| Konu: | AK PARTİ Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 100 |
| Tarih: | 09.07.2024 |
DEM PARTİ GRUBU ADINA GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Kars) -Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Sayın vekiller, şimdi, evet, benden önceki mevkidaşım da söyledi, yaz geldi, 1 Temmuzda kapanması gereken Meclis fazla mesai yapıyor. Peki, gerçekten bu fazla mesaiyi halk için mi yapıyor, yoksul için mi yapıyor, emekçi için mi yapıyor? Hayır. Niçin yapıyor? AKP'nin ideolojik, politik amaçları doğrultusunda yasa yapmak için yapıyor. Bunu şu anda bu hafta Genel Kurulda görüşeceğimiz Öğretmenlik Mesleği Kanunu Teklifi için ifade edelim, bunu yarın Plan ve Bütçede görüşülecek tasarruf paketinin sermayenin lehine olan düzenlemeleri için ifade edelim. Adalet Komisyonuna gelen ve bir sonraki hafta belki de Genel Kurula gelecek yargı paketi için de yine ihtiyaçlarınız doğrultusunda düzenleme yaptığınız çok açık ve net.
Bakın, bu ülkede milyonlarca insan açlıkla, yoksullukla mücadele ediyor ama siz burada, şu anda hiç de ihtiyaç olmayan bir meslek kanunuyla Meclisi meşgul ediyorsunuz. Meclisin kapısının önünde, Millî Eğitim Bakanlığının önünde iki tane farklı eylem var. EĞİTİM-İŞ burada, Meclis kapısında bir eylem yapıyor; EĞİTİM-SEN, Millî Eğitimin önünde oturmuş durumda ve tek bir talepleri var: "Bu ÖMK'yi geri çekin." Çünkü bu Öğretmenlik Mesleği Kanunu Teklifi gerçek anlamda bir meslek kanunu değil, gerçekten öğretmenlerin sorununa çözüm üretecek bir kanun değil. En önemlisi, aslında bu ülkedeki eğitimin niteliğini artırabilecek, eğitime ivme kazandırabilecek bir yasa değil ama ne yapıyorsunuz? Çok açık ve net, hızlı bir şekilde bakanlıklara talimat gönderiyorsunuz, bürokratlarınız oturuyor, orada teklifin kendisini yazıyor, imzaya açıyorsunuz, Komisyona veriyorsunuz, Genel Kurul... Burası yasa yapma fabrikası değil, burası halkın Meclisi, burada yasalar halk için yapılır. Burada halkın vekilleriyle, diğer siyasi partilerle, emek-meslek örgütleriyle, sendikalarla istişare etmeden, görüş alışverişi yapmadan, onların katkılarını almadan yaptığınız yasalar ne oluyor? İşte, gidiyor, AYM'den geri geliyor.
Bakın, 27'nci Dönemde ben milletvekiliydim ve siz yine eğitim alanında bir düzenleme yaptınız, bir meslek kanunu getirdiniz. O zaman çıktım ve bu kürsüden bizzat kendim dedim ki: Bu, Anayasa'ya aykırıdır. Ne oldu? Ana muhalefet partisi Anayasa Mahkemesine götürdü ve birçok maddesi iptal edildi. Şimdi, iptal edilen maddeleri tekrar almışsınız, torbaya koymuşsunuz, geri getiriyorsunuz ve bize yeni bir şeymiş gibi anlatmaya, yeni bir şeymiş gibi bunu buradan çıkarmaya çalışıyorsunuz. Bakın, bu doğru değil. Gerçekten, Meclisi çalıştırmak mı istiyorsunuz? Biz buna varız ama niçin? Gelin, asgari ücreti artırmak için, yoksulluk sınırının üzerine çıkarmak için, açlık sınırının üzerine çıkarmak için beraber çalışalım. Gelin, emekli ücretlerinin artırılması için çalışalım. Gelin, gerçek anlamda bu ülkede kamunun tasarruf yapacağı bir model üzerinde çalışalım. Gelin, vergide adaleti sağlayalım. Yoksulun harcadığı her bir kuruşundan vergi alıyorsunuz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun tamamlayın lütfen.
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Devamla) - Sermaye vergi ödüyor mu? Ödemiyor. 5'li şirketler vergi ödüyor mu? Ödemiyor. Aksine, her gün getirdiğiniz paketlerle onlara vergi teşvikleri sağlıyorsunuz, Tasarruf Sigorta Fonundan kaynak ayırıyorsunuz ama gerçek anlamda bu ülkenin sorunlarını çözmek istemiyorsunuz. Şimdi soruyoruz: 1 milyon 800 bin insanın 10 bin TL'nin altında maaş aldığı bir ülke gerçeğinden gerçekten utanmıyor musunuz ya? Gelin, beraber çıkalım, şurada, Ayrancı'da çok yakın bir market var, sizinle beraber gidelim. 4 kişilik bir ailenin temel gereksinimini, bir öğün yemeğini -alışverişini- beraber alalım; bakalım, o marketten çıkabilecek miyiz, çıkamayacak mıyız. Bu kadar toplumdan uzak, bu kadar hakikatten uzak, bu kadar halkın gerçeğinden uzak bir anlayışla gelmişsiniz, kafanızı kuma gömmüşsünüz, yasa çıkarıyorsunuz. Böyle bir şey olmaz, bu doğru değil; kabul etmiyoruz.
Teşekkür ederim. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar)