duyduğum üzüntüyü ifade etmek isterim. Geçen günlerde AK PARTİ Genel Başkan Vekilinin kendisine karşı Kayseri'de bir protesto eylemi gerçekleşti. Bu olay medyada epey yer buldu. Peki, bu olayın aslı nedir? Niçin hemşehrilerimiz bu eylemi yapmak zorunda kaldılar? Değerli arkadaşlar, bu eylemin arkasında hazin bir hikâye, hazin bir mağduriyet, yine bir yönetim krizi var. Konu, kooperatif mağdurları. Onların bugün tapuları var ama evlerini kaybetme tehlikesiyle karşı karşıyalar. İlgili Bakanlığın 2004-2005 yıllarında ana sözleşmeyi değiştirme onayına ve değişikliğe binaen bu kooperatif mağdurları gitti, kesin maliyet bedellerini ödedi, tapularını aldılar. İki yıl önce Kooperatifler Kanunu'na geçici bir madde eklendi, ilgili geçici madde Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildi ve madde yasadan tekrar çıkarıldı. Şimdi, bu uygulamalardan sonra mağduriyetin çözülmesi beklenir ama öyle olmadı. Hukuksuzca yapılan uygulamalar nedeniyle kooperatif mağdurları tekrar tekrar aidat ödemek zorunda, kira ödemek zorunda, ara ödeme yapmak zorunda kaldılar. Kesin maliyetleri ödeyen vatandaşlarımızın evlerine, araçlarına, arabalarına hacizler konuldu, hatta bir kısmının evleri satışa çıkarıldı, aileler dağıldı. Üyelerin içinde maalesef intihara kalkışanlar dahi oldu. Buradan sizlerle intihara kalkışan bir kooperatif mağdurunun yazdığı mektubun son cümlelerini paylaşmak istiyorum: "Kooperatif davasını kaybettim. Tüm birikimim bu kooperatife gitti. Külliye'nin önünde kendimizi yakınca mı bizi duyacaksınız ve mağduriyetimizi anlayacaksınız? Kararlıyım, belki benim intiharım sesimizi duyuracak ve diğer mağdurlar kurtarılacak. Elveda!" dedi.
Kıymetli milletvekilleri, bu cümleler çaresiz bir babanın feryadıdır, bu mağduriyeti de ancak yaşayan bilir. Şimdi, bizim görevimiz sağlıklı bir çalışmayla kalıcı bir yasa çıkararak bu insanların problemlerini çözmek olmalıdır; bu çözümün adresi de Meclistir, bunu yapacak olan iktidarın bürokratı değil Meclistir. 5 bine yakın aile, kooperatif mağduru olarak bugün mücadelelerini vermekteler.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın.
MAHMUT ARIKAN (Devamla) - Değerli milletvekilleri, ayrıca, Kayseri'de yaşanan bu kriz hızlı bir şekilde diğer şehirlere de sıçramaktadır, şu anda Sivas'ta ve Kocaeli'de de bu mağdurların sayısı hızlı bir şekilde artmaktadır.
İktidar partisini Anayasa Mahkemesinden dönen bu uygulamayı kaldırmaya ve mağduriyetleri çözmeye davet ediyoruz. Kooperatif mağdurları hazır, Meclis hazır; sıra sizde diyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (Saadet Partisi sıralarından alkışlar)