Konu: | İşsizlik Sigortası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 2 |
Birleşim: | 53 |
Tarih: | 25.01.2024 |
MAHMUT ARIKAN (Kayseri) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
İşsizlik Sigorta Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin 8'inci maddesi üzerine söz aldım.
Adından da anlaşılacağı üzere yine bir torba yasayla karşı karşıyayız. Ama iktidar tarafında herhâlde olumlu bir gelişme oldu; geçen gelen torba yasa 86 maddelik bir torbaydı, epeyce büyük bir torba idi, iktidar tarafı herhâlde çekinmiş olacak "'Torba yasa' demeyelim de 'uyarlama yasası' diyelim." demişti, bugün görüşmekte olduğumuz torba yasa ise 12 maddeden oluşuyor, önümüze daha küçük bir torba geldi. İktidar torba yasalarını böyle küçülte küçülte herhâlde zamanla bitirecek. Belki de diğer hedeflerde olduğu gibi 2028'e kadar bunu hepten bitirecekler; hatta belli olmaz, 2028'de "Torba yasa uygulamasını kaldıracağız." diye seçim vaadi bile verebilirler.
Kıymetli milletvekilleri, ekran başında bizleri izleyen vatandaşlarımız... "Ekranları başında bizleri izleyen" diyorum çünkü şu an üzerinde konuştuğumuz maddeyle SSK ve BAĞ-KUR kapsamında gelir ve aylık ödenen yaklaşık 13 milyon emekli ve hak sahibi bu kanundan yararlanacak. Yani emin olun, emeklilerimizin gözü kulağı burada, madde öyle bir öneme sahip, fakat emeklilerimizin, aziz milletimizin bunu bilmesi gerekiyor: Normalde bu madde kanun teklifi metninde yoktu; iktidar partisi mensupları Komisyon görüşmeleri esnasında lütfettiler, önergeyle teklif metnine eklediler. Peki, madde ne içeriyor? SSK ve BAĞ-KUR emeklilerine 2024 döneminin ilk yarısında yapılacak artış oranı 5 puan daha artırılarak yüzde 42,57'ye yükseltilmesini içeriyor. Malumunuz, önce yüzde 37,57 oranında zam yapılmıştı; iktidar vicdan mı yaptı, yoksa gelen tepkilerden mi çekindi, yoksa yaklaşan seçimlerden mi korktu 5 puan daha artırdı. Şimdi 42,57'yi duyunca anlık bir mutluluk yaşıyoruz, sonra dönüp TÜİK'e bakıyoruz, oranın herkesçe malum baskılanmış rakamları diyor ki: "Türkiye'de enflasyon oranı yüzde 64,77." Sonra dönüp yine gıdadaki enflasyon oranlarına bakıyoruz: Et ve balık fiyatlarında yüzde 129, meyvede yüzde 104, sebzede yüzde 212, yağ fiyatlarında yüzde 77 artış olmuş. Bu, emekli aç kalmaya devam edecek, yoksulluğa devam edecek demektir. Bir iktidar düşünün; zam yaptığını, yeni düzenlemeler getirdiğini iddia ediyor fakat aslında hiçbir şey yapmamış oluyor. Bu arada en düşük emekli aylığının 7.500 TL'den 10 bin TL'ye çıkarılmasından dolayı birçok emeklimizin durumu bu kapsama girmiyor. Bundan dolayı emekli maaşı 7.013 liranın altında olanlar söz konusu olduğunda artış yüzde 33'ler civarında olacak yani neresinden tutsanız dökülen bir maddeyle karşı karşıyayız. Dahası, 13,5 milyon emekli ve hak sahibinin yararlanacağı düzenlemenin yıllık ek maliyetinin 67,1 milyar TL olacağı tahmin ediliyor. Fakat ne Komisyonda ne Genel Kurulda bunun nasıl yönetileceği net bir şekilde ifade edilmedi yani her zaman olduğu gibi bir yeri yapayım derken diğer tarafı lütfen yıkmayın.
Kıymetli milletvekilleri, bu madde elbette reddedilecek bir madde değil. Burada emeklileri çok küçük olsa da rahatlatacak bir gelişme var fakat iktidar vekillerine şunu sormak istiyorum: Siz bu önergeyi yazarken, bu rakamları söylerken hiç vicdanınız sızlamadı mı? Enflasyonun yüzde 64,77 olduğu bir ortamda şu 5 puanı nasıl olur da müjde gibi duyurursunuz? Bu oranın yeniden düzenlenmesi ve en azından asgari ücret bandına çekilmesi gerekmektedir; bu da yetersizdir ama daha adil bir düzenlemedir diyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (Saadet Partisi sıralarından alkışlar)