GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İlaç ve tıbbi cihaz üretiminde yerli üretimin artırılmasının önemine ve ülke ekonomisine katkısına ilişkin gündem dışı konuşması
Yasama Yılı:2
Birleşim:77
Tarih:02.05.2024

AYŞE SİBEL ERSOY (Adana) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; ilaç ve tıbbi cihazlarda yerli üretimin artırılmasının önemi ve ülke ekonomisine katkısı açısından gündem dışı söz almış bulunmaktayım. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

İlaç endüstrisinin önemi giderek artmakta ve Türkiye'deki ilaç sektörü hem dünyadaki gelişmelere paralel olarak hem de Sağlıkta Dönüşüm Programı çerçevesinde değişmektedir. Yakın zamanda yaşadığımız pandemi, ilaç sektöründe millî ve özgün bir bakış açısıyla yerli bir endüstrinin oluşması için gereken vizyoner bir bakış açısını önemli kılmıştır. Türkiye İlaç Sanayi, Dünya Sağlık Örgütü tarafından belirlenen ve 1984 yılından itibaren yürürlüğe giren İyi Üretim Uygulamaları çerçevesinde gerekli yatırımları yaparak teknolojik altyapısını güçlendirmiş, Avrupa Birliği ülkeleriyle kıyaslanabilir bir teknolojik düzeye ulaşmıştır. On İkinci Kalkınma Planı'nda ilaç ve tıbbi cihaz sektörüne ilişkin politikaların hayata geçirilmesi için çeşitli tedbirler, projeler ve sorumlu kuruluşlar belirlenmiştir. Açıklanan son verilere baktığımızda, Türkiye ilaç ihracatı 2024 yılı Ocak ayında 2023 yılı Ocak ayına göre yüzde 40,81 oranında artmış ve 193 milyon dolara ulaşmıştır; Türkiye ilaç ithalatı ise bir önceki yılın ocak ayı rakamıyla karşılaştırıldığında yüzde 12,60 oranında azalmış ve 366 milyon dolar olarak açıklanmıştır. Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumunun "İlaçta Yerli Sanayi" başlığında da yer aldığı gibi Türkiye'nin küresel bir ilaç, AR-GE ve üretim merkezi olması, ilaç ve tıbbi cihaz alanında rekabetçi bir konuma ulaşması önem arz etmektedir. Bu nedenle yerli üretim kapasitesinin artırılması ile AR-GE ve girişim ekosisteminin geliştirilmesi, uzun vadede yeni molekül geliştirilebilen daha yüksek katma değerli ilaç ve tıbbi cihaz üretebilen, küresel pazarlara ürün ve hizmet sunabilen bir üretim yapısına kavuşarak küresel değer zincirlerinde etkinliğin artırılması hedeflenmektedir.

Değerli milletvekilleri, sizlere ülkemiz ekonomisine büyük katkısı olan sağlık turizm sektöründen de bahsetmek isterim: Dünya Sağlık Örgütü ve çeşitli kaynaklardan elde edilen verilere göre dünyada 5 trilyon dolarlık bir sağlık turizmi hareketliliği vardır. 2023 yılında toplam 1,4 milyon kişi sağlık hizmeti almak için ülkemize gelmiş ve 2,3 milyar dolar gelir elde edilmiştir. Ülkemizin sağlıktan elde edeceği payın finansman olarak şöyle bir önemi vardır: Normalde 10 liralık bir malı ihraç etmek için 7,5 liralık bir ithalat yapmak gerekiyor. Buna karşılık sağlık turizmiyle verilen 10 liralık bir hizmette sadece 2 liralık bir gider söz konusudur. Buradaki kazanç 8 liradır, sağlık turizminin ülkemize olan katma değeri ise yüzde 80'dir.

Değerli milletvekilleri, dışa bağımlılığı bitirmek amacıyla yerli ve millî politikalarla, savunma sanayisinde yapılan hamlelerle ülkemiz kendi savaş uçağını, insansız hava, kara ve deniz savunma araçları ve uçak gemisi yapmayı başararak güvenlik ve ekonomik anlamda çok büyük bir avantaj elde etti. Bütün bu gelişmeler ışığında, savunma sanayisi yerlilik oranı 2023 yılında yüzde 80 olarak gerçekleşmiş, 2028 yılı hedefiyse yüzde 85 olarak belirlenmiştir. Savunma sanayisindeki millî ve özgün bakış açısıyla uygulanan yeni teşebbüsleri teşvik etmek, ihtiyaçlara göre yönlendirmek, yabancı sermaye ve teknoloji katkısı imkânlarını araştırmak ve bu konudaki devlet katılımının planlanması ilkesinin sağlık sektöründe de uygulanması ülkemize katma değer açısından büyük önem arz etmektedir.

Son olarak yarın 3 Mayıs Milliyetçiler Günü. 3 Mayıs 1944'te tabutluklarda eğilmeyen, tasallutlarda sinmeyen kutlu kuşağın kahramanlarını, başta Başbuğ'umuz Alparslan Türkeş ve Nihal Atsız olmak üzere rahmet ve minnetle anıyor, Türklüğün 3 Mayıs Milliyetçiler Günü'nü kutluyorum.

Gazi Meclisi saygılarımla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)