GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: DEM PARTİ Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:98
Tarih:03.07.2024

DEM PARTİ GRUBU ADINA ADALET KAYA (Diyarbakır) - Değerli milletvekilleri, Sayın Başkan; sizleri selamlıyorum.

Ülkede sürekli olarak artan, yükselen iki şey var; biri enflasyon, diğeri de kadın cinayetleri. Kentte kırsalda, eğitimli eğitimsiz, zengin yoksul, genç yaşlı; Kürt, Türk, göçmen fark etmiyor, erkekler tarafından sistematik bir şekilde şiddete maruz kalıyor kadınlar ve yine hayatlarındaki erkekler tarafından katlediliyorlar. İkisinin de baş sorumlusu -yani enflasyonun da kadın cinayetlerinin de- iktidardır ve iktidarın bu eril politikalarıdır. Şimdi, iktidar partisi milletvekilleri itiraz edecekler ve diyecekler ki: "Bu siyasetüstü bir mesele." falan filan; değil, bu, kadın cinayetleri tam da siyasetin ortasından bir meseledir ancak bunu güncel birkaç örnek vererek anlatmak istiyorum yani iktidarın ve devletin sorumluluğu neden önemli, buna bir örnek yetecek aslında.

Bugünkü gazetede Ferhat Yaşar'ın haberi: "Taciz sanığı terörlü savunma yaptı ve beraat etti; mağdurla ilgili de 'Ajan olabilir.' savunması yaptı." Fail, ASELSAN çalışanı U.M.G geçen sene sosyal medyada tanıştığı bir kadınla görüşüyor; kadın ikinci defa görüşmek istemediği için sürekli telefonla, sosyal medya üzerinden taciz ediyor, evine gidiyor, iş yerine çiçek gönderiyor, komşuları bile bu durumu fark ediyorlar ve kadın en sonunda korkudan evine gidemiyor ve şikâyet ediyor, mahkeme uzaklaştırma kararı veriyor. Uzaklaştırma kararının ardından mahkemede yaptığı savunma sonucunda fail beraat ediyor. Ben bu savunmadan bir bölüm okumak istiyorum size ama keşke hepsini okuyabilsem çünkü iktidarın diliyle ne kadar ilişkili, ne kadar benzer görelim.

"Müvekkilimin hâlihazırda üzerinde çalıştığı proje terörle mücadele alanında doktrin değiştirebilecek niteliği haiz olan stratejik bir çalışmadır. Tabiri caizse terör bölgelerinde bundan böyle kuş uçmayacaktır. Müvekkilin iddialarda geçen yüksek makam ve mevkilerde tanıdıkları olduğu somut bir gerçektir. İlgili makamlardaki kişiler Sayın Cumhurbaşkanı, Sayın Sanayi ve Teknoloji Bakanı ve Sayın Millî Savunma Bakanıdır. Türkiye Cumhuriyeti'nin üst düzey protokolünü teşkil eden makamların böylesine çirkin bir olayda tehdit unsuru olarak kullanıldığı iddiası hayatın olağan akışına aykırı ve trajikomiktir. M.Ş'nin tamamen planlanmış bir şekilde terör örgütü PKK tarafından müvekkile gönderilmiş bir örgüt ajanı olduğu kanaati oluşmaktadır." diyor. Millî savunma ve bununla ilgili yapılan çalışmalar hakkında bilgi almak amacıyla faille iletişime geçtiği söyleniyor savunmada ve "Tabiri caizse müştekinin asıl amacı üzüm yemek değil, bağcıyı dövmektir." demiş savunmasında. Bu hamasi söylemlere itibar eden mahkeme, kadının sunduğu WhatsApp yazışmalarına, görgü tanığı ifadelerine, evinin önünde dolaşırken çekilen fotoğraflara rağmen sunduğu delili yetersiz bulup beraat kararı veriyor bu hamasi savunma sonucunda.

2'nci örnek Adana'dan. Fadime de yıllarca psikolojik ve fiziksel şiddet gördüğü eşi hakkında boşanma davası açıyor, uzaklaştırma kararı alıyor ama eşi uzaklaştırma kararına rağmen Fadime D.'nin olmadığı bir saatte evine gidiyor, bütün eşyalarını parçalıyor, komşularını tehdit ediyor, işten çıkarmaları için işverenini tehdit ediyor ve bu uzaklaştırma kararı varken yapıyor bütün bunları.

Peki, bu uzaklaştırma kararları neden alınıyor; uzaklaştırma kararı uygulanmayacaksa bu ihlal edilenlerle ilgili bir şey yapılmayacaksa neden var? 2020'de Ragıp Canan, Nurtaç Canan'a 5 kez ateş etti, Nurtaç öleceğini düşündüğü için kendi kanıyla yere "Beni Ragıp vurdu." diye yazdı. Bir kadın kendi kanıyla faili ihbar etti, buna rağmen o fail sekiz yıl yattı, cezasının infazı iki buçuk yıl sürdü ve daha sonra fail serbest kaldı. Şu anda hâlâ Nurtaç'ı tehdit ediyor ve uzaklaştırma kararlarına rağmen fail hâlâ serbest ve yetkililer faili bulamıyorken Ragıp Canan Nurtaç'ı arayarak "Seni öldürmeye geliyorum." diyerek sürekli bir korku yaratmaya çalışıyor. Boşanma davaları hâlâ istinafta, verilen cezanın da caydırıcılığı yok, 3'üncü kez elektronik kelepçesini kıran, zorlama hapsi kararı verilen fail neden yakalanamıyor?

Şimdi, kadınlar bunları yaşarken siz dokuzuncu yargı paketiyle zorlama hapsine itiraz yolunu açmak istiyorsunuz ve bunu tartışıyorsunuz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Kaya, lütfen tamamlayın.

ADALET KAYA (Devamla) - Tamamlıyorum.

Muhalefet vekilleri olarak biz bu tartışmaları basından öğreniyoruz. Adalet Bakanı KEFEK toplantısında dedi ki: "Biz taslağı muhalefet vekillerine sunacağız ve onların görüşlerini alacağız." Üzerinden bir ay geçti taslakla ilgili hiçbir bilgimiz yok ve bugün öğrendik ki komisyona gelmiş. Uzaklaştırma kararları uygulanmıyor, kelepçe etkisiz kalıyor, failler yakalanmıyor, terörist yaftasıyla failler beraat ediyor. Bütün bu kadın cinayetlerinin sorumlusunun iktidar olduğunu gösteren şeyler bunlar. Kadın cinayetlerini, erkek şiddetini iktidarın ırkçı, cinsiyetçi söylem ve politikalarından azade düşünemeyiz, değerlendiremeyiz ve diyoruz ki iktidar birincil derecede sorumludur. Bununla ilgili olarak DEM PARTİ olarak bu sorunun peşini bırakmayacağız, sorumlulardan hesap sormak için sürekli bu konuyu gündemde tutacağız ve mutlaka bunlar sona erecek. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar)