| Konu: | İlaç ve eczacılık sektörünün sorunlarına ilişkin gündem dışı konuşması |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 83 |
| Tarih: | 16.05.2024 |
ELVAN IŞIK GEZMİŞ (Giresun) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, kıymetli yurttaşlarımız; yirmi beş yıl önce giydiğim ve Ata'mın Meclisinde milletvekili yemini ettiğim güne dek üzerimden hiç çıkarmadığım beyaz önlüğümle bugün sizlere sesleniyor, sevgi ve saygılarımı sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
Bu hafta bilimsel eczacılığın 185'inci yıl dönümünü kutluyoruz. Tüm eczacıların ve eczane çalışanlarının eczacılık bayramını ve haftasını kutluyorum.
Biz eczacılar fakülteden mezun olurken bir yemin ederiz. Eczacılık yemini der ki: "Eczacılık mesleği üyeleri arasına katıldığım bu andan itibaren hayatımı insanlık hizmetine adayacağıma, insan hayatına mutlak suretle saygı göstereceğime, bilgilerimi insanlık yararına kullanacağıma, mesleğim dolayısıyla öğrendiğim sırları saklayacağıma, din, milliyet, ırk, cinsiyet, kültür ve politik görüş farklarının vazifem ile vicdanım arasına girmesine izin vermeyeceğime, mesleğimi dürüstlük ve şerefle yapacağıma namusum ve vicdanım üzerine ant içerim."
Yirmi beş yıl önce yeminini ederek başladığım eczacılık mesleğimle hep onur duydum. Biz eczacılar sağlık hizmetlerinin en güçlü halkası, halkımızın en yakın sağlık danışmanlarıyız. 14 Mayıs Bilimsel Eczacılık Günü ve haftasını kutlarken her geçen yıl biraz daha umutsuzluğa kapılıyor, artan sorunlarla mücadele ediyoruz. Biz, ülke genelinde çalışanlarımızla birlikte 130 bini aşkın büyük bir aileyiz, topluma şifa dağıtan bir mesleğin mensupları olmanın sorumluluğunu taşıyoruz ancak Hükûmetin sağlıkta dönüşüm politikası...
(Uğultular)
BAŞKAN - Sayın Hatip, Sayın Gezmiş; bir saniye... Sayın Gezmiş'in süresini dondurun.
Arkadaşlar, kürsüde hatip var, şimdi sistemi kapatacağım, yeniden açacağım bir dakikalık söz için; böyle bir şey mi olur?
ELVAN IŞIK GEZMİŞ (Devamla) - Bence dinlemek istemeyenler dışarı çıksın.
BAŞKAN - Kürsüde hatip var, lütfen, orası böyle bir küme!
(AK PARTİ sıralarından "Değiştirmemiz gerekiyor." sesi)
BAŞKAN - Değiştirmeniz gerekiyorsa gidin koridorda değiştirin; hatibe biraz saygı, siz çıktığınızda da aynı saygıyı siz bekliyorsunuz. (CHP, İYİ Parti ve Saadet Partisi sıralarından alkışlar)
ELVAN IŞIK GEZMİŞ (Devamla) - Sayın Başkanım, hatipten ayrı konuya ve konuşmaya saygı.
BAŞKAN - Listeyi iptal ettim, söz almak isteyenler yeniden girsin, tekrar alsınlar.
MEHMET ALİ ÇELEBİ (İzmir) - Böyle bir tasarrufunuz olamaz Sayın Başkanım, keyfiyet olur.
BAŞKAN - Keyfî yapıyorum, evet; bu kadar olmaz, bu kadar olmaz, bunun için Genel Kurulun insicamı bu kadar bozulmaz.
NURETTİN ALAN (İstanbul) - Aşırı keyfî, aşırı keyfî...
BAŞKAN - Girin efendim, tekrar girin, bir şey olmaz.
NURETTİN ALAN (İstanbul) - Böyle bir şey olmaz Başkanım.
BAŞKAN - Buyurun Sayın Gezmiş.
