GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: AK PARTİ Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:65
Tarih:28.02.2024

DEM PARTİ GRUBU ADINA GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Kars) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Evet, yine bir torba yasayla karşı karşıyayız ama bu torba yasanın tabii, çok önemli handikapları var çünkü burada, Anayasa Mahkemesinin iptal ettiği bazı maddeler yeniden, hiçbir şekilde değiştirilmeden, Anayasa Mahkemesinin aslında öngördüğü ilkeler gözetilmeden... Nedir onlar? Kanunilik ilkesi, öngörülebilirlik, somutlaştırma... Özellikle 220/6 babında söylersek bütün bunların hiçbiri öngörülmeden, düzeltilmeden getirilmiş, yeniden bir torba yasayla ve seçim öncesi 41 maddelik bir torba yasayla önümüze konuldu. İki gün gibi kısa bir sürede Komisyonda görüşülmesi istendi. Komisyondaki arkadaşlarımız buraya hem etkin muhalefet ettiler ama aynı zamanda da önerilerimizi ifade ettiler ama ne yazık ki hiçbiri iktidar tarafından dikkate alınmadı. Şimdi de bir çalışma önerisiyle aslında bütün Meclise ve milletvekillerine şu söyleniyor: Ya uzlaşırsınız, bizim dediğimizi yaparsınız... Kime rağmen? Anayasa Mahkemesi kararlarına rağmen. Kime rağmen? Evrensel insan hakları ilkelerine rağmen. Kime rağmen? AİHM'in verdiği ilkelere, AİHM'in aslında buraya yönelik yaptığı uyarılara rağmen. "Ya bizim dediğimizi yaparsınız ya da biz sizi hafta sonu da bu seçim öncesi burada tutarız." diye tehdit ediyorsunuz.

Şimdi 220/6'ya özel olarak dikkatinizi çekmek istiyorum ki... Bu tazminatla ilgili idari komisyon kurulması meselesi de yine bir sorun; yine, bununla ilgili olarak özellikle vasilik meselesindeki düzenlemede sürenin beş yılla sınırlandırılması da bizim açımızdan handikaplı ama özel olarak 220/6'ya dikkatinizi çekmek istiyorum. Bu madde ne? Örgüte üye olmamakla beraber örgüt adına suç işlemek. Peki, kanuniliği var mı, mesela hangi suçlar bu 220/6'nın kapsamına giriyor; var mı böyle bir belirlilik? Hayır, yok, keyfekeder. Peki, siz böyle kötü bir yasa yapıyorsunuz, Anayasa Mahkemesi size geri gönderip "Hayır, burada yasa koyucu olarak düzenleme yapmalısın. Sen toplumun, kişilerin temel hak ve özgürlüklerini korumakla mükellefsin, bunu gözden geçir." dediğinde bunu gözetiyor musunuz? Hayır, bunu da gözetmiyorsunuz. Peki, bunu da yapmadınız, yerel mahkemeye gitti, yereldeki hâkimler bunu gerçekten insan hakları ölçülerinde, evrensel ölçülerde mi ele alıyorlar? Hayır. Kanunun çok daha ilerisine geçen takdir yetkileri, yorum yetkileri kullanılıyor ve ne yazık ki birçok insan haksız, hukuksuz bir şekilde 220/6'dan cezaevine giriyor. Çok açık ve net söylüyoruz: Bunu müstakil bir suç olarak düzenlemeyebilirsiniz, düzenlenmesi gerekmiyor çünkü maşallah, TCK baştan aşağı zaten hem terör tanımıyla hem de diğer bütün maddeleriyle yeterince size cezalandırma yetkisi veriyor. Neredeyse toplumun nefes almasını cezalandırıyorsunuz. Basın açıklamasına gitmek suç, gösteri yapmak suç, yürüyüş yapmak suç, mitinge katılmak suç, Nevroz'a katılmak suç, 8 Marta katılmak suç, 25 Kasıma katılmak suç; ya ne suç değil bize söyler misiniz?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Kılıç Koçyiğit, lütfen tamamlayın.

GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Devamla) - Bir de bir suç daha uydurdunuz, şimdi, bu gri liste meselesi üzerinden dediniz ki: "Ya, işte, biz terörün finansmanıyla mücadele ediyoruz." Mücadeleniz ne biliyor musunuz? Bakın, bugünden örnek vereyim, dün ifade ettim, arkadaşlarımız gözaltına alındılar ve bugün tutuklandılar. Gerekçesi: Cezaevinden birine para göndermiş. Böyle onlarca, yüzlerce gözaltı yapıp tutuklama yapıyorsunuz. Ya, cezaevinde, dört duvar arasında yatan birine kantinden alışveriş yapsın diye para göndermek suç olabilir mi? Ama suç size göre. Hani siz bu terörün finansmanı meselesini IŞİD'e, El Kaide'ye, bilmem neye karşı çıkarmıştınız? Gelmişsiniz, gariban, yoksul Anadolu çocuklarını cezaevine koymuşsunuz, hiçbir hakkını gözetmiyorsunuz; insanlar onunla dayanışıyor, yardımlaşıyor, para gönderiyor, bu sefer de onu suçlu ilan ediyorsunuz. Niye? "Cezaevine para gönderdin?" Ya, biraz akıl, biraz vicdan, biraz hakkaniyet, biraz hukuk; biliyoruz çok yok ama biraz olsun en azından.

Saygıyla selamlıyorum Genel Kurulu. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar)