GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Pençe-Kilit Harekâtı bölgesinde şehit olan ve yaralanan askerlere, terörle mücadeleye, dün Meclis Başkanlığının Genel Kurulda kabul edilen tezkeresine ve ana muhalefet partisinin Genel Başkanı Özgür Özel'in konuyla ilgili "tweet"ine, emekli maaşlarına yapılan zamma, Samsun Milletvekili Erhan Usta, Kars Milletvekili Gülüstan Kılıç Koçyiğit ile Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır'ın yaptıkları açıklamalarındaki bazı ifadelerine ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:2
Birleşim:50
Tarih:17.01.2024

LEYLA ŞAHİN USTA (Ankara) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Kıymetli milletvekillerimiz, ben de Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. Pençe-Kilit Harekâtı bölgesinde bölücü terör örgütü PKK'nın alçak saldırısıyla şehit olan kahraman askerlerimize Allah'tan rahmet, kederli ailelerine ve aziz milletimize de başsağlığı diliyorum. Saldırıda yaralanan askerlerimize Rabb'imden acil şifalar dileyerek tüm milletimizin tekrar başı sağ olsun diyorum.

Türkiye'yi her zaman için terörle tehdit etmeye veya terörle terbiye etmeye çalışanların var olduğunu biliyoruz ama bunlara hiçbir zaman pabuç bırakmadık, bundan sonra da pabuç bırakmayacağız tabii ki. Daha önce de yaşadık bunları, kimse Türkiye'yi terörle terbiye etmeye çalışmasın ve heves etmesin. Askerlerimizin de kanını yerde bırakmadık Allah'ın izniyle, o günden itibaren yapılan operasyonlarla PKK terör örgütüne mensup hainlerin hepsinin de çaresine ve icabına bakılmıştır. Duruşumuz ve kararımız bu konuda nettir. Terörle mücadelemiz ülkemizin güvenliğine, milletimizin huzuruna tehdit oluşturan tüm terör örgütleri yok edilene, bu topraklardan da son terörist sökülüp atılana kadar, terörün arkasında gizli ya da aleni, ulusal ya da uluslararası kim varsa, kimler varsa destekleri ve destekçileri ortadan kaldırılana kadar azim ve kararlılıkla sürecektir; bundan da kimsenin şüphesi olmasın diyoruz. Tabii ki içimiz yanıyor ancak hepimizin en önemli meselelerinden biri olan şehitlerimizle ilgili, yaşanan bu operasyonlarla ilgili dün Genel Kurulumuza 2 Bakanımız gelerek bilgilendirmelerini yaptılar ve Genel Kuruldaki tartışmalar üzerine Meclis Başkanlığımızın tezkeresini Mecliste grubu bulunan ve bulunmayan pek çok milletvekilinin "evet" demesiyle dün hep birlikte burada yine yüce Türk milletini temsil eden Meclis olarak kabul ettik. Bunlar çok önemli hususlardır.

Biz, bu kabulü yaptıktan sonra Ana Muhalefet Partisinin Genel Başkanı Sayın Özgür Özel'in çıkıp bir "tweet" atarak bu öneriyi aslında ilk getiren ittifak ortakları İYİ Partinin teklifinin, imzaya açılması teklifinin kendilerine ait olmadığını varsayarak, kendi ittifak ortaklarının varsayarak, Cumhur İttifakı'nın önerisi gibi söyleyerek, buna imza atmadıklarını, atmayacaklarını beyan ederek bu ortak tutumu ve duruşu bozmasından dolayı kendisini kınıyorum. Bu, Türkiye Büyük Millet Meclisinin ortak bir iradesiydi. Bu tezkere CHP milletvekillerinin de ellerini kaldırarak, "evet" diyerek ortak tutumumuzu sergilediğimiz bir duruştu ancak ne hikmetse bu oylamadan sonra böyle bir "tweet" atma ihtiyacı hissedildi. Bunun siyasi bir etik ve ahlak açısından da hiç doğru olmadığını, bu meselenin siyasi bir iç çekişme hâline getirilmemesi gerektiğini defalarca söylememize rağmen maalesef yine böyle bir siyasi malzeme hâline getirilmesini de üzücü buluyorum. Türkiye Büyük Millet Meclisinin CHP'nin de "evet" diyerek verdiği o bildiriyi paylaşmayıp kendi bildirisini paylaşmayı tercih ettikleri için de buradan tekrar bunu yüce milletimizin takdirine sunmak istiyorum.

Evet, emeklilerle ilgili, zam oranlarıyla ilgili... Biz de istiyoruz ki her emeklimizi, her çalışanımızı enflasyona ezdirmeyecek şekilde en iyi oranlarda artışları yaparak ülkemizin hem enflasyonla mücadelesine zarar vermeden hem de vatandaşımızı enflasyona ezdirmeden ülkemizin önümüzdeki bu 2024 yılındaki sürecini de rahat atlatması, vatandaşımızın rahat atlatması için büyük bir çaba ve gayret içerisindeyiz. Hepimiz aynı kanaatte ve düşüncedeyiz, elbette ki emeklilerimiz arasındaki farklılıkların... Herkesin çalışma, prim ödeme ve kademesine göre farklı olacağını hepimiz çok iyi biliyoruz, tabii ki gönül istiyor ki herkese en yüksek oranlarla kendi alım güçlerini daha da artırarak yolumuza devam etmek istiyoruz. Bunun için bu yaptığımız zammın üzerinden, Sayın Cumhurbaşkanımızın da açıkladığı gibi, bakın, biz başta memur maaşları ve memur emeklileriyle ilgili açıklama yapılırken 2'nci bir düzenlemeye gidilmeyeceğini özellikle söyledik, şimdi diğer SGK ve BAĞ-KUR'lu emekli maaşlarıyla ilgili olarak temmuz ayında yeni bir güncelleme yapılacağını da Kabine toplantısı sonrasında Sayın Cumhurbaşkanımız açıklamıştır.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun Sayın Usta.

LEYLA ŞAHİN USTA (Ankara) - Hiçbir emeklimiz endişe etmesin, gereken her türlü düzenlemeyi yapma gücüne sahibiz, inşallah, 2024 yılında özellikle 11 ilimizde yaşadığımız depremin bütçemize getirdiği yükün de hafifletilmesiyle birlikte 2'nci dönemde, tekrar temmuz ayında emeklilerimizin, özellikle SGK ve BAĞ-KUR emeklilerimizin bu konudaki beklentilerini çok daha iyi bir oranda karşılayacağımızdan kimsenin endişesi olmasın.

Sayın Erhan Usta kayıp çocuklardan bahsetti. Elbette ki çocuklarımızın kayıpları hepimizin içini acıtıyor. Depremde özellikle pek çok acılı ailemizle birlikte biz de aynı acıyı yaşadık. Şundan emin olmalıyız, hiçbir çocuğumuz üçüncü bir şahsa teslim edilmedi; bunu Aile Bakanlığımızın açıklamasında da görüyoruz ama elbette belki o deprem anında yapılan definlerle birlikte kabre konulmuş çocuklarımız da olabilir. Bu konuyla ilgili de hem İçişleri Bakanlığımız hem Adalet Bakanlığımız hem Aile Bakanlığımız ortaklaşa yürüttükleri çalışmalarla ailelerden kayıp çocuklarla ilgili veya refakatçisi olmayan çocuklarla, kayıplarla ilgili yapılacak çalışmalarda ciddi bir sistem kurulmuştur.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun Sayın Usta.

LEYLA ŞAHİN USTA (Ankara) - DNA örnekleri alınarak, gerekirse fethi kabirler kararları alınarak, bu eşleştirmeler yapılarak kayıp ailelerimizin çocukları bulması noktasındaki çalışmalar hâlâ devam etmektedir ama şundan eminiz ki hiçbir çocuğumuz üçüncü şahıslara teslim edilmemiştir. Umarız bu kayıp çocuklarımızın da bu, gerek fethi kabirler veya DNA örnekleriyle birlikte hem 3 bakanlığımızın ortaklaşa yürüttüğü çalışmalarla sonuçlarının çıkacağından eminiz.

