Konu: | İYİ Parti Grubu önerisi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 2 |
Birleşim: | 82 |
Tarih: | 15.05.2024 |
DEM PARTİ GRUBU ADINA SEVİLAY ÇELENK (Diyarbakır) - Sayın Başkan, değerli vekiller; Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli taslağı üzerine partim adına söz almış bulunuyorum.
Açıkçası şöyle başlamak isterim: AKP'nin iktidar hayatı "Kınama başına gelir." veciz sözünün böyle bir tecellisi olarak geçmiştir. AKP iktidarının iktidar öncesi döneminde de iktidarı sırasında da en sık gündeme getirdiği konuların başında toplum mühendisliği, Kemalist endoktrinasyon -ya da diğer bir deyişle endoktrinasyon- ve bunun da eğitim alanından hayata geçirilmesi, eğitimin araçsallaştırılması gibi hususlar gelirdi. Ancak bugün bu yirmi iki yıllık iktidar hayatının bize gösterdiği şey tümüyle rövanşist bir toplum mühendisliğidir ve bu toplum mühendisliğinin araçsallaştırdığı biricik alanlardan biri de eğitimdir. Az evvel üst sıraları dolduran liseli öğrenciler bu toplum mühendisliğinin kurbanlarıdır desek abartmış olmayız. Bir yıldan diğerine geçerken aynı türden bir sınav sistemini bile göremediler, her an her şey değişti. Şimdi önümüzde 3 bin sayfalık, 26 alanı kapsayan çok kapsamlı yeni bir müfredat taslağı var. Oysa ki bu müfredat taslaklarını biz 2007'den beri hatırlıyoruz. 2012'de 4+4+4 eğitim sistemi hayata geçirilirken bütün eleştirilere kulak tıkandı ve kısa sürede aslında bu sistemin özellikle kız çocuklarının okulsuzlaşmasıyla ilgili vahim sonuçlarıyla yüzleşildi, birçok başka aksaklık ve sakıncalı durum ortaya çıktı. 2017-2018'de -yine hatırladığım kadarıyla- 51 farklı alanı kapsayan müfredat değişikliği ortaokulda, lisede, okul öncesinde, imam-hatiplerde yeniden hayata geçirildi. Sürekli yapboza dönüştürülmüş bir reform çabasıyla karşı karşıyayız, öncelikle bunu hatırlamak gerekir. Bu çaba içinde artık önümüze gelen herhangi bir şeyi, hele de bu kadar kısıtlı bir süre içinde inceleme şansımız, ayrıntılarına vâkıf olma şansımız yok. Ama gördüğümüz şey, çokça dile getirildiği gibi, bu yeni müfredat taslağının da tekçi, milliyetçi, militarist bir zihin dünyasını ve bu zihin dünyası doğrultusunda nesiller yetiştirme gayretini ve gayesini dışa vurduğudur. Bunun içinde evrensellik yok, bunun içinde özgürlükler yok, insan hakları alanında duyarlı nesiller yetiştirmek yok. Sürekli değerler sistemi gibi kavram setleriyle karşılaşıyoruz ancak bu değerlerin ne olduğuna dair de bir fikrimiz yok.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın lütfen.
SEVİLAY ÇELENK (Devamla) - Daha doğrusu bir fikrimiz var çünkü değerler sadece müfredatlar aracılığıyla öğretilmez. Bu değerler, bu "erdemli nesiller" dediğiniz nesillere ne tür rol modelleriyle sunduğunuzla da ilişkili bir şeydir eğitim ve AKP iktidarlarının bu anlamda da gerçekten övünebilecekleri bir sicil yok. Herhangi bir değerler dizgesi doğrultusunda, çağın gereklerine uyumlu bir eğitim programı yapabileceklerine dair, bir eğitim reformu yapabileceklerine dair hiçbir umudumuz yok. Dolayısıyla, bu konunun iyice araştırılmadan bir deneme tahtasına dönüştürülmüş bu eğitim sistemi yönünde yeniden bir adım atılmamasını ve bu konunun araştırılması ve toplumun ilgili kesimleriyle tartışılmasını ben de öneriyorum. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar)