| Konu: | 2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2022 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin Tümü münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 46 |
| Tarih: | 25.12.2023 |
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) - Teşekkürler Sayın Başkan.
Ben de teşekkürle başlamak istiyorum. On beş günlük bir maratonun sonuna geldik. Öncelikle burada bizlerle birlikte çalışan stenograflara, kavas arkadaşlara, teknik ekibe, Meclis TV çalışanlarına, danışman arkadaşlarımıza, Genel Sekreterliğe; özcesi, herkese, emek veren herkese teşekkür etmek istiyorum.
Evet, bütçenin sonundayız, ne konuştuk, ne duyduk, ne sonuca vardık? Bol hamaset, bol nutuk, bol bol rakamlar ama az gerçek. Gerçekleri her fırsatta ifade etmeye çalıştık yerimizden, kürsüden, konuşmacılarımız, vekillerimiz, hepimiz bu on beş gün boyunca Türkiye'nin, gerçekten, ekonomik tablosunu, demokratik tablosunu, hak, özgürlükler tablosunu, baskıyı, zulmü, işkenceyi, her şeyi ifade etmeye çalıştık. Derseniz "Ne oldu?" Aslında her zaman dediğimiz gibi, bütçe teklifi olduğu gibi geçecek, biraz sonra oylama yapılacak; bu, bilmediğimiz bir şey değil ama şunu biliyoruz: Bu bütçe kesinlikle halkın bütçesi değil -bu on beş günün sonunda bunu bir kez daha kayda geçirmek istiyorum- emeklinin bütçesi değil, emekçilerin bütçesi değil, esnafın bütçesi değil, köylünün bütçesi değil, kadınların bütçesi değil, engellilerin bütçesi değil ve daha sayamadığım onlarca, yüzlerce toplumsal kesimin, gerçekten zor koşullarda yaşam mücadelesi verenlerin bütçesi değil; bu bütçe rantın, savaşın ve talanın bütçesi. Bunu on beş gün boyunca anlattık aslında.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Danış Beştaş, lütfen tamamlayın.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) - Nerelere ne kadar kıyak geçildiğini, vergide adaletsizliğin resmini sürekli ifade etmeye çalıştık. Bir rakam paylaşacağım, bir dizi rakam, bu bile ne durumda olduğumuzu gösteriyor, Birleşmiş Milletler ve TÜİK'in ortak rakamları: Peynir ve yoğurt gibi süt ürünlerini her gün tüketemediği belirtilen çocukların oranı yüzde 42,2; ekmek veya makarna gibi tahıl içeren yiyecekleri her gün tükettiği belirtilen çocukların oranı yüzde 62,4; meyveyi her gün tüketmediği belirtilen çocukların oranı yüzde 49,5; sebzeyi her gün tüketmediği belirtilen çocukların oranı yüzde 87; çocuklar aç ya bu ülkede, çocuklar beslenemiyor ve bizden sosyal devlet konuşmalarını dinlerken sosyal adaletin gerçekleştiğine inanmamızı istiyorlar.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Danış Beştaş, son kez uzatıyorum, lütfen tamamlayın.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) - Yani tablo çok ciddi ama iktidar grubunun, bakanların anlattığı bir ülkede yaşamak isterdim doğrusu ama böyle bir ülkede değiliz. Bunun yerine, bugün, iktidar grubu, maalesef, savaşı, ölümü kutsayan ve yine bizleri hedef gösteren, dışardaki gerilimi artırmak isteyen bir dille kendilerince bir siyaset izlediler; bunu çok talihsiz buluyorum.
Bu tartışmayı yaptığımız sıralarda sosyal medyada bir tartışma patladı, ne biliyor musunuz? Esat Oktay Yıldıran'ın ismi "İzmir Buca Belenbaşı Şehit Esat Oktay Yıldıran İlkokulu" olarak verilmiş; yeni mi eski mi, bilmiyorum ama haberler son üç saattir dolaşımda. İşte, Meclis bunları konuşursa 12 Eylül cuntasının, darbesinin en büyük işkencecisi...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) - Bitiriyorum Sayın Başkan.
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) - Bitiriyorum Başkanım.
BAŞKAN - Efendim, son kez uzatacağım dedim.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) - Ama...
BAŞKAN - Başkanım, herkese eşit yaptım, size de aynısını yaptım.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) - Son cümlemi söyleyeceğim.
BAŞKAN - Son cümlenizi söylerseniz uzatıyorum ama lütfen son teşekkür cümlenizi alalım.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Erzurum) - 12 Eylülden bu yana son kırk yılın bilinen, insanlığa karşı en büyük suçu işleyen Esat Oktay Yıldıran'ın isminin çocuklarımızın okuduğu bir ilkokula verilmesi Türkiye'de demokrasinin geldiği çıtayı gösteriyor; bunu kabul edilemez buluyorum. Millî Eğitim Bakanını ve iktidar grubunu göreve çağırıyorum. Binlerce insanı katleden zihniyetin orada, bir okulda ismi olamaz. Ne kadar demokrasi, o kadar ekonomi demiştik; demokrasinin olmadığı yerde ekonomi düzelemez.
Tekrar teşekkür ediyorum.
Sağ olun.