ELVAN IŞIK GEZMİŞ (Devamla) - Sayın Başkan, hatipten önce konuya ve konuşmaya karşı saygı duymak lazım, burası Türkiye Büyük Millet Meclisi.
14 Mayıs Bilimsel Eczacılık Günü ve haftasını kutlarken her geçen gün biraz daha umutsuzluğa kapılıyor, artan sorunlarla mücadele ediyoruz. Bizler, ülke genelinde çalışanlarımızla birlikte 130 bini aşkın büyük bir aileyiz, topluma şifa dağıtan bir mesleğin mensupları olmanın sorumluluğunu taşıyoruz ancak Hükûmetin Sağlıkta Dönüşüm Programı kapsamında hayata geçirdiği yanlış politikalar biz eczacıları da hastalarımızı da çaresizliğe sürüklüyor; maalesef, sorunlar da çözülmedikçe katmerleniyor.
Bugün en çok kullanılan ateş düşürücü çocuk şurubunun devlet artık yarısını bile ödemiyor; 130 TL olan şurubun 75 TL'sini anne-babalar ödüyor. Koruyucu sağlık ödeneği maalesef yetersiz. Gün geçtikçe yayılan bir hastalığın önleyici aşısı HPV hâlâ ödenmiyor, belediyelerimiz bu konuda çalışmalarını sürdürüyor; kendilerine buradan teşekkür ediyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
Bakın, emekli bir hastamız raporlu ilacında kutu başına 300-400 TL fark ödüyor. Daha önceki yıllarda hiç fiyat farkı ödemeden aldığı raporlu ilaçlarına artık 2 bin-3 bin TL'lere varan fiyat farkları ödüyor. Emeklimiz ne yapıyor biliyor musunuz? İster duymak isteyin, ister istemeyin; 10 bin TL emekli maaşı alan emeklimiz ilaç farkını hesaplatıp ilacını "Sonra alırım." diyerek maalesef eczanelerimizden boynunu büküp çıkıyor.
Bunun yanında diğer bir sorun, güncel euro kuru. Euro kuru 34 TL'yken ilaçta hâlâ 17 TL. Bu, ilacın teminini zorlaştırıyor. Eş değeri verelim desek eş değeri olmayan ilaçlar var. Hastalarımız nefes nefese, eczane eczane ilaç aramak zorunda kalıyor. İlacı bulduğunda ne oluyor biliyor musunuz? Artan ilaç farkını mı ödesin, muayene ücretini mi ödesin, yoksa reçete katkı payını mı ödesin şaşırıp kalıyor.
Sayın milletvekilleri, gidin en yakın eczanenize yarım saat oturun, muhakkak bu sorunlara tanık olacaksınız. Oysaki her yurttaşımızın sağlığa ulaşım hakkı Anayasa'yla güvence altına alınmıştır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun, devam edin Sayın Gezmiş.
ELVAN IŞIK GEZMİŞ (Devamla) - Bugün yaşanan sıkıntılarda hiçbir dahli olmadığı hâlde eczacıları sorumlu tutmak ne yazık ki hastalarımızla aramızdaki güven ilişkisini zedeliyor. Eczacı örgütümüzün fikri alınmadan eczacılık fakülteleri açılıyor, mezunlarımız gelecek gelecek kaygısı yaşıyor. Hastalarımızın sağlığa erişiminde köprü olan biz eczacılar, ülkemizde ücretsiz yirmi dört saat nöbet tutan tek meslek grubuyuz. (CHP sıralarından alkışlar) Bütün gelişmiş ülkelerde bulunan eczacılık meslek hakkı ve eczacılık nöbet hakkının verilmesini istiyoruz. Tüm bu olumsuzluklara rağmen eczacılık yemininde belirttiğimiz gibi insanlığa daha iyi hizmet edebilmek için mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz. Halkımız ilacına rahatça ulaşmalı, eczacılarımız ve hastalarımız daha fazla mağdur edilmemelidir. Unutulmamalıdır ki eczacının sesi, halkın sesidir.
Saygılarımla.
Teşekkür ederim Sayın Başkan. (CHP sıralarından alkışlar)