| Konu: | DEM PARTİ Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 52 |
| Tarih: | 24.01.2024 |
SAADET PARTİSİ GRUBU ADINA BÜLENT KAYA (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bugün DEM PARTİ'nin grup önerisi üzerine görüşülmekte olan, kayyumlar tarafından yönetilen belediyelerdeki şeffaflık ve denetimden uzak sorunlar aslında 2016 yılında yapılan kanun hükmünde kararnamedeki değişiklikten sonra belediyelerin seçilmişler tarafından değil atanmışlar tarafından, sadece belediye başkanlarının yetkilerinin kaldırılması suretiyle değil aynı zamanda belediye başkanlarının denetim organı olan meclisin yetkilerinin de askıya alınarak bu yetkilerin kanun hükmünde kararnamedeki düzenleme gereği, memur olan belediye encümenlerine verilmesi suretiyle denetimin ortadan kaldırılması suretiyle ortaya çıkan bir şeffaflık sorunudur, bir demokrasi sorunudur.
Daha önce de aslında Belediye Kanunu'muzda tutuklanan, görevden uzaklaştırılan belediye başkanlarıyla ilgili alınan tedbirler belliydi; bir boşalma olması hâlinde şayet belediye başkanının görev süresini aşan bir dönem varsa kalıcı bir başkan, görev süresini aşmayan bir durum söz konusu ise bir vekil görevlendirilir ama belediye meclisleri açık durmaya devam ederdi. Bugün konuştuğumuz taşınmazlar; şayet belediye meclisleri görevlerine devam ediyor olsaydı belediye başkanının bu konuyu belediye meclislerine taşıyıp hangi taşınmazları hangi gerekçeyle sattığına dair belediye meclisini bilgilendirmesi gerekiyordu ancak öyle bir sistem kuruldu ki belediye başkanı ve belediye başkanının memuru olan encümenleriyle sınırlı bir yönetim şekli oluşturuldu. Dolayısıyla ihalelerde, hizmet alımlarında, işe alımlarda, belediyeye bağlı şirketlerin işleyişinde tamamen kapalı devre bir uygulama yapıldı ve bu uygulamalar da... Maalesef, çoğu zaman tecrübesiz olan ve belediye hizmetlerinin nasıl yürütüldüğü konusunda herhangi bir tecrübesi olmayan kaymakam ve vali kayyumların biraz da yanıltılması suretiyle buraların birilerine peşkeş çekildiği bir süreci yaşıyoruz. Normal olmayan ara rejimlerde normal olmayan dönemler devletin en fazla soyulduğu dönemlerdir. Eğer bir yerde "bayrak" "ezan" "din" yüksek sesle dillendiriliyorsa evet, orada bir sorun var, buna kulak kesilmemiz lazım. Hırsızların da en çok bu dönemlerde devreye girdiğini asla unutmamak lazım çünkü hırsızlar hamaset üzerinden, çünkü hırsızlar insanların dinî duyguları üzerinden, çünkü hırsızlar insanların millî duyguları üzerinden karanlık ortamlar oluştururlar.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BÜLENT KAYA (Devamla) - Toparlıyorum Sayın Başkan.
BAŞKAN - Buyurun.
BÜLENT KAYA (Devamla) - Kimse bu konularda çok fazla topa girmek istemeyeceği için de insanlar ve bu hırsızlar ellerini ovuşturarak bu tip ortamları kendi kötü emelleri için birer fırsat bulurlar.
Değerli AK PARTİ'li milletvekilleri, bugün sizin, bölgede, oy oranı itibarıyla 2011 öncesine göre gerçekten ciddi bir temsiliyet sorununuz varsa, emin olun, bunun en büyük sebebi kayyum uygulamalarıdır. Evet, bire bir sohbetlerinizde hepiniz bize kayyum uygulamalarının Türkiye demokrasisine ve özellikle Adalet ve Kalkınma Partisine verdiği zararları dile getiriyorsunuz ama sadece size zarar vermiyor; bu ülkenin, yetimin, fakir fukaranın malı bir kısım insanlara peşkeş çekiliyor. Sizin getirdiğiniz bu kayyum uygulaması sebebiyle, denetimden uzak, şeffaflıktan uzak ve hamaset duygularıyla bu halkın kaynaklarının daha fazla sömürülmesine imkân vermeyelim; gelin, denetim ve şeffaflığa imkân verelim.
Hizmet yapan takdir edilsin, hırsızlık yapan cezalandırılsın diyorum. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (Saadet Partisi sıralarından alkışlar)