Şunu tekrar, özellikle vurgulamak istiyorum: Hiçbir çocuğumuz üçüncü bir kişiye veya şahsa veya kuruma teslim edilmemiştir.

Türkiye'de terörle olan mücadelede hep şunu görüyoruz: Birilerinin siyasi bir figür adı altında veya siyasi tutsak adı altında terör elebaşlarını veya teröristleri koruduğunu ve gözlemlediğini görüyoruz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın Sayın Usta.

LEYLA ŞAHİN USTA (Ankara) - Tam şehitlerimizin olduğu günde bir uluslararası sempozyum yapılarak burada yapılan konuşmalarda bizzat terör elebaşı, terör örgütünün elebaşı ve teröristler övüldüğü için çağrılmıştır ifadeye ve bu kişiler sadece barışı istedikleri için değil, tam tersine kendi konumlarını terörizmin ve teröristlerin destekçisi olarak kullanmaya çalıştıkları için ifadeye çağrılmışlardır. Bunu da kamuoyunun takdirine özellikle sunmak istiyorum.

Bizim polisimiz veya askerimiz hiçbir zaman vatandaşımızın, hiçbir çocuğumuzun canını yakacak veya onun zararına olabilecek bir tutumda bulunmamıştır. Kazalar sonucunda ölümler varsa -zırhlı araçla olabilir veya farklı araçlarla olabilir- bunların sanki kasti bir tutummuş gibi polisimizin ve askerimizin karalanmasına da müsaade etmeyiz. Bizim polisimiz ve askerimiz kendi üzerindeki montunu, ceketini çıkarıp üşüyen çocuğa, vatandaşa veren...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Lütfen tamamlayın Sayın Usta.

LEYLA ŞAHİN USTA (Ankara) - ...hatta teslim olan teröristte bile, elini kaldırıp teslim olan teröriste bile kendi üzerindeki ceketini, montunu çıkarıp giydiren, bu derecede merhamet ve sevgiye sahip bir polisimiz ve askerimiz vardır. Kazalar veya hatalar üzerinden bütün teşkilatın, bütün polis veya askerlerimizin de karalanmasına müsaade etmiyoruz.

Bu ülkenin yönetimi bellidir, bunu Sayın Cumhurbaşkanımız da açıkladı; 1923'te ilan edilen cumhuriyetle birlikte rejimimiz bellidir, bu tip tartışmalara asla ve asla yer verilmeyecektir. Ama ne hikmetse, genel seçimler bittikten sonra, Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan tekrar bu milletin iradesiyle Cumhurbaşkanı seçildikten sonra, memnun olmayanlar Türkiye'de bir kaos ortamı çıkarmaya, tıpkı 28 Şubat döneminde olduğu gibi, sanki bir rejim tartışması var, bir ayaklanma varmış gibi, sanki irtica bir tehditmiş gibi, birtakım senaryolarla kamuoyunu, gündemi meşgul etmeye çalışıyorlar.

BAŞKAN - Son kez uzatıyorum Sayın Usta.

Buyurun.

LEYLA ŞAHİN USTA (Ankara) - Bunların hiçbiri gerçek gündemler değildir, bunlarla ilgili zaten gerekli araştırmalar ve soruşturmalar da yapılmaktadır. İzlediyse... Bütün milletimizin bunu da yakinen takip ettiğini biliyoruz. Bu ülkede kılık değiştirerek ajanlık görevi yapan ve Müslümanlar üzerinden, İslamiyet üzerinden algı operasyonlarıyla yeniden birtakım iç karışıklıklar çıkarmaya çalışanların hepsini de polis teşkilatımız, MİT ve istihbarat teşkilatlarımız yakinen takip ederek yakalamıştır; hepsinin de cezaları verilmiştir. Hiç kimsenin endişesi olmasın, milletin iradesi, milletin gündemi hepimizin gündemindedir ve Türkiye Cumhuriyeti'nin rejim tartışması yoktur. Türkiye Cumhuriyeti 1923'te nasıl ilan edildiyse aynı şekilde de aynı kararlılıkla yoluna devam etmektedir.

Teşekkür ederim.